Lefkoşa (AA)- KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, Güney Kıbrıs'ın sözde "münhasır ekonomik bölgesi" içerisinde petrol yatakları arayan araştırma gemilerinin, Türk savaş gemilerince engellendiği iddiasıyla, 14 kasımda BM Genel Sekreteri'ne gönderdiği birinci şikayet mektubuna, 26 kasımda BM'ye gönderdiği mektupla yanıt verdi.
Mektubunda Kıbrıs için denize ait yetkilerin sınırlandırılmasının hassas bir konu olduğunu belirten Talat, 2004'de BM himayesinde yürütülen müzakere sürecinin önemli unsurlarından biri olan bu konunun, BM çözüm planında adada kapsamlı siyasi çözüme ulaşıldıktan sonra halledileceğinin belirtildiğini anımsattı. Talat, ayrıca "Kıbrıs Cumhuriyetinin meşru hükümeti" olduğu iddiasıyla davranan Kıbrıs Rum yönetiminin sadece Kıbrıslı Rumları temsil ettiğini ve bir bütün olarak Kıbrıs adına hareket etme yetkisinin bulunmadığını ifade etti.
Hiristofyas'ın mektubunda yanlış iddialarda bulunduğunu ifade eden Talat, söz konusu olaya ilişkin Türk yetkililerden aldığı bilgiyi de paylaştı. Talat, bu bilgiye göre, 13 Kasım sabahı adanın güneybatı sahilinden geçen bir Türk savaş gemisinin, Rum kesimi adına sismik araştırmalar yapan Norveç-Amerikan şirketine ait iki gemiyi belirlediğini ve Türk karasularına girmemeleri yönünde uyardığını belirtti. KKTC Cumhurbaşkanı Talat, eş zamanlı olarak ABD ve Norveç büyükelçilerinden Ankara'da sorunun diplomatik yollardan çözümü için devreye girmelerinin istendiğini, bu arada Türk savaş gemisinin araştırma gemilerinden sürekli olarak Türk karasularını terk etmelerini istediğini ancak bir sonuç alınamadığını kaydetti.
Talat, iki geminin izinsiz bir şekilde bölgede 7 saat kaldığını, gemilerin araştırmalarına devam etmesi üzerine de Hiristofyas'ı arayarak, herhangi bir gerginliğin çıkmaması için araştırmaların durdurulmasını istediğini belirtti. Ancak Hiristofyas'ın araştırmaların sürdürülmesi doğrultusunda uzlaşmaz bir tutum izlediğini ifade eden Talat, daha sonra Panama bandıralı bir geminin daha sismik araştırmalara katılmasının durumu daha da kötüleştirdiğini kaydetti. Kıbrıs Rum kesimindeki bu faaliyetlerin uluslararası yasalara aykırı olduğuna değinen Talat, Rum yönetiminin, "keşif faaliyetleri" de dahil olmak üzere bölgede herhangi bir eyleme girişmeye hakkı olmadığını ifade etti.
Talat, kapsamlı çözüm yolunda müzakereler sürerken, Rum yönetiminin, tahrik edici bir tutum sergileyerek konuyu BM Genel Sekreterinin gündemine getirmesinin, Rum yönetiminin konuyu müzakere masasının dışında çözme ve Türkiye'ye lekeleme girişimlerinin bir parçası olduğunu belirtti.