Lefkoşa (AA)- KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Almanya Federal Meclisi'nin Kıbrıs konusundaki kararının "bir ilk" olduğuna işaret ederek, kararda yer alan dilek ve temenniler ile iş yapmaya dönük kısımların birbirinden ayrılarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Kararın "beklenmeyen bir gelişme" olarak nitelenebileceğini kaydeden Talat, kararda Türk askerinin çekilmesinin ya da Türk limanlarının Rum gemilerine açılmasının istendiği maddelerin "dilek ve temenniler" bölümünü oluşturduğunu belirtti.
Talat, Bayrak Televizyonu'nda yayımlanan Akis programında yaptığı açıklamada, kararın iş yapmaya yönelik bölümlerinde çok önemli ve yeni unsurların bulunduğuna vurgu yaparak, "Alman meclisinin hükümetine yaptığı çağrıların ilk kez yaşandığını ve Kıbrıs Rum tarafını öfkelendirenin de bu durum olduğunu" kaydetti.
İzolasyonların kaldırılması, doğrudan ticaret tüzüğünün geçirilmesi ve Kıbrıs Türk kurumlarıyla ilişki kurulması yönündeki çağrıların başka hangi kararda yer aldığını soran Talat, "Kararı Türkiye Büyük Millet Meclisi alsaydı ancak bu şekilde yazardı" dedi.
Talat, diğer unsurların sadece dilek ve temenni kısmını oluşturduğunu ve hiçbir önemi bulunmadığını yineleyerek, kararın bu bölümün dışında kalan kısmının Rumların aleyhine, Kıbrıs Türk tarafının ise lehine olduğunu ifade etti.
Talat, "Bu bir yeni adım ve başlangıçtır, bunların arkası gelecektir.
Almanya'nın bu desteğinin önemini bilelim, bunun artmasını sağlamak için elimizden gelen bütün çabayı ortaya koyalım. Bundan kaybetmeyiz, kazanırız" dedi.
Talat, Almanya'nın, İngiltere'nin "tavşan kaç, tazı tut" tarzı politik yaklaşımlarından farklı bir şekilde olaya yaklaştığını anlattı.
KKTC Cumhurbaşkanı Talat, Fransa'daki değişim ve Türkiye'deki seçimleri değerlendirirken ise "Sarkozy ile Türkiye-AB ilişkilerinde umarım kötü şeyler olmaz" dedi.
KKTC'ye sahip çıkmadığı iddialarıyla ilgili olarak da Talat şunları söyledi:
"KKTC'ye sahip çıkmamak olur mu? KKTC'ye sahip çıkmadığım iddiası mantıksız bir iddiadır. Benim uluslararası toplantılardaki varlığım bile KKTC'nin varlığı ve devam edeceğinin göstergesidir. KKTC'yi halkı, bütün kurumlarıyla, gerek devlet gerek sivil toplumu ile güçlendirmek ve kurumsallaştırmak için her türlü çalışmayı yapıyoruz."