TBMM Başkanı Binali Yıldırım, "Bugün itibarıyla TBMM Başkanlığı görevimden çekileceğim. Bu yemekten sonra ilk yapacağım iş ayrılma dilekçesini TBMM'ye teslim etmek olacak." dedi.
Yıldırım, TBMM Tören Salonu'nda geçmiş dönem Meclis başkanları ve 27. Dönem milletvekilleri onuruna verdiği yemekte, 31 Mart'ta Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin yapılacağını anımsattı.
Seçimlerin ülke ve millet için hayırlı olmasını dileyen Yıldırım, partilerin aday listelerini yarın seçim kurullarına teslim edeceğini söyledi.
Meclisten kendisinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 20 kişinin listelerde olacağını aktaran Yıldırım, "Çok alışılmış bir şey değil." ifadesini kullandı.
AK Parti'nin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için kendisini aday göstereceğini ifade eden Yıldırım, "Bugün itibarıyla TBMM Başkanlığı görevimden çekileceğim. Bu yemekten sonra ilk yapacağım iş ayrılma dilekçesini TBMM'ye teslim etmek olacak. Yarın inşallah saat 09.00'da yeni başkan seçilene kadar görevi vekilim İstanbul Milletvekili Sayın Celal Adan'a devredeceğim. TBMM'ye seçilecek yeni başkana şimdiden başarılar diliyorum." diye konuştu.
Yıldırım, 143 yıllık bir geleneği bulunan Meclisin kurtuluş ve kuruluş mücadelesinde hep önde olduğunu dile getirdi.
Meclisin daima millete, çare olan bir merkez görevi yaptığına işaret eden Yıldırım, "Önemli kanunlar ve kararlar hep egemenliğin kayıtsız, şartsız tecelli ettiği bu çatı altında, tamamlandı, yapıldı. Bu nedenden dolayıdır ki Türkiye Cumhuriyeti'ni hedef alan hainler ilk önce Gazi Meclis'e saldırdılar." ifadesini kullandı.
Türkiye darbe ve muhtıralara maruz kalsa da sonunda milli iradenin hep galip çıktığını söyleyen Yıldırım, milletin olumsuzluklardan güçlenerek çıkmayı bildiğini belirtti.
"Yediğiniz darbe, sizi yıkmıyorsa güçlendirir. Yediği her darbe, TBMM'yi ve milletin iradesini daha da güçlendirdi." diyen Yıldırım, darbe girişimlerinin sonuncusunun, 15 Temmuz 2016'da FETÖ'cü hainler tarafından gerçekleştirilmeye çalışıldığını anımsattı.
15 Temmuz'da Meclis'teki bütün partilerin darbe girişimine karşı kararlı bir direniş gösterdiğini vurgulayan Yıldırım, 15 Temmuz gecesi milletin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle meydanlara indiğini ve demokrasinin yanında olduğunu alçak darbecilere gösterdiğini ifade etti.
Tanklara meydan okuyan aziz milletin ülkeye, bayrağa olan sevgi ve sadakatini bir kez daha cümle aleme ispat ettiğini vurgulayan Yıldırım, Başbakanlık görevini yeni üstlendiği bu dönemde ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen iş birlikçi hainlerin, 15 Temmuz gecesinde 251 kişiyi öldürdüğünü, 2 bin 703 kişiyi yaraladığını anlattı.
Yıldırım, 15 Temmuz şehitlerine ve ülkenin bağımsızlığı, milletin istikbali için hayatını seve seve veren bütün şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere güzel bir ömür diledi.
TBMM'nin, 15 Temmuz hainlerinin verdiği tahribatı hiç vakit geçirmeden gidermeyi başardığını dile getiren Yıldırım, Meclisi ziyaret edenlerin görmesi için hasarlı bir bölümün müze halinde muhafaza edildiğini söyledi.
Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olarak 21. yüzyılın lider ülkeleri arasında olma yolunda kararlılıkla ilerlemeye devam ediyor. Bu uğurda yapılan en önemli çalışmaların biri de kabul edildiği günden itibaren sürekli tartışma konusu olan 1982 darbe anayasasında sistem değişikliğini öngören köklü anayasa değişikliğidir. Devlet-millet uzlaşmasının temel hükümlerini içeren Anayasamızın 70 maddesi değiştirilmiştir. Genel Kurul'da, komisyonlarda yapılan görüşmeler, oylamalar sonucunda bu değişiklik 16 Nisan'da halkımızın oyuna sunulmuş ve yürürlük kazanmıştır. Kabul edilen anayasaya göre, TBMM'nin ve icranın, hükümetin yetkileri yeniden tanımlamıştır. 24 Haziran 2018'de yapılan seçimlerle de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yürürlüğe girmiş ve bu değişikliğin getirdiği 27. dönem milletvekilleri seçilmiş ve değişen sistemin ilk Meclisi oluşmuştur."
Yeni sistemin asıl amacının yasama, yürütme ve yargı erklerinin yetkilerini, sorumluluklarını, daha iyi tanımak ve diğer yandan da yönetimde istikrarı teminat altına olmak olduğunu ifade eden Yıldırım, kamu yönetiminde, bürokraside, yönetim şeklinde köklü bir değişiklik getiren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle TBMM'nin tümüyle yasama, denetim ve temsil görevlerine odaklandığını aktardı.
Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin önemli bir amacının da yürütmede, bürokrasiyi hızlandırmak ve istikrarı sağlamak olduğuna işaret etti.
Türkiye'de 99 yılda 65 hükümet kurulduğunu anlatan Yıldırım, kendisinin 65. hükümetin ve parlamenter sistemin son başbakanı olduğunu söyledi.
Bir hükümetin ömrünün ortalama 1,5 yıl olduğunu kaydeden Yıldırım, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile muradımız Türkiye'de daha uzun süreli ve istikrarlı bir yürütme sistemini tesis etmektir." değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)