Tayvan'dan, Hong Kong'da "şiddetin durdurulması" çağrısı

Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Wu, Çin'in Hong Kong Özel İdare Bölgesi'ndeki protestolarda şiddet olaylarının durdurulması ve demokratik seçimlere gidilmesi çağrısı yaptı.

Bakanı Wu, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Hong Kong'da suçluların iadesi yasasına karşı haziran başında başlatılan protestolarda yaşanan şiddet eylemlerinden duyulan kaygıyı dile getirerek, "Hong Kong'da hukukun üstünlüğünün erozyona uğradığını, hükümet ile halk arasındaki bölünmenin arttığını görmek üzücü. Buradan çıkışın yolu gerçek demokratik seçimler olmalı, sokaklarda ve metro istasyonlarındaki şiddet değil." ifadelerini kullandı.

Wu'nun paylaşımı, Tayvan lideri Tsai Ing-wen'ın, Tayvan'ın Hong Kong'dan kaçan protestoculara sığınma sağlayacağı açıklamasının ardından geldi.

Hong Kong'da dün binlerce gösterici, suçluların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısını protesto etmek için toplanmıştı. Hong Kong hükümetini ve Pekin yönetimini hedef alan protestocular, Çin'in bölgedeki irtibat ofisini de yumurta ve sprey boyalarla hedef almıştı.

Öte yandan beyaz kıyafetli ve yüzleri maskeli bir grup, protestoların yaşandığı bölgedeki bir metro istasyonunda protestocuları hedef almış, ellerindeki bambu ve demir sopalarla göstericilere saldırmıştı.

Tayvan lideri Tsai, ülkesinin Hong Kong'lu sığınmacılara kucak açacağını belirterek, "Hong Kong'dan gelen dostlarımız olması gerektiği gibi, insani muameleyle karşılanacaktır." ifadesini kullanmıştı.

- Çin'e iade tasarısı

Hong Kong'da hüküm giyen veya haklarında suç isnadı olan kişilerin Çin'e, Makao Özel İdare Bölgesi'ne ve Tayvan'a iadesini kolaylaştıran yasa tasarısı, 3 Nisan'da parlamentoya sunulmuştu.

Tasarı, politik suçları kapsam dışında tutuyor ancak 7,4 milyon nüfuslu Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılar, adil olmayan yargı süreçleri ve hatta işkenceye maruz kalacağı kaygısını paylaşıyor.

Muhalifler yasanın çıkması halinde bunun Çin'in Hong Kong'daki siyasi muhalifleri hedef almasıyla sonuçlanacağından endişe ediyor.

- Hong Kong'un statüsü

Hong Kong, 1898'de imzalanan "kira sözleşmesiyle" uzun yıllar İngiltere hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilmişti.

İmzalanan ortak deklarasyon çerçevesinde Hong Kong'a, 2047'ye kadar Çin'e sadece dış politika ve savunma gibi alanlarda bağlı kalarak, "tek ülke, iki sistem" politikasıyla idari bağımsızlığını ve yapısını koruma hakkı tanınmıştı.

- Tayvan'ın statüsü

Çin'de 1949'da Mao Zıdong'un iktidara gelmesi üzerine bazı hükümet üyeleri, Tayvan'a giderek adada bağımsızlık ilan etmiş ve "milliyetçi Çin" olarak da adlandırdıkları Tayvan'ı kurmuşlardı.

Ada üzerinde herhangi bir kontrolü bulunmayan Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesiyle Çin'i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan'ın bağımsızlık ilan etmesi halinde askeri güçle müdahale edebileceğini ifade ediyor.