Tesk Başkanı Palandöken: “2015 Yılı Dünya Barış Yılı Olsun”

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “2009 yılında yaşanan küresel ekonomik kriz nedeniyle gelişmiş ülkeler hep ekonomiye odaklandılar. 2015 yılının en önemli konusu dünya barışının sağlanmasıdır. 2015 yılı dünya barış yılı olsun. Yeni yılda Türkiye’nin dönem başkanlığında toplanacak G-20’nin ana gündem maddelerinden biri ‘dünya güvenliği ve barışı’ olmalıdır” dedi.Suriye’deki iç savaşın acıları yaşanırken Afganistan, Belçika, Avustralya’dan sonra Pakistan’da yaşanan kanlı eylemde masum sivil halkın ve çocukların zarar görmesi nedeniyle yazılı bir açıklama yapan TESK Başkanı Palandöken, 2009 yılından bu yana gelişmiş ülkeler sadece kendi ulusal ekonomilerini düşünürken, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde terör olaylarının giderek tırmandığını vurguladı. Palandöken, “Dünya artık daha global. Hiçbir ülke, herhangi bir ülkede yaşanan terör olaylarına ilgisiz kalamaz. Ekonomik krizler nasıl kolayca diğer ülkelere yayılabiliyorsa siyasi krizler ve terör de diğer ülkeleri etkileyebilir. Yaşanan terör olaylarını da bir dinle özdeşleştirmek son derece yanlıştır. Yüce dinimiz kardeşlik dinidir. Esnaf olarak Ahilik kardeşliğini düstur edinmiş, Ahilik dilini konuşan, komşusunun hakkını da koruyan bir kültürden geliyoruz. Bizim penceremizden baktığımızda eğer dünya dayanışması olacaksa, insan güvenliği sağlanmadan dünya güvenliği sağlanamaz fikrindeyiz. Bütün dünyanın etkilendiği olaylar karşısında NATO ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) daha etkili kullanılmalıdır. Bugün komşu bir ülkedeki yangın, yarın senin ülkene de yayılabilir. Onun için yangını el birliği ile söndürmeliyiz” dedi.Savaşların ekonomik ve siyasi maliyetinin tüm ekonomik krizlerden daha ağır olduğunu belirten Palandöken, şöyle devam etti:“Ortadoğu ülkelerinde gençler savaş ekonomisinden medet umar hale geldi. Üretim kalmamış. Savaş veya iç karışıklık yaşanan ülkelerde sadece sömürülen yer altı kaynaklarından gelen gelirle demokratik yönetim kurulması düşünülemez. Eğer dünyada barış ve siyasi istikrar sağlanırsa ekonomik sorunlar kendiliğinden çözülür. Eğer savaş açılması düşünülüyorsa fakirliğe karşı savaş açılmadıkça silahlı savaşı önlemek mümkün değildir. Tıpkı büyük önder Atatürk’ün dediği gibi ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ diyerek dünya barışı için ülkemiz başkanlığında G-20 ülkeleri elini taşın altına koymalı.”