İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün imzaladıkları, yarın da resmi gazetede yayınlanacak bir Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sanayi Sicil Belgesi sahipleri ve İhracatçı Birlikleri üyelerine yapılan döviz satımlarına muafiyet getirdiklerini belirterek, "Bir başka ifadeyle artık ihracatçılarımız döviz alırken binde birlik kambiyo vergisi ödemeyecekler. Böylece döviz spekülasyonlarını önlemek için aldığımız tedbirlerin, ihracatçılarımızı etkilemesinin de önüne geçiyoruz." dedi.
Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 26. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'yi cari açık veren bir ülkeden, cari fazla veren bir ülkeye taşımaya çok yaklaştıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz sizlere güveniyoruz. Sizlerin de bizlere güvenmenizi istiyoruz. Gelin hep birlikte ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıralım. İşte o zaman hep birlikte bambaşka, özlediğimiz, hayal ettiğimiz büyük ve güçlü Türkiye'yi karşımızda bulacağımızdan hiç şüpheniz olmasın." diye konuştu.
İktidara geldikleri günden beri Türkiye'yi demokrasi ve ekonomi temelleri üzerinde büyütmenin mücadelesini verdiklerini dile getiren Erdoğan, ekonominin üretimiyle, istihdamıyla özellikle de ihracatıyla hep önem verdikleri bir alan olduğunu söyledi.
Erdoğan, ihracatçılara destek olmak için her alanda çok büyük reformları hayata geçirdiklerine işaret ederek, hem dış ticaret altyapısında hem de gümrük süreçlerinde yaptıkları iyileştirmelerle ihracatı artırmaya yönelik çalışmaları kararlılıkla sürdürdüklerini kaydetti.
Gümrük kapılarının fiziki modernizasyonunun kesintisiz sürdüğünü, bunun yanında gümrüklerde dijitalleşmeye yönelik projelere de hız verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İhracat işlemlerinde kağıdı ortadan kaldırarak gümrük beyannamesi ve eklerinin elektronik ortamda verilebilmesini temin ettik. İhracatta kullanılan menşe ispat ve dolaşım belgeleriyle tır sistemine kabul işlemleri artık elektronik ortamda düzenlenebiliyor. Serbest bölgelere giriş-çıkışa ilişkin işlemleri de elektronik ortama aldık. Karayoluyla ihracatta, ihracat refakat belgesi bu uygulamayı başlatarak ihracat operasyonlarında zaman ve maliyet tasarrufu sağladık. Tek pencere sistemiyle dış ticaret ürünleri için gerekli tüm bilgi ve belgeleri artık tek bir başvuru noktasından sunuyoruz. Konteyner ve liman takip sistemiyle konteyner trafiğinin yüzde 92'sine tekabül eden limanlarımızı etkin bir şekilde izleme imkanı elde ettik. Ticaretimizin yoğun olduğu ülkelerle yaptığımız girişimlerle ihracat ve transit verilerini elektronik yolla paylaşıyor böylece gümrük işlemlerini basitleştiriyoruz."
- Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan müjde
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçıları desteklemek için geçen yıl 2 milyar lira, bu yıl ise 3,1 milyar lira kaynak ayırdıklarına dikkati çekerek, Türk Eximbank'ın sermayesini 3 milyar liradan, 10 milyar liraya çıkardıklarını söyledi.
Geçilen yıl sektöre kredi ve sigorta destekleriyle birlikte toplam 44,2 milyar dolar tutarında finansman desteği sağladıklarını, böylece toplam ihracatın yüzde 26'sını finanse etmiş olduklarını dile getiren Erdoğan, KOBİ'lerde birlikte, ihracatçılara sunulan desteklerden 11 bin 489 firmanın faydalandığını, üretime ve istihdama verilen her desteğin doğrudan ve dolaylı olarak ihracatçıya da katkı sağladığını aktardı.
Erdoğan, konuşması sırasında bir müjde daha vermek istediğini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bugün imzaladığım, inşallah yarın da resmi gazetede yayınlanacak bir Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sanayi Sicil Belgesi sahipleri ve İhracatçı Birlikleri üyelerine yapılan döviz satımlarına muafiyet getiriyoruz. Bir başka ifadeyle artık ihracatçılarımız döviz alırken binde birlik kambiyo vergisi ödemeyecekler. Böylece döviz spekülasyonlarını önlemek için aldığımız tedbirlerin, ihracatçılarımızı etkilemesinin de önüne geçiyoruz. Bu Cumhurbaşkanlığı kararının ekonomimiz ve sizler için hayırlı olmasını diliyorum. Tabii bunun bir özelliği daha var, işte bu yönetim sistemindeki değişikliğin faydası bu. Eğer bunlar böyle Meclis'ten geçme yoluna gitseydi aman Yarabbi, uğraş dur. Ne kadar zaman alacaktı. Ama bu konuda kararı verdik, hemen Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle işi bitirdik, çünkü beklenti buydu ve bu beklentiyi de süratle başarmış olduk, hayırlı olsun."
- Japonya'daki G-20 Zirvesi
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi ve ekonomik olarak küresel düzeyde yeni bir dünya düzeninin inşa edildiğini, bu sürecin dünya ekonomisinde, Amerika, Avrupa Birliği, Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya, Japonya, Hindistan gibi ülkelerin hemen ardından gelen grupta yer alan Türkiye'yi çok yakından ilgilendirdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü bizim 2023 hedeflerimizin en önemli başlıklarından biri dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmektir. Şimdi bu ay sonu Osaka'da G-20 toplantısı var ve Osaka'daki G-20 Zirvesi'nde orada olacağız. Şu anda zaten önceden ilgili bakanlarımız, Merkez Bankamız, bütün yetkililer ön görüşmeleri yapmak için buralara gidiyorlar. Biz de nasip olursa ay sonu oradayız ve ay sonu orada dünya devleriyle Sayın Trump olsun, Şi Cinping olsun, Sayın Putin olsun, Almanya vesaire hepsiyle onlarla tekrar ikili görüşmeler yapmak suretiyle G-20'deki konuları ikili ele alma ve her iki ülke arasındaki birçok konuyu değerlendirme fırsatını bulacağız. Dolayısıyla G-20'den bir yıl önce ve bir yıl sonrasına yönelik neler yapacağız bunları konuşma fırsatını yakalamış olacağız ve tabii ardından da temmuz 2, inşallah oradan Çin Halk Cumhuriyeti'ne geçeceğiz ve burada inşallah çok önemli bir Türkiye-Çin müzakeresini yapma fırsatını bulacağız. Nitekim dün de yine Şi Cinping ile bir görüşme yaptık ama asıl görüşmeyi Çin'e bıraktık. Çin'de asıl görüşmemizi yapacağız. Neler yapmamız lazım ki Türkiye-Çin arasındaki bu ilişkileri, siyasi, ekonomik, ticari, kültürel bunları daha da geliştirelim ve yoğun bir süreç önümüzde var ve bunları devam ettiriyoruz. Zaten ardından da eylül ayında malum Birleşmiş Milletler Genel Kurulu geliyor. Orada da yine ayrıca bu yoğun süreç devam edecek. Tabii biz bunları hedeflerken başka birilerinin de ülkemizle ilgili daha farklı hesapları ve niyetleri var. Hep söylediğim gibi önemli olan başkalarının ne dediği değil, bizim ne istediğimiz, ne yaptığımızdır."
(Sürecek)