"Nights On Beyoğlu" (Beyoğlu Geceleri), "Dolapdere Timeless", "İstanbul'da Romanlar: Çingene Ateşi" gibi sergi, enstalasyon ve kitap çalışmalarıyla öne çıkan Fotoğraf Sanatçısı Timurtaş Onan, 14. Uluslararası "Athens Month of Photography (Atina Fotoğraf Ayı)" kapsamında "Beyoğlu Geceleri" çalışmasını sergilemeye hazırlanıyor.
Artower Clio Gallery'de 3 Ekim 2007 tarihi itibariyle açılacak sergide sanatçı çalışması içinden 40 eseri 45 x 60 ebatında koleksiyon kalitesinde baskı olarak fotoğrafseverlere sunacak.
Bu yıl ondördüncü kez düzenlenecek olan "Uluslararası Atina Fotoğraf Ayı"nın teması "Anılar ve Gelecek Arasında…"
14 Eylül 2007'de uluslar arası basın toplantısıyla açılışı yapılacak olan etkinlikte Timurtaş Onan'ın ülkemizde hem sergilenen hem kitap olarak da yayınlanan çalışması "Beyoğlu Geceleri"ni 3 Ekim itibariyle ağırlamaya başlayacak. "Uluslararası Atina Fotoğraf Ayı" Ekim sonunda sona erecek.
"BEYOĞLU GECELERİ"Nİ TİMURTAŞ ONAN ANLATIYOR
Nights on Beyoğlu bir ses ve görüntü enstelasyon'u olup fotograf ‘ın sanatta kullanımında yeni ve alışılmadık bir yaklaşım yaratıyor. Timurtaş Onan, Beyoğlu'nda gecenin başladığı saatlerden şafak sökünceye kadar olan süreçteki görünmezi kendine has yorumuyla bize şöyle anlatıyor:
"Kompozisyon kurallarını zorlayan ve teknik handikapları avantaja dönüştürmeyi başaran bu çalışma, yapısıyla klasik anlamda belgeselci ya da izlenimci değildir. Beni oraya çeken özelliklerin başında Beyoğlu'nun hem kent'in içinde hem de kente yabancı olması, yüksek tansiyon, erotizm, aşırı kontrast ve değişkenlik ile birlikte kaotik yankılar barındırması gelmektedir. Nasıl ki bir ressam resim yaparken belli bir yerden sonra resim onu bir yerlere götürür, ben de buna benzer bir deneyim yaşadım. Zenginlik ve sefalet bir arada , umut ve umutsuzluk at başı gidiyor .Sadece maddi sefalet değil manevi sefalet de var. Bir tarafta eğlenen bir kesim bir tarafta üç beş kuruş için orada bulunan gece insanları, karton kutuların üstünde yatan evsizler, kendini alkole vermiş eski sinema emekçileri ve usunu yitirmiş umutsuz kişiler.
Büyük bir kalabalık ama yalnızlık diz boyu, coşku ve öfke bir arada. Eğlence yerleri de enteresan; Jazz kulüpleri,türkü barlar ,elektronik müzik yapan kulüpler,travesti pavyonları,Rock barlar hepsi yan yana. Kurmaca sahnelerden kaçınıp, ortamı özümseyip, Beyoğlu'nun potasında eridim. Birlikte uzun süre yakın temasta vakit geçirdiğim kişilerin, zaman zaman objektife baksalar bile tüm içtenlikleriyle benimle o an'ı paylaşmaları çok önemliydi. Bazen de görünmez olup geceden dinamik kareler kopartıp aldım. Beyoğlu bir serbest bölge aslında, travestiler, gayler, lezbiyen sevgililer rahatça dolaşıyor bu da Türkiye'nin çehresinin yavaş yavaş değiştiğini gösteriyor. Sokaklarda kaydettiğim sesler kaotik bir yankılanma olarak aklımda her zaman yer etmiştir. Bu sesleri görüntüyle birleştirince çağdaş etkinliklerle entegre olabilecek bir ses ve görüntü enstalâsyonu yarattım. 2005 yılında Almanya Brünsbüttel Şehir Galerisinde Türk,Alman ve Japon sanatçılarla birlikte "POSITIONS-DIRECTIONS adlı etkinlikte ,İstanbul saydam günlerinde, 2006'da TRI-ANGLE teması altında Selçuk Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezinde İngiliz heykel sanatçısı David Cregeen ve Obje sanatçısı Tamer Serbay ile birlikte ,Yapı Kredi Kültür Merkezinde Merih Akoğul ve Şerif Antepli ile birlikte gerçekleşen söyleşide sunduğum çalışmamın İlk Solo sunumunu Ekim 2006 da İstanbul Fransız Kültür Merkezinde gerçekleştirdim."