Terör Örgütü PKK'nın Uyuşturucu Ticareti

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Avrupa'ya gönderilen uyuşturucunun yüzde 75'inin kontrolünün terör örgütü PKK'nın eline geçtiğini söyledi.

Toprak, düzenlediği basın toplantısında, aralarında terör örgütünün üst düzey sorumlularının da yer aldığı 10 teröristin etkisiz hale getirildiği Lice'deki operasyonun görüntülerini basın mensuplarına dağıttı.

Örgütün 2012 yılında hedeflemesine rağmen vatandaşları ayaklandırmaya yönlendiremediğini, bu nedenle vatandaşlara acı yaşatacak kanlı eylem ve eylemleri planlama aşamasında olduğunu bildiren Toprak, çalışmalarının, Gaziantep ve Diyarbakır'da düzenlenen bombalı saldırıların benzerlerini engellemeye yönelik olduğunu kaydetti.

-"Bunu ibretle göstermek gerek"

Toprak, Lice'deki operasyonda 10 teröristin saklandığı sığınağın yaklaşık 40-50 metrekare büyüklüğünde olduğunu ve içerisinde tuvaletin yer aldığını belirterek, üzerinin çok iyi şekilde kapatıldığını söyledi. Teröristlerin çok kötü koşullarda bu sığınakta günlerce saklandığını dile getiren Toprak, "Tuvaletlerini sığınak içerisindeki bidonlarda biriktirmişler. Sığınağa giren arkadaşlar içeriye yukarıdan havalandırma açtıktan sonra girdi. Giren arkadaş, kokudan ve pislikten sığınağa girmenin mümkün olmadığını anlattı. Bunu ibretle göstermek gerek. Ahırdan daha beter, hayvanın dahi yaşamayacağı sığınaklarda hava almadan birkaç ay süreyle girip, kanlı planların çalışmasını yapıyorlar" dedi.

Lice'deki operasyonda etkisiz hale getirilenler arasında örgütün Diyarbakır, Hani, Lice-Sağgöze sorumlusu ile "Özel güç" sorumlusunun yer aldığını da anlatan Vali Mustafa Toprak, şöyle devam etti:

"Özel güç' olarak adlandırdıkları, Irak'ın kuzeyinde bombalama, saldırı ve suikast amaçlı olarak özel eğitim aldıktan sonra Diyarbakır'a gönderilen teröristlerden birisidir. Örgüt içerisinde Suriye, İran ve yabancı ülke uyruklu teröristlerin olduğunu görüyoruz. Örgütün kanlı emellerini, sözde ılıman ortamlarda çok ılımanmış gibi zamanlarda birden bire çok acı patlamalarla sarsıldığımızı ifade edebiliriz. Gaziantep ile Diyarbakır'daki dershane önündeki ve Koşuyolu patlamaları bunların bir örneğidir. 13-17 yaş arasındaki çocukların heves uğruna kandırıldıklarını görüyoruz. Bu yaştaki çocukların kendi akli iradelerini kullanması mümkün değil. İnternet kafelerde, birtakım 'eğitim adı' altında yaptıkları ideolojik beyin yıkamalarla birlikte müzik yayınları, onlara ait televizyon kanallarında güzellikler gösterilerek oralara sevk ediliyor. Masum gençler, ellerine silah verilmiş, hayvanın yaşamayacağı yerlerde yaşatılmaya çalışılıyor. Onların yapmak istedikleri kendi kanlı çıkarlarını gerçekleştirmektir. Herkesin bunu iyi okuması lazım. Devletimiz her türlü imkan ve kabiliyete haizdir. Tüm bunlara rağmen kanlı eylem ve saldırılarını yapmak üzere teröristlerin planlama içerisinde olduğu görülüyor. Lütfen herkes çoluk çocuğuna sahip çıksın. Çocukları; müzik, internet kafeler ve birtakım 'eğitim adı' altında yönlendirdikleri, beyinlerinin yıkandığı noktalardan uzak tutalım. Ailelerimizin sonucun ölüm olduğunu görmesi lazım. Silah verip terörist yaptıkları çocukların sonunu hazırlıyorlar."

