Son dakika haberi! TBMM Genel Kurulunda, varlıklarını TL'ye dönüştüren kurumlara vergi istisnası getiren Vergi Usul Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı, teklifin bir maddesi de kabul edildi. Görüşmelerde İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, enflasyon muhasebesi sistemini AK Parti'nin getirdiğini söyleyerek, "Enflasyon muhasebesini niye erteliyorsunuz? Bunun cevabını bize birisi versin." ifadelerini kullandı. AK Parti'li Uğur Aydemir ise cevaben, "Talepler neticesinde 2023 yılına erteledik. Yoksa, Maliyenin, hükümetimizin bu enflasyon düzeltmesinin ertelenmesiyle alakalı bir kazancı yok." bilgisini paylaştı.
AK Parti'nin, ilk zamanlarda enflasyon muhasebesi uygulanmamasının sistemde adaletsizliğe yol açtığını, iktidarın ayrıca şirketlerin mali yapısının bozulduğunu, zayıfladığını söylediğini öne süren Usta, sistemin getirilmesinin bir gerekçesinin de enflasyon muhasebesinin uygulanmaması durumunda kurumlar vergisinin servet vergisine dönüşmesi olduğunu savundu.
Bu gerekçelerin hangisinin ortadan kalktığını soran Usta, "Bu gerekçelerin hepsi şu anda geçerli. Buna rağmen enflasyon muhasebesini niye erteliyorsunuz? Bunun cevabını bize birisi versin. AK Parti, işe başlarken söylediği şeylerin hepsinden bugün vazgeçtiği için belki enflasyon muhasebesinden de o yüzden vazgeçti." diye konuştu. Erhan Usta, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tabi benim burada anlamakta zorlandığım şey TÜSİAD ve TOBB'un tutumudur. Bu ertelemeye nasıl TÜSİAD ve TOBB destek verir, bunu da anlamış değiliz. Bizzat kendileriyle görüşmüş değilim ben ancak AK Parti Grubundan arkadaşlar TOBB'un ve TÜSİAD'ın da bu ertelemeyi istediğini ifade etti. Burada çok açık bir şekilde yapılan şey şudur: 'Üretim yapan, ihracat yapan, öz sermayesini yoğun olarak kullanan firmaları daha fazla vergilendireceğiz, daha adaletsiz bir şekilde vergilendireceğiz' diye bir kanun çıkartıyor AK Parti Grubu; bunu da ben firmalarımızın takdirlerine bırakıyorum."
MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, kanun teklifiyle, mevcutta sadece gerçek kişileri kapsayan yeni enstrümanların tüzel kişileri de kapsaması ve bazı vergi istisnaları getirilmesinin düzenlediğini, aynı zamanda, yasal olarak uygulanma zarureti ortaya çıkan enflasyon muhasebesi yönteminin de ertelenmesinin öngörüldüğünü dile getirdi.
Aksu, Türkiye'nin yatırım, üretim, ihracat ve istihdamı esas alan ekonomi modeliyle küresel ölçekte yaşanan değişim sürecine bağlı fırsat ve imkanları değerlendirirken riskleri de bertaraf edeceğini belirterek, orta ve uzun vadede Türkiye ekonomisinin yapısal zaaflarını tamamen giderecek köklü adımların eş zamanlı olarak atılmasının da mümkün hale geleceğini kaydetti.
Türkiye'nin büyüme, istihdam, ihracat, ödemeler dengesi ve bütçe performansında gösterdiği olumlu gelişmeleri enflasyonda da göstereceğini vurgulayan Aksu, şöyle devam etti:
"İnsanımızın yüklendiği külfetle birlikte hiçbir vatandaşımızın bu külfetin altında kalmaması için birçok adımın atıldığının, alınan etkili tedbirlerle ekonomik dengelenmenin temin edildiğinin, Türkiye ekonomisinin giderek güçlendiğinin, yapılan salgın ve terör mücadelesi yanında sağlanan uygun iklimle Türkiye'nin yatırımcı için cazip bir ülke olmaya devam ettiğinin de görülmesi gerekmektedir. İnanıyoruz ki ülkemizin pozitif yönlü ayrıştığı birçok gelişmede ve makroekonomik göstergelerde sağladığı başarı, Cumhur İttifakı kararlılığıyla ekonominin tüm alanlarına da yansıyacaktır. Cumhur İttifakı, Türkiye'yi tuzak ve engellerden, karanlık emellerden, kaos tetikçilerinden koruyacak, milletimizle bir ve bütünlük halinde geleceği inşa edecektir. Bölgesel güç ve küresel bir aktör olan ülkemizi lider ülke yapma ülkümüz de adım adım gerçekleşecektir."
HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, teklifin enflasyon muhasebesinin ertelenmesine yer verilen birinci maddesinin, iş dünyasının devletle ilişkisi içinden, vergiler perspektifinden bakıldığında bir adaletsizliğe işaret ettiğini ifade etti. Katırcıoğlu, o nedenle bu maddeye karşı çıktıklarını vurguladı.
