Tez eş anlamlısı nedir? Tez kelimesinin eş anlamlıları ile örnek cümleler

Dilimizde iki farklı tez kelimesi vardır. Bu kelimelerin hem anlamları hem de kökenleri farklıdır. Sesteş olan tez kelimesinden ilki Farsça kökenli olan ve Farsçadaki "tīz" kelimesinden geçen bir kelimedir. Tez kelimesinin anlamları Türk Dil Kurumuna göre şu şekildedir:

• Çabuk olan, süratli
• Süratli bir biçimde

Bir diğer tez kelimesi de Fransızca kökenlidir. Fransızcada "thèse" kelimesinden alıntıdır. Bu kelime "sav, iddia, üniversitede bir fikri savunan formel ödev" anlamlarına gelir. Türkçeye de benzer bir anlamda geçen tez kelimesinin anlamları Türk Dil Kurumuna göre şu şekildedir:

• Sav
• Üniversitede öğrenci ya da öğretim üyelerinin hazırlayıp sundukları bilimsel eser

Ayrıca tez sözcüğünden oluşan “tez vakit, tez canlı, içi tez, tez beri, canı tez, tezelden” gibi birleşik kelimeler de bulunmaktadır.

Tez kelimesinin eş anlamlısı olan sözcük

Tez eş anlamlısı olan birden fazla sözcük mevcuttur. Bu sözcükler tez kelimesi ile aynı anlamı taşımaktadır. Eş anlamlı sözcüklerin cümle içerisinde kullanılması o cümlenin anlamında herhangi bir değişikliğe sebep olmamaktadır. Ancak tez kelimesi sesteş bir kelime olduğu için bu kelimenin eş anlamlılarını kullanırken dikkat etmek gerekir. Günlük konuşmalarda veya yazılı metinlerde tez sözcüğü yerine anlamdaşları çok sık tercih edilmektedir. Tezin eş anlamlısı olan sözcükler:

• Acele
• Çabuk
• Sav

Tezin eş anlamlıları ile örnek cümleler

Birbirlerinin yerine geçebilen kelimeler eş anlamlı olarak kabul edilmektedir. Anlamdaş sözcüklerin kullanımı kelime dağarcığının genişlemesinde de büyük bir etkendir. Tez kelimesinin eş anlamı olan sözcüklerle kurulan bazı örnek cümleler şöyledir:

• Seni bildim bileli her konuda çok acele hareket ediyorsun.
• Acele bir şekilde hastane işlerinin bitmesi gerekiyor.
• Arabayı çok acele kullanmaması gerektiğini söyledim.
• Çabuk bir şekilde bir mektup yazdım.
• Yüreği ağzında, çabuk eve varmak için adeta koşuyordu.
• Geçen akşam her zamanki gibi acele adımlarla yanıma geldi.
• Biraz daha çabuk olursan ona yetişebilirsin.
• Savını savunmak için ayrıca bir rapor daha hazırlamıştı.
• Kurul, öğrencinin savını pek beğenmemiş olacak ki soru bile sormadan mülakatı sonlandırdılar.