TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Oğuz Kağan Köksal:

TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Oğuz Kağan Köksal, "27 Nisan e-bildirisi"ne ilişkin, "Maalesef 27 Nisan olayı, Türk demokrasisine vurulmak istenen darbenin bir parçasıydı. Ama tam tersine demokrasi adına iyileşmenin bir parçası oldu. Hükümetimiz, o muhtırada, başka zamanlarda olduğu gibi şapkasını alıp gitmek yerine gerekli cevabı verdi" dedi.

Köksal, bir mağazanın açılışına katılmak için geldiği Bursa'da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 27 Nisan 2007'deki bildiriye, AK Parti Hükümeti'nin gerekli cevabı verdiğini ve halk egemenliğinin tam manasıyla gerçekleştirildiğini ifade etti.

Her yıl 27 Nisan'ın, "27 Nisan e-bildirisinin yıl dönümü" olarak anılmasını doğru bulmadığını dile getiren Köksal, şunları söyledi:

"Ben yıl dönümüne katılmıyorum. Benim anlayışıma göre, yıl dönümü iyi olan şeyler için bahsedilir. Evlilik yıl dönümü, doğum yıl dönümü gibi. Maalesef 27 Nisan olayı, Türk demokrasisine vurulmak istenen darbenin bir parçasıydı. Ama tam tersine demokrasi adına iyileşmenin bir parçası oldu. Hükümetimiz, o muhtırada, başka zamanlarda olduğu gibi şapkasını alıp gitmek yerine gerekli cevabı verdi. Dolayısıyla halk egemenliğinin, halk iktidarının tam manasıyla gerçekleştirilme olayıdır diye bakıyorum."

-"Bazen bir musibetten iyilikler doğar"-

Köksal, bazen yapılan kötülüklerin sonucunda iyiliklerin ortaya çıkabileceğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bazen bir musibetten iyilikler doğar, bir noktada bu olaya da öyle bakmak lazım. Orası bir kırılma noktasıydı. Ondan sonra artık en üstün şey halktır, halk egemenliğidir ve milli iradedir. İşte 27 Nisan'da bizim Hükümetimizin verdiği cevap bunun bir parçasıdır. 'Artık bundan sonra halkın üstünde hiçbir güç yoktur' dendi ve ona bağlı olarak zincirleme birtakım olaylar gelişti. Olayın özünde 27 Nisan'daki AK Parti Hükümeti'nin dik duruşu vardır. Halktan aldığı emaneti en iyi şekilde temsil etmesidir. O açıdan önemlidir."

-"Yapılan pek çok şey karşılıksız kalıyordu"-

"27 Nisan"ın, bir kırılma noktası olduğuna dikkati çeken Köksal, şunları kaydetti:

"O zamana kadar baktığınızda, yapılan pek çok şey karşılıksız kalıyordu veya alttan alınmak zorunda kalınıyordu. Kimileri 'Altına imza atarım' diyordu. Kimileri ise 'Doğru söylüyor' diyordu. Halbuki 27 Nisan'da hükümet dedi ki 'Biz, milli iradenin temsilcisiyiz. Vatandaşımız bize bu emaneti verdi. Bu yetkiyi verdi. Bu yetkiyi de ben kimseye kullandırmam. Millet adına ben kullanırım'. İşte o noktadan itibaren bana göre, yeni bir ufuk ve demokrasi yolu açıldı. İnşallah önümüzdeki günlerde yapacağımız anayasa değişikliğiyle de bu demokrasiyi perçinleyeceğiz."