Teklifin ikinci maddesinin de dövizi olan firmalara vergi istisnası getireceğini savunan Katırcıoğlu, bunun da yanlış olduğunu öne sürdü.
CHP İstanbul Milletvekili Emine Gülizar Emecan, Türkiye'nin bugün hem devlet krizini hem de ekonomik krizi iç içe yaşadığını iddia ederek, ekonomi modelinin çok sorunlu olduğunu savundu.
Ekonominin üretime değil, ranta, inşaata ve tüketime dayalı olduğunu ileri süren Emecan, ithalata bağımlı bir ekonomi modelinin 20 yıl ülkeye dayatıldığını aktardı.
Emecan, uygulanan ekonomik politikalar sonucunda, ülkenin enflasyon, cari açık, döviz ve faiz denkleminin içerisine sıkışıp kaldığını dile getirerek, "'Yeni Türkiye Ekonomi Modeli' diye tanımladığınız bir süreçte önce ihracat odaklı büyüme modeliyle rekabetçi yüksek kuru savunup faizleri indirdiniz; dövizi uçurdunuz, enflasyonu uçurdunuz. Ne oldu? Halk birdenbire fakirleşti. Sonra da 20 Aralık kur krizinde 'kur garantili TL mevduat hesabı' adında bir finansal ürün getirerek 'kuru düşürdük' diye övündünüz. Şimdi, hem topluma hem piyasalara hiç güven vermeyen bu zikzaklı, birbiriyle hiç uyuşmayan açıklamalarınızı yapmaya ve uygulamalarınıza da devam ediyorsunuz." ifadesini kullandı.
Teklifle yapılan bu düzenlemelerin normal vatandaşa hiçbir şey getirmediğini, yine para sahipleri için getirildiğini ve parası olanın kazanacağını savunan Emecan, teklifin kurumlar vergisi mükelleflerine vergi istisnası getiren ikinci maddesinin, eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ve kabul edilebilir olmadığını iddia etti.
AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, şahsı adına söz alarak yaptığı konuşmada, enflasyon düzeltmesini 2023 yılına niye ertelediklerine dair, "2023 yılına ertelememizin tek nedeni, mükelleflerimizden gelen talepler, TÜRMOB'dan gelen talepler, artı TOBB'dan gelen talepler, TİSK'ten gelen talepler neticesinde 2023 yılına erteledik. Yoksa, Maliyenin, hükümetimizin bu enflasyon düzeltmesinin ertelenmesiyle alakalı bir kazancı yok." bilgisini paylaştı.
Aydemir, enflasyon düzeltmesinin parasal olmayan kıymetlere uygulandığını belirterek, teklifin ikinci maddesinin finansal istikrara katkı sağlamak ve TL varlıklara olan talebi artırmaya yönelik olduğunu anlattı.
Gelir vergisi ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, yabancı paralarını en az 3 ay vadeli TL mevduat hesabına yatırmaları şartıyla vergi istisnası olacağını aktaran Aydemir, "Üç ay vadeli hesaba yatıracaklar ve paralarını çekmeyecekler. Zamanından önce paralarını çekerlerse ne olur? Zamanından önce paralarını çekerlerse faydalanmış oldukları, yararlanmış oldukları bütün istisnalardan yararlanamaz hale gelirler ve ödemedikleri vergileri, istisna tutarı kadar vergileri de ne yaparlar?" sözlerini sarf etti.
Teklifin geneli üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından, maddelerin görüşmelerine geçildi ve teklifin birinci maddesi kabul edildi.
Kabul edilen maddeye göre, geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2021 ve 2022 hesap dönemleri ile 2023 hesap dönemi geçici vergi dönemlerinde Vergi Kanunu kapsamındaki enflasyon düzeltmesine ilişkin şartların oluşup oluşmadığına bakılmaksızın mali tablolar enflasyon düzeltmesine tabi tutulmayacak.
Enflasyon düzeltmesi yapılmayacağı belirtilen dönemler "enflasyon düzeltmesi şartlarının gerçekleşmediği dönem" olarak değerlendirilecek. 31 Aralık 2023 tarihli mali tablolar ise enflasyon düzeltmesi şartlarının oluşup oluşmadığına bakılmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak.
Yapılan enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan kar/zarar farkı, geçmiş yıllar kar/zararı hesabında gösterilecek. Bu şekilde tespit edilen geçmiş yıl karı vergiye tabi tutulmayacak, geçmiş yıl zararı zarar olarak kabul edilmeyecek.
Genel Kurulda teklifin birinci maddesinin kabul edilmesinin ardından Meclis Başkanvekili Celal Adan, birleşime ara verdi. Aranın ardından komisyonun yerinde olmaması üzerine Adan, birleşimi bugün saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı. (AA)