ABD ve müttefiklerinin, Suudi Arabistan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Kurul'a girmesinde sakınca görmemesi ise kafalarda soru işaret yarattı.
Bu ülkelerden Suudi Arabistan’da kadınların araba kullanmak gibi haklarını ortadan kaldıran yasalar mevcut. Demokratik Kongo Cumhuriyeti ise 600’den fazla kadına yapılan toplu tecavüz skandalıyla gündemde. Bu yüzden Suudi Arabistan ve tecavüz olaylarının çok sık yaşandığı Demokratik Kongo Cumhuriyeti insan hakları gruplarının hedefinde.
ABD'nin müttefikleriyle beraber Kurul'a girmesini önlediği İran, Asya devletlerine ayrılan 10 koltuk için aday olan 10 ülkeden biriydi.
Kadın İcra Kurulu üyeliğine aday ülkeler, oylamadan önce belirlenmişti ancak son dakikada Doğu Timor’un adaylığını açıklaması, Tahran’ın garanti gördüğü sandalyeyi kaptırmasına neden oldu.
BM Ekonomik ve Sosyal Konseyi'nin (ECOSOC) kullandığı 54 oydan sadece 19’unu alan İran, oylama öncesi aday gösterilen ve koltuk kazanamayan tek ülke oldu.
ABD SONUÇTAN MEMNUN
ABD’nin BM elçisi Susan Rice, İran’ın oylamadan mağlup çıkmasının ardından, “Kaybetmeleri çok iyi oldu” dedi. Rice, Tahran’ın koltuğunu kapan Doğu Timor’un ABD, İngiliz ve Fransız diplomatların cesaretlendirmesiyle adaylığa soyunduğunu belirtti.
Rice, “İran’ın BM Kadın İcra Kurulu’na girmesinin çok talihsiz bir gelişme olacağını başından beri dile getirdik. Doğal olarak kaybetmelerinden çok memnunuz” diye konuştu.
Oylamanın yapıldığı konferansın ardından konuşan Doğu Timor’un Nobel Ödüllü Devlet Başkanı Jose Ramos-Horta, İran’ı geçmişte de eleştirmiş bir isim. Horta, Eylül ayında New York’ta düzenlenen BM Genel Kurulu’nda 11 Eylül saldırılarının arkasında ABD hükümetinin olduğunu öne süren İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ı küstahlıkla suçlamıştı.
KURUL'UN TARTIŞMALI ÜYELERİ
Nobel Ödülü sahibi İranlı hukukçu Şirin Ebadi, Suudi Arabistan’daki kadın haklarının geçmişten çok daha beter durumda olduğunu belirtmişti. Rice, ABD’nin neden Suudi Arabistan’a karşı lobi yapmadığı sorulduğunda, “Kurul'a giren ülkeler arasında kadın ve insan hakları konusunda çok iyi bir geçmişe sahip olmayan ülkeler olduğunu reddedemem” dedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden (HRW) Philippe Bolopion, İran’ın Kurul'da yer edinmesinin “dünyanın dört bir yanındaki kadınlara çok kötü bir mesaj yollayacağını” belirtti. Bolopion, kadın hakları konusunda Suudi Arabistan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin sorunları bulunduğu kabul etti. Üst düzey bir BM yetkilisi de kısa bir süre önce Kongo’yu “dünyanın tecavüz başkenti olarak” belirtmişti.
Eylül ayında Şili Devlet Başkanı Michelle Bachelet’in başkanlığına atandığı BM Kadın İcra Kurulu, dünya genelinde kadınların yaşam standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.