Öncesi; ‘Siz zannediyor musunuz bizim bu planlardan haberimiz olmadı. 7 yıldır bunları duyuyorduk ama gerilimin tarafı olmadık’...'CD'leri dinliyorum şok oluyorum. Bizim her şeyden haberimiz vardı'...‘ben bu davanın savcısıyım’.
Öncesi; ‘Özellikle Diyarbakır’a çok farklı bakıyorum. Yani, Diyarbakır istiyorum ki, şu anda yani, hani Amerika'nın da düşündüğü Büyük Ortadoğu projesi var ya, genişletilmiş Ortadoğu. Bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir’... ‘Biz geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika projesinin eş başkanlarından birtanesiyiz ve bu görevi yapıyoruz biz’.
Öncesi; ‘Bu füzeyi alma noktasındaki karar verici makam biziz. Benim bundan haberimin olması lazım. Benim böyle bir şeyden haberim yok’.
Öncesi; ‘Değerli arkadaşlarım, Benim milletimin dili tektir. Bu Türk milleti. Dili tektir.’
Öncesi; ‘Suriye ile Türkiye daha 7 buçuk yıl öncesine kadar bir birine husumetle bakıyordu. Sürekli gerginlikler yaşanıyor, iki ülke zaman zaman savaşın eşiğine geliyordu. Biz geldik. ESAD KARDEŞİMLE oturduk. İki ülke arasındaki meseleleri konuştuk. İstişare ettik, müzakere ettik ve Türkiye ile Suriye’yi bölgenin iki kardeş iki dost ülkesi haline getirdik mi? Alandakiler; ‘Eveeeeeeeet’.
Tayyip Erdoğan, 17 Aralık 2004 tarihinde, Kızılay Meydanı’nda; ‘AB’den tarih aldığı için havai fişekli şölen yapmıştı’.
Sonra bazı AKP’liler diyor ki; ‘millet artık bizi niye istemiyor - neden bize artık oy vermiyor – neden oylarımız hep düşüşte’... Ayrıca bu örnekler, tüm söylemlerin sadece çok küçük bir kısmıdır.