Temel Coşkun’dan İnce’ye cevap: Haddini aşmak bu kadar olur

AK Parti Yalova Milletvekili Temel Coşkun ve İl Başkanı Mazhar Aydın’dan, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce’nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sözlerine sert tepki geldi. İl Başkanı Mazhar Aydın, İnce’yi, Türkiye’nin yarısından özür dilemeye davet etti. Temel Coşkun da “Bir haddini aşmak bu kadar olur” yorumunu yaptı.

Yalova AK Parti il binasında basın toplantısı düzenleyen Milletvekili Temel Coşkun, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İl Başkanı Mazhar Aydın, Merkez İlçe Başkanı Ömer Aslan, Kadın Kolları Başkanı Melek Dedecan ve Gençlik Kolu Başkanı Tolga Temel ile çok sayıda partilinin hazır bulunduğu toplantıda konuşan Milletvekili Coşkun, özellikle CHP ve Grup Başkanvekili Muharrem İnce’yi hedef aldı.

İNCE’YE ÖZÜR DAVETİ

Toplantının açılışında konuşan İl Başkanı Mazhar Aydın, Muharrem İnce’nin sözlerinin, kendilerini değil bütün Türkiye’yi üzdüğünü söyledi. Aydın, “Sadece teşkilatımız için değil herkes için büyük bir değer ifade eden ve milletimizin canı gönülden bağlı olduğu başbakanımıza biraz seviyesiz bir üslupla saldırıda bulunmuştur. Sayın İnce’nin bu üslubuna yabancı değiliz. Ama Türkiye’nin dört bir tarafında Başbakanımıza sempati duyanlar bu sözlerden büyük üzüntü duymuşlardır. Sayın İnce’nin, seviyesiz üslubundan dolayı, milletimizi ve teşkilatımızı incittiğinden dolayı kendisini kınıyorum. Söylediği seviyesiz cümlelerden dolayı Türkiye’nin yarısından özür dilemeye davet ediyorum. Biz her zaman siyaseti seviyeli yapmaya çalışıyoruz.” dedi.

"BİR YIL KAYBETTİK"

Milletvekili Temel Coşkun ise konuşmasında, ilk olarak TİGEM arazilerinin Yalova Üniversitesi’ne tahsisini değerlendirdi. TİGEM’deki kaybın sorumlusunun CHP olduğuna değinen Coşkun, “CHP’lilerle hiç bir sorunumuz yok ama bu bir senelik kaybın faturasını da herkes bilsin. Bu süreçte kararın Yalova Üniversitesi lehine çözümlenmesi açısından görüşlerimizi beyan ettik. Hiç bir gün gündemimizden düşmedi. Ankara’da bunun takipçisi olduk. Çünkü Yalova’nın geleceği için üniversitemizin çok önemli olduğunu biliyoruz. Çok fazla alternatifimizin olmadığını da biliyoruz. Eğer olumsuz bir karar çıksaydı Yalova şu anda çalkalanırdı. Şimdi yine sahip çıkacağız. Dava sürecine katkıda bulunan başta Yalova Valisi Esengül Civelek olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarına ve basınımıza teşekkür ediyorum. Şehrin adeta bir sosyal ihtiyacı konumundaki üniversiteyi tüm bileşenleriyle birlikte ilimizin dinamikleri içinde oluşmasına yardımcı olacağız. Tüm maddi ve manevi desteği de bundan sonraki süreçte vereceğiz.” diye konuştu.

"HESABINI BİZ VERECEĞİZ"

Coşkun, Yalova’nın eğitimdeki yatırımlarını sıralayarak şöyle devam etti:
“Önceliğimiz, her zaman bizim eğitim oldu. Yalova, eğitimde kalitesiyle, başarısıyla öne çıkan bir şehir. Dolayısıyla altyapıda hiçbir sorun kalmamasını arzu ediyoruz. Fatih Projesi'nde adı geçmediği için Yalova unutuldu dediler. Halbuki Yalova unutulmamıştı. Eğitimde yatırımlarımızda mesafe katetmeye devam edeceğiz.”

Coşkun, 12 yıllık zorunlu eğitim kanunuyla ilgili olarak yaşanan tartışmalara da değindi. Temel Coşkun, “Dünya genelinde 197 ülkenin içerisinde sadece İrlanda'da 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim uygulanmaktadır. 130 ülkede zorunlu eğitim süresi 9 ile 14 yıl arasındadır. Ülkemizde zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılması için geç bile kalındığını söyleyenler, bugün maalesef 12 yıla şiddetle karşı çıkmaktadır. 12 yıllık eğitimle çağı yakalayan bir sisteme kavuşmuş olacağız inşallah. AB ülkelerinde 2022 yılına kadar nüfusun en az yüzde 90’ının lise mezunu olması hedeflenmiştir. Bizde bu oranın henüz yüzde 28 olduğunu düşünürsek, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılması ihtiyaçtan öte bir zorunluluk haline gelmiştir.” dedi.

Coşkun, Milli Eğitim Komisyonu’nda yaşanan tartışmaları en ince ayrıntısına kadar anlatarak, kendisinin bu tartışmalara girmediğini söyledi. Milletin, emaneti kendilerine verdiğini, bunun günahını da sevabını da kendilerinin ödeyeceğini kaydeden Coşkun, “Hesabını da bu millete yarın biz vereceğiz. Bu yasa teklifi kanunlaşırsa ve yanlış olursa bu millet bize kırmızı kartı gösterir. Ama değilse yüzde 50’ler 60’a çıkar. Sen de bağırır durursun. Demokrasi bu. Öyle bir inat, öyle bir gerginlik ki size bunu çıkartmayız diyorlar. Ölümüz çıkar, bu yasa çıkmaz diyen milletvekili oldu. Bu nasıl demokrasi arkadaşlar.” şeklinde konuştu.

CHP’nin, kürsü işgal etmeyi kendisine huy edindiğini, komisyonda da kürsüyü işgal ettiklerini kaydeden Coşkun, “Baktık ki uzlaşma yok. Sayın İnce ile görüştüm. 'Sabredin biraz. Demokratik hakkımızı kullanıyoruz' diyor. CHP, çok sesli koro gibi. Hangi sesin nereden geldiğini anlamıyorsunuz. Konuştukları kanun teklifiyle alakalı değil tamamen hakaret, tahrik, suçlama, karalama. Sayın Milli Eğitim Bakanı’na söylemedik hakaret bırakmadılar. İstedikleri oydu, muvaffak oldular. Böyle bir kavgayı yaratmaktı. Bunlardan hoşlanıyorlar ve nemalandıklarını sanıyorlar. Her şey CHP’nin planladığı gibi gerçekleşti.” değerlendirmesinde bulundu.

Coşkun, komisyondaki kavganın milleti üzen bir görüntü olduğuna da dikkat çekerek, konuyu Muharrem İnce’nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili olarak söylediği sözlere getirdi. İnce’ye, “Sen kimsin, kimi uyarıyorsun. Bir haddini aşmak bu kadar olur. Senin konuştuğun lider dünya lideri. Bunu, bu laflarla silemezsiniz milletin gönlünden. Birazcık insanın edep sahibi olması lazım. Darbeyi çok sevdikleri için onu bir türlü ağızlarından bırakmıyorlar. Benim gördüğüm kadarıyla karşı çıkmalarının tek nedeni hazımsızlık.” diyen Coşkun, yeni kanunun daha esnek ve daha tercih yaratan bir eğitim sistemi getirdiğini kaydetti.