Burası İstanbul Atatürk Havalimanı’nın içinde yer alan tax free ofisi… Yani ülkemize gelen turistler yaptıkların alışveriş için ödedikleri KDV’yi, ülkemizden ayrılırken bu ofise gelerek geri alabiliyor. Havalimanında günün her saatinde ve neredeyse her dakika uçuş olduğundan, haliyle tax free ofisinin de her daim açık kalması gerekiyor. Normali bu ama burası Türkiye ve burada hiçbir şey normal değildir.
Bu fotoğraf önceki gün İstanbul Atatürk Havalimanı’nda çekildi. Fotoğrafı çeken ve bize gönderen de, Türkiye’de yaptığı alışverişin vergi iadesini almak isteyen bir turist. Fakat hakkı olmasına rağmen bu vergi iadesini alamadı. Çünkü, günün her saati açık olması gereken, hiç olmazsa bir kişinin nöbetçi olması gereken ofisteki herkes ‘anladığımız’ kadarıyla öğle yemeğine çıkmış.
Anladığımız kadarıyla diyoruz çünkü, camekana ‘ofise gelen bir evrakın zarfına’ el yazısıyla yazılan duyuruda öğle yemeği ifadesi de yanlış yazılmış. Boş beyaz bir kağıda yazılmaya bile tenezzül edilmemiş. Turistlere hizmet veren bir ofisin camında aynen şu yazıyor. “We’ra launch time…” Arkadaş aslında öğle yemeği anlamına gelen ‘lunch’ yazmak istemiş ama yazamadığı için de cümle bir anda “Fırlatma zamanına gittik” olmuş. Çünkü İngilizce’de launch “fırlatma” anlamına geliyor…
Aslında bu küçük bir ayrıntı! Sonuçta havalimanında her daim hizmet vermesi gerekirken, toplu olarak öğle yemeğine çıkan personel yüzünden o gün hiçbir turist vergi iadesini alamadı. Vergi iadesini alabilmek için saatlerce bekleyenler, uçağını kaçırmakla yüz yüze kaldığı için belki de “Böyle ülke mi olur” diyerek Türkiye’yi terk etti. Türkiye’yi terk ederken de “Ya bu Türkler de öğle yemeği zamanında fırlatmaya mı gidiyormuş” demekten kendisini alamadı.
Her zaman modernliğiyle övündüğümüz Atatürk Havalimanı’nda, mahalle bakkalı hesabı “Yemeği gittim dönücem, namaza gittim gelicem” tarzı yazıları bir daha görmemek üzere….