Militan Gazeteler ve Gazeteciler başlığından Sakarya Gazeteleri ve Gazetecileri sakın alınmasın. Ben Sakarya’dakileri inan kast etmiyorum.
Reklam almak uğruna, bir birilerini ispiyon edenler, Tek kalmak uğruna arkadaşlarının ekmek parası ile oynayanlar da yok değil tabii ki.
Benim sözünü ettiğim, Geçtiğimiz günlerde Doğan Yayın Holding bünyesindeki çalışan, Ayşenur Arslan’nın işine son verdiler.
Bunun üzerine de, Doğan Yayın İlkeleri Kurulu, Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner ve Doğan Yayın Holding bünyesindeki gazete ve televizyonların genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Toplantıda konuşan Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan’ın şu açıklamaları çarpıcıydı:
“Bağımsız ve tarafsız yayıncılık çok önemli. Biz bağımsız ve tarafsız yayıncılık derken, kimileri bunu militan gazetecilik için bir vize olarak gördü. Bazı medya mensupları kendilerini kurumlarının üzerinde, adeta bir hükmi şahsiyet olarak algılamaya başladı. Çünkü bizim ilkemiz bağımsız, tarafsız gazeteciliktir. Bazı arkadaşlarımız buna ayak uyduramadı.” Bu konuşmanın yapıldığı saatlerde Doğan Grubu Ayşenur Arslan’ı CNN TÜRK’ten kovdu!
Kimdir Ayşenur Arslan? Uzun bir gazetecilik yaşamını özetleyelim:
Gazeteciliğe 1974’te TRT’de muhabir olarak başladı. 8 yıl sonra Güneş gazetesiyle Haber Müdürü olarak yazılı basına geçti. Daha sonra Nokta Dergisi yılları başladı. Söz ve Cumhuriyet gazetelerinde çalıştı. Ardından Star TV’ye girdi. Orada birçok programa imza attı. ATV Haber’i Ali Kırca’yla birlikte zirveye taşıdı. Kanal D’de görev aldı. Son olarak CNN TÜRK’ün en çok izlenen programı olan Medya Mahallesi’ni hazırladı.
Medyanın adam asmaca oynadığı, gerçek haberden korktuğu, sadece iddianameleri verdiği, savunmaları görmediği bir siyasi davalar sürecinde; Ayşenur Arslan savunmayı da dinledi. Yani en basit ve yüce tanımıyla gazetecilik yaptı.
Ama…
Gazetecilik yaşamını özetlediğimiz Ayşenur Arslan CNN TÜRK’e veda ederken, Nagehan Alçı CNN TÜRK’te program yapmaya devam ediyor şimdi.
“Militan gazetecilik” mi demiştiniz?
Nagehan Alçı’nın Dört Bir Taraf’ta; hiçbir okuma yapmadan insanları nasıl linç ettiğini, nasıl hakimlik, savcılık ve hatta polislik oynadığını anlatmaya gerek var mı? Canlı yayınlarda “tutuklanmalı” diye isimler vermesini hatırlatalım mı?
Evet…
Bir yanda Ayşenur Arslan gidiyor, Nagehan Alçı devam ediyor.
Doğan Grubu, hangi ismin “militan gazetecilik” yaptığını bir daha sorgulaması gerekmez mi?
Ülkemizde ileri demokrasi diye diye nerelere geldik. Doğan Yayın ilkeleri açıklandığında bağımsız ve taraflı yayın ilkeleri olacağından adım gibi emindim. Şimdi moda ne diyorsan tersini yapıp halkı kandırma zamanı. Tabii ki, kandırılacak halk olunca onlara düğün bayram. Malum İlkeler Alçı ve ılıcak'ı korurken, cesur ve doğruları söylemekten korkmayan Sayın Arslan'ın programını bitiriyor. Sadece Beki'den kurtuluş olduğu için de çok mutluyum.
CNN, çok makbul paşaları ve savaşçı amazonlarıyla "bağımsız ve tarafsız yayın"(!) yaşamına "mahşerin dört atlısı" programlarıyla devam edeceğini açıklamış bulunuyor.
Kanal kanal dolaşıp nefret ve intikam çığlıkları atan ihbarcı Nagehan Alcı mı tarafsız?
gerçekleri saptırarak iktidar partisinin avukatlığına soyunan Nazlı Ilıcak mı tarafsız?.
Tarafsızmış gibi yaparak her fırsatta aslına rücu eden Ahmet Hakan mı tarafsız?
Önüne geleni ezip geçmeye hazır Cüneyt Özdemir mi tarafsız?
Aslında her yayın kurumunun kendine özgü bir yayın politikası olması gerekmez mi? Kendi kamuoyunu oluşturabilmesi için?
"Bağımsız ve tarafsız" gibi yuvarlak moda laflarla günü kurtarmaya çalışan Aydın Doğan zaten bir tarafı tutmuş bile: Kapital! laf-ı güzaftır.
Aydın Doğan, Sizin gazete ve TV’leriniz bağımsız ve tarafsız yayın mı yapıyorlar yani?
İnanın bu sözlerinize şaşıran çok insan çıkacaktır.
AKP'ye ve onun ileri demokrasisine şu ya da bu derece angaje yayın yapan gazete ve TV'lerinizi siz hiç mi okumuyor veya izlemiyorsunuz?
Bu kadar alakasız bir laf edebiliyorsunuz?
İnanın sizin sözlerinizi duyan biri, ya şaka ya da Takıyye yaptığınızı düşünecek.
Ben bu iki seçenekten, sizin pek şakacı olduğunuzu seçmeyi tercih ediyorum.
Ama benim kadar nezaket sahibi olmayan birisi kalkar da ikinci sıfatı layık görürse, ona da bir şey dememek gerek tabii ki!
Türkiye'nin bağımsız ve tarafsız medya mensubu olaraktan Nagehan Alçı'yı seçmenize bakmak bile, sözlerinizi tekzip etmiyor mu?
Sadece Nagehan Alçı mı, ya Nazlı Ilıcak'a ne demeli. Bile bile, sinsice davalardaki iddiaları "iddia" lafını kullanmadan gerçekmiş gibi aktarıyor, Altan Öymen'in defalarca uyarmasına karşın bunu yapmayı inatla sürdürüyor.
Her ikisi de kendilerine yanıt veremeyecek durumdaki kişilere saldırdıkça saldırıyor.
Esas işlerine son verilmesi gereken bu kişileri görmeyip de Ayşenur Arslan'ın işine son veriyorsun?
Nereye kadar sürecek bu böyle? Ne yaparsan yap Ne İsaya Ne Musa
ya Yaranamazsın, bunu anlamalısınız artık.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz