"Terör şımartıldı, ümitlendirildi"
TOKAT (İHA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, eşkıyanın sokak olduğunu ve hangi hakla bir terör örgütü milletin arasında böyle aleni dolaşabildiğini belirterek, "Ben bunları söylediğim zaman halkı sokağa mı çağırıyorum? Hayır, zaten eşkıya sokakta, ben eşkıyayı sokaktan alın diyorum. Devletseniz, iktidarsanız alın. O verdiğimiz canlar patlıcan değil. Anadolu çocuğu patlıcan değil doğra doğra ye" dedi.
Partisinin il kongresine katılan BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Tokat'ta hükümetin terör olaylarına bakış açışını ve tutumunu değerlendirdi. Yazıcıoğlu, Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'a başka bir misyon yüklediğini öne sürerek, "Başbakan Diyarbakır'a 'Ortadoğu'nun yıldızı, büyük Ortadoğu'nun merkezi olacak' diyor.
Ben, Diyarbakır'ı da Ankara'yı da hepsini Türkiye olarak görüyorum. Türkiye Ortadoğu'nun yıldızı olacak. Türkiye 'Büyük Doğu'nun yıldızı olacak. Ama burada böyle bir ayrım yapılamaz. Sayın Başbakan gitti Diyarbakır'da 'Türkiye'nin Kürt sorunu vardır, Kürt sorunu benim sorunum' dedi. Orda 'Sizi birinci sınıf vatandaş yapacağım, Kürt sorunun ancak demokratik açılımla sağlanacağını' ifade etti ve bunun içini doldurmadan geldi bombanın pimini çekti. Macunun tüpünden çıkarttı ve tüpten çıkan bu macun Anadolu'nun çeşitli sokaklarında boca edildi" diye konuştu.
Yazıcıoğlu, terörün şımartıldığını, ümitlendirildiğini iddia ederek, "Terör örgütü Türk devletine süre veriyor, terör Türk devlerinin siyasi kanadıyla pazarlık masasına oturuyor. İşte böylece terör şımardı, ümitlendi, cesaretlendi. İşte pasif savunma dedikleri otobüslere dolup PKK paçavralarıyla, eşkıya başının resimleriyle Anadolu'nun çeşitli illerinin içinden geçerek, Gemlik'e kadar giderek orada terörist başına destek mitinglerine başladılar. 30 bin insanını askerde kaybetmiş olan her köşesi şehit abideleri ile dolu, şehit analarının gözyaşlarından eşkıya kendi paçavralarıyla otobüsleri süslüyor, zafer işaretleri yaparak şehit anaları, bacıları, yavruları, baba, kardeşinin kapısından geçiyorlar. Bu terbiyesizlik, edepsizlik değil midir? Bu cami duvarına pislemek değil midir? Bunu söylersem yalan mı, yanlış mı söylemiş olurum? Eşkıya başına özgürlük yürüyüşleri yapılmadı mı? Bütün bunları güvenliğimizi emanet ettiğimiz kurumlar seyretmediler mi, seyirci olmadılar mı? Ne diyeceğiz aferin mi, bravo mu, ne güzel mi yapıyorsunuz diyeceğiz? Ne diyeceğiz bunlara? Bu terbiyesizliklere müsaade etmeyin yasayı uygulayın. Bu edepsizliklere mani olun dedim.
Dememeli miydim? Seyirci olmayın diyorum, kime, iktidara diyorum, yasayı uygulayacaklara, güvenliği teminat altına alacaklara diyorum" şeklinde konuştu.
Yazıcıoğlu, devletin varlığını hissettirmesi gerektiğini ifade ederek, hükümetin yasayı uygulamasını gerektiğini söyledi. Yazıcıoğlu, 12 Eylül'e çatışanların değil seyredenlerin sebep olduğunu öne sürerek, "Devlet otoritesini koyun sokaklarda vatandaşımız 'devletimiz başımızda var o nasıl olsa yapıyor' desin diyorum.
Yapmazsanız ne olur? Yapmazsınız 12 Eylül öncesi oldu seyrettiniz 12 Eylül'e getirdiniz. 12 Eylül'ün sebebi çatışanlar değil o çatışmaların seyredenlerdir. Hukuku, yasaları uygulamayıp devlet otoritesini sağlayamayarak milletin o kavga girdabına düşmesini sağlayanlar Türkiye'yi 12 Eylül'e getirdiler. Şimdi de iktidar deliliyle, tüzüğüyle açığı ile kapalısı ile devletin tüm organlarını yerli yerine oturtsun. Hukuku uygulasın, Türkiye hukuk devleti olsun ve milletin hakkını koruyun diyoruz. Ben bunları söylediğim zaman halkı sokağa mı çağırıyorum? Hayır, zaten eşkıya sokakta ben eşkıyayı sokaktan alın diyorum. Devletseniz, iktidarsanız alın" açıklamasını yaptı. Yazıcıoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"O verdiğimiz canlar patlıcan değil. Anadolu çocuğu patlıcan değil doğra doğra ye. Bizimkinin de ana yüreği var. Birilerine dokusunda bakın siz. Niye teröristin hakkı akla geliyor, niye hep eşkıyanın hakkı akla geliyor. Niye Türkiye'de hainler el üstünde tutuluyor, bölücüler himaye ediliyor. Anadolu insanı itelenip kakılıyor. Bunu söyleyeceğiz, icabı neyse onu yapacağız. Sahipsiz olan yurdun batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır."
