ŞANLIURFA (İHA) - Dünyanın en eski yerleşim merkezlerinden biri olan ve kültür ahenklerini işlemeli tarihi evlerinde barındıran Şanlıurfa'da, bu tarihi eserlere zarar veren kişi ya da kişiler hakkında yasal işlem başlatılacak.
Şanlıurfa'da çoğunlukla Yıldızmeydanı civarında bulunan bazı tarihi evlere bilinçsiz vatandaşlar tarafından zarar verilmesi, birçok kesim tarafından tepkiyle karşılanıyor. Şanlıurfa Sit alanı içersinde bulunduğu halde fiziki müdahalelerle doğallığını nerdeyse kaybetmekle karşı karşıya kalan tarihi Şanlıurfa evleriyle ilgili bir açıklama yapan Harran Üniversitesi (HÜ) Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Cihat Kürkçüoğlu, tarihi eserlere zarar veren kişilerin mahkemelik olabileceği uyarısında bulundu.
Türk Ceza Kanunu'nun 2863 sayılı "Eski Eserler Yasası" gereğince vatandaşların onarım dahil her türlü fiziki müdahaleyi ilgili kurumlara bildirmesi gerektiğinin altını çizen Kürkçüoğlu, "Kentimiz dünyada eşi benzeri bulunmayan, tarihi dokusunu halen ayakta tutmaya çalışan ender bir şehirdir. Binlerce yıllık kültür birikimini bu günlere kadar taşımış kentimizde, vatandaşlarımızın tarihi dokulara sahip çıkması gerekmektedir. Hemen yanı başımızdaki illerden Mardin ve Diyarbakır'a baktığımız zaman bunlar kimliğini kaybetmiştir, bizim bunlardan ders almamız ve dokularımıza herhangi bir müdahalede bulunmamamız gerekir. Ama bazı vatandaşlarımızın bilinçsizce davranışları bizi üzmekte. Tarihi dokulara sıva çekmek ve onları yıkmak gibi bazı davranışlar bizim de kimliğimizi yok etmeye yönelik hareketlerdir. Bunlar müze çalışanları tarafından tespit edilerek mahkemeye verilip haklarında yasal işlem yapılabilir" dedi.
Şanlıurfa'nın kent turizmini tanıtımında yetersiz kaldığını sözlerine ekleyen Kürkçüoğlu, her şeyi devletten beklemenin yanlış bir yaklaşım olduğunu söyledi. Kürkçüoğlu, devletin "lokantacı" ya da "otelci" olmadığını belirterek "Halkın bu işi sahiplenmesi gerekiyor. Mesela devlet bir konuk evi açtı, ardından birçok kişi, tarihi evleri alıp restorasyon yaptıktan sonra, buraları Gülizar Konuk Evi ve Çardaklı Köşk gibi mekanlarla turizmin hizmetine sundu. Bunlar takdir edilecek davranışlar. Bunun yanında kentte betonarme oteller yapmak isteyen girişimciler ise kalkıp yine bu tarihi evleri alıp otele dönüştürseler, hem kültürel anlamda büyük bir başarı elde edilmiş olur, hem de büyük kazanç sağlanabilir" diye konuştu.