Teknolojiye Karşı Iğneyle Mücadele Ediyorlar

Yuva kuracak aileler için en önemli unsurlardan birisi olan yün yorgan ve yastık, değişen teknolojiyle birlikte yerini elyaftan yapılan tekstil ürünlerine bırakmaya başladı. Emektar yorgancılar ise iğneyle kuyu kazıp mücadele etmeye çalışıyor. Düğün sezonun başlamasıyla çeyiz ihtiyaçlarını karşılamak isteyen çiftler, teknolojiye direnen iğne ustası yorgancıların kapılarını çalıyor.

Yorgancılar, el emeği göz nuru dökerek ürettikleri yorgan ve yastıkların eskisi kadar önem taşımadığını, sağlıksız sanayi ürünlerinin yılların mesleğini öldüreceğini söylüyor. El yapımı, geleneksel yorganların sanatsal bir yöntemle yapıldığını belirten yorgancı Ramazan Şahin, “El emeğine günümüzde yeteri kadar değer verilmiyor. Böyle giderse bu mesleğin son ustaları bizler oluruz.” dedi.

Şahin, yorgan dikmeye 12 yaşında çıraklık yaparak başladığını söyledi.
Yorgan dikiminin ne kadar zahmetli bir iş olduğuna değinen Şahin, her 1 santimetreye 3 -4 iğne batırıldığını, motifli yorganlarda bu sayının daha da arttığını belirtti. Şahin, yorgancının da sanatçı olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Ben bu işe 12 yaşında başladım, şu anda yaşım 47, halen de devam ediyorum. İşimizi sorarsanız zor, ama başka da yapacak bir işimiz olmadığı için, okumadığımız için bu işe devam ediyoruz. Bu iş iğneyle kuyu kazmak gibidir. Nereye kadar kazarız biz de bilmiyoruz. İpek kumaştan, parlak renklerle istenilen şekli veriyoruz yorganlara. Şu anda en çok kullanılan modeller, bülbül, yelpaze, kelebek, çerçeveli gül gibi motiflerdir.”

İşlerinin zor olduğunu ifade eden yorgancı Tuncay Karaca da yorgan işinin yaz mevsiminde olduğundan sıcaklarda işlerinin zorluğunun arttığını belirtiyor. Yün ditmekle bu işe başladığını ifade eden Karaca şunları kaydediyor: “İşler yaz günü sıkı oluyor. Diğer günler hafif. Günde iki yorgan ya dikiyoruz ya dikemiyoruz. İğneyle kuyu kazıyoruz, bizim işimiz bu. Yünle uğraşıyoruz, müşteriyle uğraşıyoruz, bizim işimiz böyle. İç Anadolu Bölgesi'nin düğünleri yaz mevsiminde yapıldığı için işlerimizin yoğunluğu bu zamanlara denk geliyor. Aileler çocuklarına yorgan yaptırır, işlerimizde 2-3 ay bir yoğunluk olur. Yününü getiriyor vatandaş, bizler dikiyoruz, götürüyorlar, bu şekilde devam edip gidiyor.”

Oğluna çeyiz için yorgan yaptıran Galip Avşar, bu ustalara her zaman ihtiyaç olduğunu belirtti. Burada çok yorgan yaptırdığını söyleyen Gülşen Kara, “Çok memnun kaldığım için geri geldim. Temiz malzeme yapıyorlar, iyi oluyor. Yünümüzü kendimiz alıyoruz, sağlıklı oluyor, hazır elyaftan yapılanları almıyoruz, böyle kendimiz yaptırıyoruz.” dedi.