YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Tbmm Genel Kurulu'nda Bdp’li Kaplan’ın Sözlerine Tepki

ANKARA (İHA) – Meclis’te BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın, “Yürekli, şerefli bir asker arıyorum” sözleri...

ANKARA (İHA) – Meclis’te BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın, “Yürekli, şerefli bir asker arıyorum” sözleri diğer partilerin tepkisine neden oldu.

TBMM Genel Kurulu’nda Milli Savunma Bakanlığı ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2013 bütçeleri görüşülüyor. Milli Savunma Bakanlığı bütçesi hakkında konuşmak üzere kürsüye gelen BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, hükümete bütçenin yüzde 50’ye yakınının silah ve operasyonlara gittiğini belirterek, “Sadece Milli Savunma Bakanlığı değil, buna Jandarmayı, Sahil Güvenliği, Emniyeti ekleyin. Burada bütçeyi denetleyebiliyor muyuz? AK Parti askeri ve güvenlik harcamalarını Sayıştay denetimi dışında bırakmadı mı? Yani Meclis’e, milletin iradesine hesap vermeyeceksiniz ama NATO’ya hesap vereceksiniz. Rakamları, harcamaları biz bilmeyeceğiz ama NATO, ABD, AB bilecek. Şimdi bu ülke bağımsız mıdır? Bu egemenlik bağımsız mıdır? Bu Meclis özgür müdür şimdi?” diye sordu.

TSK’nın yüzde 60’ının şu anda terörist iddiasıyla Silivri’de yargılandığını belirten Kaplan, şöyle devam etti:

“TSK ya soruyorum; köy yakıyordunuz, 17 bin 500 faili meçhul cinayet işlediniz size bir şey diyen oldu mu? Darbe yapıyordunuz, parti kapatıyordunuz size bir şey diyen oldu mu? Üniformalarınızla geldiniz bu Meclis’e oturdunuz size bir şey diyen oldu mu? Sırtınızı NATO ABD’ye yaslamıştınız, istediğinizi yapıyordunuz, zaten iktidardınız. Yani sizin başka işiniz mi yoktu, gidip Kara Kuvvetleri Komutanlığı, ‘3 k, 5 k’ya karşı’, kasım kasım kasıla Kasımpaşa kabadayısı Başbakanın hükümetini devirmeye çalışıyorsunuz. Ne haddinize sizin kardeşim. İşte böyle Obama’ya sırtını yaslayan bir Başbakan bütün generalleri esas duruşa çeker. Bu duruş içinize siniyor mu? Bu ordu kimin ordusudur? Bu ordu milletin ordusu mudur, mi NATO’nun ordusu mudur? ABD’nin mi Türkiye’nin mi ordusudur.”

Fırat’ın doğusundaki ordu mensuplarının tek suçtan yargılanmadıklarını, ama Fırat’ın batısında hükümete dokundukları için yandıklarını belirten Kaplan, komisyon sıralarında oturan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ı işaret ederek, “Şu anda Bakanın arkasında oturan üniformalı rütbelilerin yarın ne olacağı belli değildir; bu kadar açık konuşuyorum. Obama yarın ne der, CIA, Mossad ne der; durum budur arkadaşlar. Gelir oradan bir talimat, çıkar üç tane CD, bir siber terör, bir internet, bir sosyal medya üzerinden… Gariptir ki o askerler darbe yaparken Sıkıyönetim Mahkemelerini kuruyorlardı, sendikaları kapatıyorlardı. 1960’da sağcıları astınız, 12 Martta solcuları, 12 Eylül’de de biraz sağcı çokça solcu astınız. Bu yapılanlardan emsal alan AKP iktidarı Özel yetkili Mahkemeleri kurarak bugün aynısını yapıyor. Ne fark etti?” dedi.

“ŞEREFLİ BİR ASKER ARIYORUZ”

Uludere’de olayına da değinen Kaplan, bu olaya ilişkin gizlilik kararı çıktığını ve bir yıldır soruşturmanın engellendiğini savunarak, “Yürekli, şerefli bir asker arıyorum orduda. Roboski katliamının emrini hangi siyasi verdi? Söz veriyoruz; Şırnaklılar, Uludereliler olarak, mağdur aileler olarak, komutanı da, pilotu da affedeceğiz. Ama ne olur onun siyasi hesabını o siyasiden sorma fırsatını bize tanıyın. Tanıyın ki bu Meclis’te kimler kimleri yargılıyor gösterelim size. Sizden başka bir şey istemiyoruz. İnanıyorum bu ordunun içinde çok yakında yürekli, şerefli, namuslu birileri çıkıp bunu açığa çıkaracaktır. İlla da ABD’den, CIA’den, FBI’dan, Mossad’dan beklemeye gerek yok kardeşim” diye konuştu.

Hugo’nun ‘Hiçbir ordu zamanı gelmiş bir düşünceye karşı koyamaz’ sözünün anlamı anlaşıldığı zaman Türkiye’de barışın sağlanacağını belirten Kaplan, “Ve o zaman Genelkurmay Başkanı F tipi kavrana yemeyecektir” dedi.