-"Çocukları uyuşturucuya alıştırıp ticaretini yapıyorlar"

Vali Toprak, Irak'ın kuzeyine uyuşturucu ticaretinden en fazla finansman desteğinin Diyarbakır'dan aktarıldığını söyledi. Örgütün, milisler ve işbirlikçileri aracılığıyla kenevir ektirmek suretiyle elde ettikleri para, vatandaşlardan ve iş adamlarından zorla aldıkları ile KCK yapılanması aracılığıyla elde etikleri menfaatleri Kandil'e gönderdiğini vurgulayan Toprak, şöyle dedi:

"Kandil yapılanmasını besleyen en önemli mali kaynak noktası Diyarbakır'dır. Çok ciddi miktarda para aktarılıyor. Milisler ve işbirlikçiler başta olmak üzere uyuşturucu ektirip, dönüm başına para alıyorlar. Ondan sonra da aldıkları paraları Kandil'e gönderiyorlar. Öyle anlaşılıyor ki; bu suretle elde ettikleri paraların bir kısımını da kendi yakınlarına veriyorlar. O konuda üst yapılanmayla buradaki örgüt sorumluları arasında ciddi çatışmaların olduğu basına da yansımıştı. Örgüt kanlı bir holding şirketine dönüştü. Ülke dışı oluşumlarda dahil olmak üzere bu edinmiş oldukları kirli paralarla kendi çıkarlarını devam ettirmeye çalıştıklarını anlıyoruz. Uyuşturucunun ekiminin önlenmesi, yakalanması ve gerekse ticaretini engellemeye yönelik çalışmalar sürüyor. Terör örgütü, Avrupa'ya gönderilen uyuşturucunun yüzde 75'inin kontrolünü eline geçirmiş. Avrupa'daki sokak satıcıları dahil, bunları satıyor. Elde ettiği paralarla kanlı emellerini gerçekleştirmeye çalışıyor."

-"Bundan sonra da çok dikkatli olmalıyız"

Toprak, bir gazetecinin, "Lice'deki operasyonda etkisiz hale getirilen grubun, Silvan'da 13 askerin şehit edildiği saldırıda olduğu gibi İmralı ile yapılan görüşmeleri sekteye uğratmak için eylem hazırlığında olduğu yönünde istihbarat bilgilerinin bulunduğuna" ilişkin sorusunu ise şöyle cevaplandırdı:

"Silvan'daki saldırının, örgütün ortadan kaldırılması, huzurlu bir ortama doğru gidilmesi için bir uygun iklimin ortadan kaldırılmasına yönelik saldırı olduğu konusunda herkes hemfikir. Bir taraftan mücadele ederken, bir taraftan da bu problemin ortadan kaldırılmasına yönelik çok iyi niyetli olarak devletimizin, organlarının ve tüm katmanların ortak katkısıyla bir çalışma var, bunu herkes görüyor. Ama ülkemizde her ne zaman olumlu bir gelişme ve güzellik varsa arkasından bir bombalı saldırıyla, hain pusuyla irkiliyoruz. Olumlu olan noktalardan bir nebze tehdit ve şantajla geriye gidildiğini görmüş oluyoruz. Bu teröristlerin ileriye yönelik bir planlama içerisinde olduğu anlaşılıyor. Bu gibi dönüşüm noktalarındaki Silvan olayı bir dönüşüm noktasıdır ve orada her şeyin daha olumsuz bir noktada düşünülmeye başlandığının miladı gibi olmuştur. Devletimizin kararlı mücadelesi sonucu 2012 yılında terör örgütü hedeflediği ayaklanma hareketini ve vatandaşımızın geleceğini karartma faaliyetini gerçekleştirememiştir. Bundan sonra da çok dikkatli olmalıyız. Vatandaşımıza güveniyoruz. Terör örgütü devletin vatandaşla birlikteliğini hissediyor ve zaman zaman bunu sabote etmeye kalkıyor. 14 Temmuz'dan sonra 'sözde özerklik' ilanı gerçekleştirdiler ve malumunuz kalkışma hareketine giriştiler. Onun da her türlü tedbiri alındı. Biz bundan sonra da dikkatli bir şekilde huzurun devam etmesi, vatandaşımıza yönelen tehlikeyi bertaraf etme çalışmalarımız devam edecek."

Vali Toprak, çocukların terör örgütünce kullanılmasını engellemek için ailelere büyük görev düştüğünü vurgulayarak, ailelerin çocuklarına sahip çıkmaları gerektiğini yineledi.

Öte yandan, basın mensuplarına dağıtılan görüntülerde Lice'deki operasyonda etkisiz hale getirilen terör örgütü mensuplarının yer altındaki sığınaklarda, çok kötü koşullarda saklandığı detaylı olarak görülüyor.

Muhabir: Özgür Ayaydın