'Terörle mücadele değişmiyor'

ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Terörle Mücadele Kanunu'nda herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığını söyledi.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Çiçek, Başbakan Erdoğan'ın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında terörle mücadele konusunda yeni bir düzenlemenin ele alındığını söylediğinin hatırlatılması ve Terörle Mücadele Kanunu'nda değişiklik yapılıp yapılmayacağının sorulması üzerine, MGK'nın değişmez gündem maddelerinden birinin devletin iç ve dış güvenliği konusu olduğunu vurguladı.

Bu konunun Bakanlar Kurulu toplantılarında ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantılarında da ele alındığına işaret eden Çiçek, bu toplantılarda terör faaliyetlerinin çok yönlü olarak değerlendirildiğini anlattı. Toplantılarda terörün sadece asayiş tedbirleri ile ortadan kaldırılması değil başka tedbirlerin de gündeme geldiğini ifade eden Bakan Çiçek, "Başbakan hangi anlamda söyledi bilemem ama Terörle Mücadele Yasası'nda bir değişiklik söz konusu değildir. MGK'nın aldığı tavsiye kararı zaten Bakanlar Kurulu'na geliyor. Bu, yasal değişiklik tarzında değil" dedi.

Tanıtım ve Destek Ajansı'nın çalışmalarını nasıl bir çerçevede yürüteceği sorusu üzerine Çiçek, ajansın yabancı yatırımcılara Türkiye'nin neden yatırım yapılması gereken bir ülke olduğu sorusunun cevabını vereceğini söyledi. Türkiye'nin yatırımcılar için sunduğu imkanların anlatılacağını ve yabancı yatırımcıların ikna edilmeye çalışılacağını belirten Çiçek, Türkiye'de yabancı yatırımcılara ne gibi kolaylıklar sağlandığının da yatırımcılara aktarılacağını belirtti.

Başbakan Erdoğan'ın Irak'a gideceği yönüdeki haberlerin hatırlatılması üzerine Çiçek, bu konuda bilgisi olmadığını belirterek, "Başbakan'ın böyle bir programı varsa açıklanır" diye konuştu.

Irak'a komşu ülkeler toplantısının yapılması konusunda bir çalışma olup olmadığının sorulması üzerine Çiçek, bu konudaki açıklamaları yeri ve zamanı geldiğinde Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığına işaret etti. Irak ve Ortadoğu konusunda en çok çaba sarfeden ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğine dikkat çeken Çiçek, komşu ülkelerin biraraya gelerek bu konuda çaba sarfetmesi kadar tabii birşey olamayacağını kaydetti. Önümüzdeki günlerde bu toplantıların yenilerinin değişik formatlarla yapılabileceğini ifade eden Çiçek, AB ve BM Güvenlik Konseyi üyelerinin de dahil olacağı daha geniş katılımlı toplantıların yapılmasının da mümkün olabileceğini söyledi. Çiçek şöyle devam etti:

"Türkiye'nin temel politikası, mümkünse bütün ihtilafların barışçıl yollardan çözülmesi, müzakere yoluyla çözülmesidir. Biz bunu hep aradık, aramaya da devam ediyoruz. Onun dışındaki yöntemlerin ülkelere nelere malolduğunu bu yaşadıklarımızdan daha iyi gördüğümüz kanaatindeyim. Türkiye bu çerçevede barış çabalarını sürdürüyor. Ortadoğu'daki her olayın biri diğeriyle doğrudan bağlantılıdır. Biri çözülebilirse ötekinin çözümüne de katkı sağlayacaktır. Onun için Türkiye bu toplantılara öncülük etmeye çalışıyor, evsahipliği yapmaya çalışıyor. İçinde bulunmaya, destek vermeye, katkı sağlamaya devam ediyor. Bundan sonra da devam edecek."

Van 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Şemdinli olaylarıyla ilgili gerekçeli kararını açıkladığının hatırlatılması ve 'Başbakan Erdoğan bu konuda derinlemesine bir inceleme başlatmayı düşünüyor mu' sorusunun yöneltilmesi üzerine ise Adalet Bakanı Çiçek, "Bu tür bir olayda araştırmayı Başbakan kendisi yapacak değil" diye konuştu. Yargıya intikal etmiş bir konuda araştırmayı yargının yapacağına işaret eden Çiçek, bir suç işlendiğinde bunun faillerini bulup ortaya çıkarmak, suçluları ortaya çıkarmak ve cezasını vermenin yargının işi olduğunu söyledi. O dosyayı bilmesinin mümkün olmadığını belirten Çiçek şöyle konuştu:

"Bu türlü soruları soruyorsunuz, cevap versek bir türlü, vermesek bir türlü. Zannediyorsunuz ki Adalet Bakanı bütün dosyaları okuyor. Klasörlerle dolu bir dosyayı Adalet Bakanı nereden bilecek, niye bilecek? Türkiye'de anayasanın 6. maddesini iyi okumamız lazım. Her gücün, kamu adına yetki kullanan herkesin yetkisi nerede başlıyor, nerede bitiyor, ona sormanız gerekir. Bana 'yarın hava nasıl olacak?' diye niye sormadınız, merak ediyorum. Meteoroloji Genel Müdürü yerine koyabilir, yarınki havayı da sorabilirdiniz. Soru sorarken, sorduğunuz kişinin anayasal yetkisini iyi bilin. Aksi halde cevap verirsek başka türlü, vermezsek başka türlü oluyor."