Kaplan’ın konuşması üzerine sataşma gerekçesiyle söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, “Eğer siz molotof atan, o halk otobüslerinde yanan insanları, kepengini kapatmadığı için marketi yanan insanları ve terörü ve teröristi hiçbir şekilde kınamayıp; şerefli ve haysiyetli Türk ordusuna buradan laf atma cesaretine, bu kürsü dokunulmazlığıyla sahipseniz Bu Türkiye Cumhuriyeti devletinin büyüklüğünü ve o demokrasinin yüceliğini gösterir” dedi.

MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak da, Uludere’de hatalı bir operasyon, yanlış uygulama olabileceğini, bu operasyonun bir ekip ve belli sayıdaki bir ordu mensubunun operasyonu olduğunu belirterek, “Oradan hareketle ‘şerefli bir asker arıyorum’ diyerek Türkiye’nin en önemli kurumlarından olan orduya ve bütün subaylarımızı, askerlerimizi töhmet altında bırakacak, yakışmayacak bir ifadeyle kurumu rencide edici bir mantık ve izah bir milletvekiline, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını özümsemiş, kurumları kendi kurumları sayan bir vekile yakışmayacak bir tavırdır. Orada sorumlu kimse evet sorgulanabilir. Ama oradan hareketle adeta o kurumda hiç şerefli subay yokmuşçasına ‘şerefli subay arıyorum’ lafı çok geniş bir mülahazadır ve yakışmayan bir mülahazadır” diye konuştu.

“ORDU GEÇMİŞTE DARBE YAPTI AMA ‘OH OLSUN BAŞBUĞ’A, ŞİMDİ SİLİVRİ’DE F TİPİ KARAVANA YE’ DEMEK DOĞRU DEĞİL”

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de, BDP’li Kaplan’ın konuşmasının yüzde 95’ine katıldığını ancak ‘şerefli bir Türk askeri arıyorum’ sözünün maksadını aştığını söyledi. İnce şöyle devam etti:

“Bu Meclisi şerefli Türk askerleri kurdu, onların kurduğu Meclis’teyiz. Bu ülkede 12 Mart, 12 Eylül’de bu ordu bize işkence yaptı, bizim tırnaklarımızı söktü, CHP’yi kapattı, bütün bunlar doğru. Fakat bugün kin güdemeyiz, devletlerin yaşamında kin olmaz. ‘Oh olsun İlker Başbuğ’a’ denmez. Ordu geçmişte darbe yaptı, ‘ah işte bak sende çek şimdi Silivri’de F tipi karavana ye’ demek doğru değil. İntikamla devlet yönetilmez.”

İnce, Silivri’deki son duruşmaya katıldığını ve yaşananların utanç verici olduğunu belirterek, “150 avukat var orada. Hakim ‘Söz isteyen var mı?’ diyor. 40 kişi ‘Söz istiyoruz’ diyor. Hakim diyor ki; ‘Yaz, söz isteyen yok’ diyor. Milli Eğitim Komisyonu gibi aynı. Sizin hiç vicdanınız sızlamıyor mu? Bir gün size de yaparlar bunu. Biz bu ülkede hukuk, adalet arıyoruz. Bugün ona, yarın sana, öbür gün bana. Ordu bizim ordumuzdur. O orduda şerefli Türk askerleri, şerefli Türk generalleri vardır. Ordunun yanlışları da olmuştur, işkence yapmıştır, darbe yapmıştır. Ama bir kurumu tepeden tırnağa, ‘içlerinde de bir tane şerefli yok’ gibi söylemek doğru değildir. Anlamını aşan bir cümle olmuştur” şeklinde konuştu.

Konuşmalar üzerine söz alan BDP’li Kaplan, ‘kastını aşan bir konuşma yapmadığını’ vurgulayarak, “Ordu milletindir, halkındır. Yüzde 80’i de 81 ilden giden evlatlardır. Ben subay kademesini söyledim. Roboski toplu katliamdır, savaş uçaklarınız kendi evlatlarını bombalamış, bir yıldır bu soruşturma engelleniyor. Ben bunu aydınlığa kavuşturmamış bu ülkede, kalkıp elbette ki ordudan şerefli bu olayı itiraf edecek bir insanı aramamdan daha normal ne olabilir. ‘Vardır, bu ordunun içinden çıkacaktır’ dedim. Bu, ordudaki insanları onore etmektir” dedi.

MHP’li Ali Uzunırmak’ın, Uludere’de, kural hatası mı, kişi hatası mı, teknik hata mı var, bunların araştırılması gerektiğini belirtmesi üzerine BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Uzunırmak’a söz verilmesine tepki gösterdi. Meclis Başkanvekili Mehmet Sağlam’ın “Ama hakaret etmiyor” demesi üzerine ise Kaplan, “Kim hakaret ediyor? O zaman İçtüzüğü işleme koyun. 34 kişi Roboski’de katledilmedi mi?” dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler