LEFKOŞA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, aylardan beri devam eden Kıbrıs'la ilgili görüşmelerde tarafların beklentilerinin hala birbirinden180 derece farklı olduğunu söyledi. Denktaş, "Esas olan bunları birleştirmektir. İki tarafın da yeni bir değerlendirme yapması lazım" dedi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın liderlerle Paris'te yapacağı görüşmeyle ilgili olarak da, "Sütten dili yandığına göre yoğurdu üfleyerek yiyecektir. Meselenin taraflarca halledilmesine yardımcı olmasının ötesinde bir öneri koymaması gerekir" ifadelerini kullandı.
27 AĞUSTOS'A KADAR ARA Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum Yönetimi Başkanı Glafkos Klerides'le bugün yaptığı yaklaşık bir saatlik görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Görüşmelere 27 Ağustos'a kadar ara verildiğini ve bu 3 haftalık sürecin genel değerlendirme için kullanılacağını belirten Denktaş, tarafların bu arada tüm konularda kapsamlı bir çalışma yapacağını, belgeleri inceleyeceğini ve böylece bir sonuca varılıp varılmayacağının anlaşılacağını kaydetti.
Rum Yönetimi'nin bugünkü görüşmede toprak ve kayıplar konusundaki görüşlerini masaya getirdiğini belirten Cumhurbaşkanı, Türk tarafının konuyla ilgili yanıtının da 27 Ağustos'ta yapılacak görüşmede verileceğini kaydetti.
"ARADA BÜYÜK FARK VAR"
Cumhurbaşkanı Denktaş, gazetecilerin görüşme süreciyle ilgili bir ilerleme olup olmadığını sormaları üzerine de özetle şunları söyledi:
"İki taraf da kendi görüşünü muhafaza etmektedir. Gelinen aşamada herhangi bir konuda uzlaşmadan, ilerlemeden bahsetmek yanıltıcı olur. Çünkü mesele, meseleyi halletmektir. Meselenin halledilmesi için kabul edilen prensip de, her konuda anlaşma olmadan hiçbir anlaşma olmadığıdır. Bu prensip ortadayken şurada, burada 'iyi gittik demek' çok aldatıcı olur. Bunca zaman görüşme devam ettiğine göre her iki tarafın da bir beklentisi var. Ama bu beklenti aynı beklenti mi değil mi, bu en sonunda meydana çıkacak. Zorluk da ordadır. Vizyonlar, beklentiler hemen hemen 180 derece farklı. Esas olan bunları birleştirmektir. Bunun için de her iki tarafın yeni bir değerlendirme yapması lazım. Tatilden sonra bunu gerçekleştireceğimizi umut ediyoruz."
SÜTTEN DİLİ YANDI
Cumhurbaşkanı Denktaş, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Eylül'de taraflarla yapacağı ortak toplantının Kıbrıs müzakere sürecine açılım getirip getiremeyeceğine ilişkin sorulara da, "Özel Temsilci De Soto bugüne kadar yapılan görüşmeleri değerlendirip kendisine bir şeyler verecek. O da önüne konulmuş olan belge üzerinden bize bazı önerilerde bulunacak. Herhalde maksadı budur" dedi.
Denktaş, Genel Sekreter'in Paris'te yapılacak görüşmede öneri sunması halinde tutumunun ne olacağına ilişkin soruya ise şu karşılığı verdi:
"Genel Sekreter'in sütten dili yandı, artık yoğurdu üfleyerek yiyecektir. Öneri ortaya koyduğunda ya bir tarafın veya her iki tarafın da tepki gösterdiğini görüyor. Meselenin taraflarca halledilmesine yardımcı olmasının ötesinde bir öneri koymaması lazım."
DİPLOMASİDE TESADÜF YOK Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Avrupa Parlamentosu ile BM Genel Sekreteri Annan'ın liderlere davetinin yakın tarihlere denk gelmesinin tesadüf olup olmadığına" ilişkin soruyu da, şu sözlerle yanıtladı:
"Diplomaside tesadüf yoktur. Bu, müdafaamızın esası, eti ve kemiği olduğunu gösterir. Bugüne kadar çağırmayanlar şimdi çağırıyorsa demek ki bu insanların söylediğinde bir şey var. 'Acaba nedir' diye merak ediyorlar. Gelip giden ziyaretçiler de çoğaldı. Çünkü şimdiye kadar hiç üzerinde durmadıkları gerçekleri görüyorlar. Onlardan bir şeyler çıkartıyorlar."
"EGEMENLİK YOKTUR" DİYENLER MECLİS'TEN ÇIKMALI Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bir gazetecinin, "CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat'ın egemenlik konusunda boşuna ısrar ediliyor" şeklinde açıklama yaptığını belirterek, bu konudaki görüşünü sorması üzerine de, şunları söyledi:
"O zaman Sayın Talat derhal Meclis'ten çekilmelidir. Çünkü Meclis'te egemenliği koruyacağı konusunda yemin etti. Bir liderin böyle bir laf söylemesi anlaşılmaz bir şeydir. 'Egemenlik yoktur' diyenlerin derhal Meclis'ten çıkması lazım."
Türkiye'nin Kıbrıs üzerinde uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan haklarıyla kimsenin oynamayamayacağını söyleyen Denktaş, "Uluslararası anlaşmalar varsa ve geçerliyse, o zaman Türkiye'nin Kıbrıs üzerinde veto hakkı olduğunu herkesin kabul etmesi, ona göre pazarlık yapması lazım" diye konuştu.