AK Parti Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz, Türkiye'nin Karadeniz'i kirleten bir ülke olmadığını belirterek, "Karadeniz'i kirleten karşı sahildeki ülkeler ve ülkelerin şehirleri, özellikle Tuna, Dinyeper ve Dinyester nehirlerinin atıklarından oluşmakta." dedi.
İYİ Parti, Danışma Kurulu toplanamadığı için Karadeniz'de yaşanan kirliliğe yönelik araştırma önergesinin bugün görüşülmesini, Genel Kurul gündemine grup önerisi olarak getirdi.
İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs, son yıllarda Karadeniz'de deniz kirliliğinin arttığını, deniz ekosisteminin bozulduğunu belirterek, bunun, Karadeniz Bölgesi'ni ve Türkiye balıkçılığını ciddi şekilde tehdit eder hale geldiğini söyledi.
Karadeniz'de daha önce 26 ekonomik balık türü avlanırken bugün bu sayının 6 türe kadar düştüğünü ifade eden Örs, "Bölgemiz üniversiteleri, Karadeniz'i ve balıkçılığı tehdit eden kirliliğe çözüm bulmak adına deniz çöplerinin azaltılması ve deniz ekosisteminin korunmasına yönelik projeler ve araştırmalar yapmaktadırlar." dedi.
Örs, Karadeniz'de yapılan ilk incelemelere göre, kilometrekare başına yaklaşık 1 milyon mikroplastik; 5 milimetreden daha küçük plastik parçacıklarının tespit edildiğini, balıklar ve omurgasız canlıların bu kirlilikten etkilendiğini söyledi.
Mikroplastik tespit edilen balıklar ve omurgasız canlıların tüketilmesi yoluyla insan sağlığının da tehlike altında olduğunu belirten Örs, "İnsanların kullandıkları ambalajlar başta olmak üzere cam, metal, plastik, strafor gibi katı atıklar kullandıktan sonra geri dönüşüm sistemleri yerine maalesef doğaya bırakılmaktadır. Özellikle son yıllarda Karadeniz'de doğa, yayla ve kıyı turizminin gelişmesi ve piknik gibi günübirlik aktiviteler sonucunda ortaya çıkan katı atıklar bulundukları yerlere, havzalara, dere yataklarına bırakılmaktadır. Bu atıklar doğrudan ya da rüzgar ve akarsular yoluyla hem doğaya hem de denize ulaşarak kirliliğe neden olmaktadır." diye konuştu.
HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, ekolojik krizin deniz ekosistemi üzerindeki yıkıcı etkisinin, telafi edilemez noktalara geldiğini, son 30 yılda Karadeniz balıkçılığının dramatik biçimde bozulduğunu savundu.
CHP Giresin Milletvekili Necati Tığlı, kirlenen denizler, yok olan balıklar, geri dönüşü olmayan çevre olayları, yarınlara umutla bakamayan nesillerin, uygulanmayan kanunlar ve yönetmeliklerin eseri olduğunu ifade etti.
AK Parti Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun'da 19 yıl Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığını, bu süre içerisinde Karadeniz'deki kirliliğin sorumluluğunun, Karadeniz'deki kirliliğin önlenmesiyle ilgili birçok çabanın, birçok aktivitenin içerisinde yer aldığını anlattı.
Yılmaz, bu süre içerisinde Bulgaristan, Romanya, Gürcistan, Ukrayna ve Rusya sahillerindeki şehirleri ve atık su arıtma tesislerini de incelediğini ifade ederek, "Ülkemiz Karadeniz'i kirleten bir ülke değil, Karadeniz'i kirleten karşı sahildeki ülkeler ve ülkelerin şehirleri, özellikle Tuna, Dinyeper ve Dinyester nehirlerinin atıklarından oluşmakta. 160 milyon nüfuslu bir Avrupa'nın atığının da Karadeniz'e gelmiş olması bir şanssızlık." diye konuştu.
Konuşmaların ardından yapılan oylamada İYİ Parti'nin grup önerisi kabul edilmedi.
Daha sonra Genel Kurulda HDP'nin, "IŞİD/DAEŞ terör örgütüne karşı yürütülen mücadelenin tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılmasına" dair grup önerisinin görüşmelerine geçildi.
CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, "IŞİD terör örgütü son derece ciddi ve günümüzün en tehlikeli terör örgütlerinden biridir. IŞİD terörü sonucu ülkemiz ağır bedeller ödemiştir; başta Reyhanlı, Ankara Garı, Suruç, İstiklal Caddesi, Sultanahmet, Diyarbakır, Reina katliamları olmak üzere IŞİD teröründe yüzlerce vatandaşımız can vermiştir." değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti Hatay Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlılığı ve risk yönetme kabiliyeti sayesinde, Türkiye'ye güvenlik sorunu ihraç edilen Suriye sahasında Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı harekatlarının başarıyla gerçekleştirildiğini anımsattı.
Ankara'nın, Türkiye-Suriye sınırında Fırat Nehri'nden Irak sınırına kadar ve Suriye'de 30 kilometre kadar derinliği olacak bir güvenli bölge oluşturmaya çalıştığına işaret eden Türkoğlu, şöyle devam etti:
"Bu güvenli bölgenin Ankara için ilk amacı, Türkiye sınırının güvenliğinin sağlanması ve doğu Suriye'den Türkiye'ye yönelik terörizm tehdidinin yok edilmesidir. Bunun için bu bölgenin Türkiye tarafından denetlenmesi kadar PYD, YPG, DEAŞ unsurlarından temizlenmesi de Türkiye Cumhuriyeti devlet için büyük önem taşımaktadır. DEAŞ'la mücadeleye gelince 30 ilde 64 noktada terör ve istihbarat birimlerinden uzmanları bünyesinde bulunduran risk analiz birimleri oluşturularak terör örgütü, IŞİD, El Kaide ve yabancı teröristlere ağır darbe indirilmiştir."
HDP'nin grup önerisi de kabul edilmedi.
CHP'nin, Denizli Acıpayam depreminde toplanan paralara ilişkin araştırma önergesinin bugün görüşülmesine dair CHP Grup önerisi de konuşmaların ardından reddedildi.