TBMM, TCK gerginliğiyle açıldı
ANKARA (İHA) - AK Parti ve CHP'nin mutabakatı doğrultusunda TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen ancak, yürütme maddesinde komisyona geri çekilmesiyle ortaya çıkan TCK gerginliği, bugünkü Genel Kurul görüşmelerine yansıdı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Meclis'e gönderilen, akademik sürelerle ilgili yasa maddesinin görüşülmesi için alınan Danışma Kurulu kararı hakkında CHP ve AK Parti grupları hem lehte hem de aleyhte söz aldı. Müzakerelere, TCK'nın yürütme maddesinin komisyona geri çekilmesi konusu damgasını vurdu.
TBMM Genel kurulu bugün saat 11.00 sularında açıldı. Ancak Genel Kurul'un açılmasıyla birlikte dün TBMM'de 344 maddesi görüşülen yasama ve yürürlük maddesine geldiğinde Komisyon Başkanı Köksal Toptan tarafından komisyona çekildiği duyurulan yeni TCK yasasının ertelenmesi ile ilgili tartışma başladı. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç konuyla ilgili yaptığı konuşmada AK Parti'yi eleştirirken, "Bu olay gösterdi ki AKP ipiyle kuyuya inilmez" dedi.
ANADOL: "UZLAŞMA BOZULSUN MU DAİMA KAVGA MI EDELİM?"
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ise, "Siyasette senet çek yoktur. Söz vardır. Bugün dağıtılan gündemin ikinci sayfasındaki Danışma Kurulu metni sayfası buhar olup uçuşacaksa bir geçerliliği kalmayacaksa nasıl inanacağız buna. Bir daha danışma kuruluna temsilci gördermesin mi CHP. Uzlaşma bozulsun mu daima kavga mı edelim? Biz uzlaşalım diyoruz siz kavgadan yanasınız. Sadece bizimle değil kendi içinizde de kavgalısınız. Partinin iç sorunu başkalarını ilgilendirmez. Ama bu parlamento çalışmalarına yansırsa... Bir sene sonra yürürlüğe girecek bir tasarıyı yürürlük maddesinde geri çekmenin anlamı nedir? Olur mu öyle şey. Sayın Köksal Toptan'ın ve Sayın Başbakanı açıklamaya davet ediyorum. Beklediğim açıklama şudur: Bu uzlaşma devam ediyor mu etmiyor mu? Sayın Abdullah Gül'ün sayın Çiçek'in ve çok değerli grup başkanvekillerinin bulunduğu toplantıdan sonra yapılan açıklama devam ediyor mu etmiyor mu? Biz de ona göre tavrımızı belirleriz. İktidar olmak kolaydır güvenilir olmak zordur... İstediğiniz kadar sırtınızdaki milli görüş gömleğini çıkarın, istediğiniz kadar kendinize isim arayınız merkez partisi olmak kendinize yeni sıfatlar bulmakla sağlanmaz. Türkiye ve dünyaya ilan ediyorsunuz. 'Biz milli görüş gömleğini çıkardık' diye. O zaman böyle tutarsızlıklar içinde bocalamayın. TC'ye; tarikatla, dünyaya sivil toplum örgütlerine kadınlara başka mesajlar vererek merkez partisi olunmaz" diye konuştu.
İPEK: "AB ZİNA İLE İLGİLİ BAŞKA HİÇBİR ÜLKEYE ŞART İLERİ SÜRMEDİ"
AK Parti Grup Başkanvekili Haluk İpek ise, bu eleştiriler karşısında TCK'da güzel bir aşamaya gelindiğini belirterek, "Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayan ceza kanununu TC iyi bir şekilde çok güzel bir aşamaya getirdi. Muhalefet partisi ile birlikte hareket etmeye azami dikkat ettik... Beraber görüşmeleri yürüttük. Tek başına birlikte olan hiçbir parti muhalefeti dikkate alan bir çalışma yürütmedi. Bizler bu kanunu tek başımıza yapabilirdik. Düşüncelerinizi burada gelir dile getirirdiniz. Buna hukuken hakkınız var. Eğer biz mutabakat aramasaydık. Burada bu ceza kanunu bu şekilde görüşülmezdi. Mutlaka muhalefetin de hassasiyetlere olur. İktidarımızın da hassasiyetleri olur." ifadelerine yer verdi.
CHP Lideri Baykal'ın 'Sizin tabanınızın hassasiyetleri var. Biz de onu dikkate alıp birlikte çıkaralım' dediğini hatırlatan İpek, "Biz Ceza Yasası bitinceye kadar bu mutabakatı uyguladık. Sıkıntıları aştık. TCK dün kabul edildi. Ancak, dün herkesin de çok iyi bildiği gibi TBMM'nin hukukla ilgili bu çalışmalarına TCK gündeme geldiği andan itibaren müdahale başladı. Konu tek bir maddeye indirgenmeye çalışıldı. AB içine çekilmeye çalışıldı. AB zina ile ilgili başka hiçbir ülkeye şart ileri sürmedi. Eğer AB'nin bu tür dayatmalarına göz yumarsak başka ülkelerde ileri sürmediği bir çok hususu TC'den ister hale gelir. Kantarın topuzumu kaçırdılar. 'AKP'nin ipiyle kuyuya inilmez' gibi ağır ithamda bulundular. Her yaş anayasada öngörülen şekilde devam ediyor. Kimin ipiyle kuyuya inilip inilmeyeceğine millet karar verecek. Bunu millete havale edeceğiz. Eğer uzlaşma devam etmiyor olsaydı. biz bunu çoktan keserdik o püf maddeleri grup başkanvekilleri ile tartışmazdık. Ceza Kanunu istismar konusu yapılmasın, diye geri çektik. Bir yım sonra yürürlüğe girecek kanunla ilgili olarak niye bu kadar telaş ediyoruz." ifadelerini kullandı.
FATSA: "KİMSE ÖKÜZÜN ALTINDA BUZAĞI ARAMASIN"
Yine AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa da kendilerini savunurken "Bir üzüntümü sizlerle paylaşmak istiyorum. Olağanüstü dönemlerden gelmiş bir ülkeyiz. Anayasanın askıya alındığı insanların yargısız infazlara maruz kaldığı aylarca mahkeme huzuruna çıkarılmadan cezaevlerinde bekletildiğini yaşayan arkadaşlarımız vardır. Bu ceza yasasında temel haklardan özgürlüklere, işkencenin önlenmesine kadar çocuk ve kadın haklarına kadar alabildiğine geniş yelpazede mutabakata vardığı önemli maddeler vardır" dedi.
"Ben beklerdim ki bütün bu acı tecrübelerden sonra bizim parlamentomuz ülkemizin aydın ve entellektüelleri TCK'nın sadece bir maddesine takıp kalmamasıydı" diyen Fatsa, şöyle konuştu: "Hiç kimse koskoca TCK'yi bu zeminde tartışmadı. Esas olarak kendimizi sorgulamamız gereken bölüm burasıdır. Anlıyorum ki insanlar hala hakların ve özgürlüklerin kullanılması konusunda kafasının arkasındaki düşüncelerden bireysel ve siyasi düşüncelerden ayrılamamışlar. Önyargısız davranmayı becerememiş. Kimse öküzün altında buzağı aramasın biz mutabakatın üzerindeyiz..."
TOPTAN: "BİZİM AMACIMIZ ORTAK HAREKET ETMEK"
Adalet Komisyonu Başkanı Köksal toptan ise, dünkü görüşlerinde ısrar ederken, "Ceza hukukumuzu ceza sistemimizi yakından ilgilendiren 4 tane temel yasanın birlikte yürürlüğe girmesi kaçınılmazdır. Çünkü, bunlar birbirini tamamlayan yasalardır. Toplumun bütün kesimlerinin desteğini alan bir yasa yaptık. Biz parlamentonun içindeki çoğunluğa dayanarak bir yasa yapmadık. Üç günde bitmez, 23 günde biterdi. Ama bizim içimize de sinmezdi. Temel yabalarda ortak hareket etmeye çalışacağız. Bizim amacımız hangi konularda olursa olsun buradan çıkacak yasalarda ortak hareket etmek. Çünkü halk izi bunun için buraya gönderdi. AB'nin bizden istediği her şeyi sizin desteğinizle yaptık. Bu büyük eserin zina tartışmaları gölgesinde kalmasından büyük üzüntü duydum. Ben son iki maddeye geldiğimizde tasarıyı geri çekeceğimizi kendi arkadaşlarımıza söylemeden Kemal Anadol'a söyledim" ifadelerini kullandı.
Bu tartışmaların ardından çalışmalara geçildi. Genel Kurul'da Cumhurbaşkanı tarafından Meclis'e gönderilen akademik sürelerle ilgili yasa maddeleri görüşmesi sürüyor.
