YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Tatlıses saldırısı sanığı Uçmak: PKK ile aramda bağ kurulmak isteniyor

İbrahim Tatlıses silahlı saldırıya ilişkin davada savunmasına devam eden tutuklu sanık Abdullah Uçmak iddianamede PKK...

İbrahim Tatlıses silahlı saldırıya ilişkin davada savunmasına devam eden tutuklu sanık Abdullah Uçmak iddianamede PKK ile bağlantı olmakla suçlandığını söyledi. Uçmak, “PKK'nın ne anlama geldiğini herhalde kimse bilmiyor?” diye konuştu.

İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, savunma yapan Uçmak, iddianamede aleyhinde hiçbir delilin olmadığını savundu. Sanık Uçmak'ın, Mahkeme Başkanı Gökmen Demircan’a “Başkanım burada terörist olarak yargılanıyorum. Adam öldürme suçlamasında sıkıntı yok. PKK ile bağlantı olmakla suçlanıyorum. PKK'nın ne anlama geldiğini herhalde kimse bilmiyor.” dedi. Bunun üzerine Başkan Demircan, “Bu mahkeme bu tür davalara bakıyor. Bu suçlamayı kabul etmediğini anlatırsın başka şeye gerek yok.” diye konuştu.

Terör örgütü suçlamasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Uçmak, terör örgütü ile birlikte bu faaliyete katılmasının mümkün olamayacağını anlattı. İddianamenin saçmalıklarla dolu olduğunu öne süren Uçmak, savcının lehine olan delillere yer vermediğini savundu. Savcılık ve emniyette kendisine terör örgütü PKK ile ilgili herhangi bir soru sorulmadığını söyleyen Uçmak, “Bu olayın PKK ile bağlantı yapıldığını cezaevinden öğrendim. Ben bilgisayar kullanmayı bilmiyorum. Bilgisayardan PKK'lı bir kişiye numara yollayamam.” dedi.

İddianamede kendisiyle ilgili somut bir delilin olmadığını savunan Uçmak şöyle devam etti: “Sadece söylentiler var. Bu suçu bana yükleyecekler. İbrahim Tatlıses daha hastaneye kaldırılırken ve bilinci açıkken yolda oğluna 'Abdullah Uçmak yaptı' demiş. Benim yaptığımı hemen nasıl anladı? Böyle bir olay olmuş dünya ayağa kalkmış, ben yürüyüşe gidiyorum, alışveriş yapıyorum. Evimde normal hayatıma devam ediyorum. Böyle bir şey mümkün mü? Polis 3 gün beni takip ediyor, bir şey bulamayınca ‘Bunu PKK’lı yapalım’ diyor.”

Polisin kendisini kiraladığı araçtan tespit ettiğini anlatan Uçmak, “Benim gibi biri böyle bir olaya giderken nasıl kendi adına araba kiralar. Arabada GPRS olduğunu biliyordum. Gitseydim bu arabayla mı gidecektim. Kimse hiç mi mantık yürütmedi?” diyerek kendini savundu. Savcılığın hiç araştırma yapmadan sadece polis fezlekesine dayanarak iddianameyi hazırladığını iddia eden Uçmak, şöyle konuştu: “Bir tezgahın içindeyim. Gözaltına alındığımda üzerimde sadece eşofmanım vardı. ‘Bu olayı kabul et, sen husumetlisin’ dediler. İşlemediğim bir suçu neden kabul edeyim. Cezaevinden çıktıktan 5 ay sonra Tatlıses'in oğlu hemen adımı veriyor. Ne yapmışım ben onları takip mi etmişim, tehdit mi etmişim?”

Davanın diğer tutuklu sanığı Nazife Erdemir'in evinde bulunan silah dolu çantayla bir ilgisinin olmadığını savunan Uçmak, birilerinin Erdemir'i kullandığını ileri sürdü. Uçmak, söz konusu çantadaki silahın kendisine ait olması durumunda bunu itiraf edeceğini söyleyerek, “Hayatta en çok sevdiğim ve anladığım şey silahtır. Benimse benimdir derim.” dedi.

Mahkeme Başkanı Demircan'ın, olayda kullanıldığı ileri sürülen silahla ilgili bir soru üzerine silahın kendisine ait olduğunun nasıl tespit edildiğine anlam veremediğini söyleyen Uçmak, silahın parçalanarak barajda bulunmasının kendisine yönelik komplo olduğunu belirtti. Sanık Bülent Altun’un avukatının, “Dava konusu olayın sizin yapıp yapmadığınızı biz bilmiyoruz. Acaba bu olayı size derin devlet yaptırmış olabilir mi?” sorusuna ise Mahkeme Başkanı'ndan itiraz geldi. Başkan Demircan, ''Yargılama konusuyla ne alakası var. Siz derin devlet uzmanı mısınız ki bu soruyu soruyorsunuz.'' dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler