Evin geçimini üç ayda bir aldığı özürlü maaşıyla karşılayan baba Mehmet Sözer, kızına uzanacak yardım elini bekliyor.
Sart kasabasında babasının bir oda bir salon evinde yaşayan Zahide Kılınç, altı yıl önce evlendiğini belirterek "Evlendiğim zaman hiçbir şeyim yoktu. İlk yıl hamile kaldım. Eşim eve bakmıyordu. Hamile iken babamın evine dönmek zorunda kaldım. Çocuğumu babamın evinde dünyaya getirdim. Her şey 2010 yılının Ocak ayı başlarında bir baş ağrısıyla başladı. Doktora gittim. Beyin tümörü teşhisi konuldu. 2010 yılının Şubat ayında İzmir Yeşilyurt Araştırma Hastanesi'nde ameliyat oldum. Ameliyat sonrasında kısmi bir felç geçirdim, 1 ay boyunca ışın tedavisi gördüm daha sonra Salihli'de fizik tedavisi gördükten sonra biraz düzeldim. Maddi anlamda durumumuz iyi olmadığı için şu an tedavi olamıyorum. Hastalığım şu sıralar yine nüksetti. Tedavimi devam ettirebilmem için paraya ihtiyacım var. Anne ve babam bana baktıkları için işe gidemiyorlar."
YOL PARASINA BİLE İHTİYACIMIZ VAR
Dokuz yıl önce geçirdiği motosiklet kazasında sol ayağı 10 santimetre kısalan baba Mehmet Sözer (57) de kızının bu durumu karşısında hiçbir şey yapamadığı için üzüldüğünü söyledi. Üç aydan üç aya özürlü maaşı aldığını belirten Sözer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeşil kart ile tedavi görüyoruz. Ayağım sakat olduğu için bir işte çalışamıyorum. Kızımın bu durumu beni çok üzüyor. Kızım şu aralar nesneleri çift gördüğünü söylüyor. Onun bu durumu karşısında elimden bir şey gelmemesi beni kahrediyor. Kızımın beş
yaşında olan oğlu Mehmet, annesini bu halde gördüğü için üzülüyor. Ona bazı şeyleri belli etmemeye çalışıyoruz. Allah rızası için birileri bize yardım eli uzatsın. En azından İzmir'e tedavisi için gidip geleceğimiz yol parası ihtiyacımızı karşılasınlar."