Tolon ve Başbuğ, duruşmalardan mazeretli sayılmalarını istedi

Ergenekon Davası'nın tutuklu sanıkları İlker Başbuğ ve Hurşit Tolon, mazeretli sayılmalarını isteyen bir dilekçe göndererek duruşmaya katılmadı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nın 178'inci duruşmasında CHP milletvekili Mustafa Balbay, Veli Küçük, Hıfzı Çubuklu, Tuncay Özkan, İbrahim Şahin ve Danıştay saldırısı tetikçisi Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 38 tutuklu sanık ile 5 tutuksuz sanık hazır bulundu. Tutuksuz sanık Yalçın Küçük, Odatv Davası'ndan tutuklu olduğu için tutuklu sanık bölümünde yer aldı.

Duruşmalardan men edilen tutuklu sanıklar Doğu Perinçek, Semih Tufan Gülaltay, Hikmet Çiçek, Mehmet Zekeriya Öztürk, Serdar Öztürk ve Osman Yıldırım duruşmaya katılmadı. Bu sanıklar haricinde İlker Başbuğ, CHP milletvekili Mehmet Haberal, Hurşit Tolon, Hasan Iğsız, Mehmet Otuzbiroğlu, Levent Ersöz ve Dursun Çiçek"in de aralarında bulunduğu 17 sanık ise farklı mazeretleri nedeniyle duruşmaya yer almadı. Koğuş arkadaşı olan İlker Başbuğ ve Hurşit Tolon'un, mahkemeye mazeretli sayılmalarını isteyen birer dilekçe gönderdikleri öğrenildi.

Sanıklar ile avukatların kimlik yoklamasının ardından dünkü oturumda savunmasını yapan tutuksuz sanık Hakan Arıkan, çapraz sorgusu için sanık kürsüsüne alındı. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, doğrudan soru sorma hakkını saklı tuttuğunu belirterek, "Savunmanızda, Hablemitoğlu suikasti ile ilgili olarak üstü kapalı bilgi verdiniz. Bu konuda bildiklerinizi açık ve daha geniş olarak anlatabilir misiniz?" diye sordu.

Hablemitoğlu sukasti ile ilgili olarak, iddianamenin 117. sayfasında yazılan bilgilerin tamamen hatalı olduğunu belirten Arıkan, "Burada öldüğü belirtilen Tanrıverdi'nin hala hayatta olduğunu ben biliyorum. Bilgim bunlarla sınırlı." cevabını verdi.

Savcı Pekgüzel, "AK Parti'nin kapatma davasıyla ilgili olarak Genelkurmay Başkanlığınca çıkarılan 'irtica.org' isimli internet sitesinde yayınlanan 'Apron'da namaz şov' başlıklı bir yazı çıktısı, Yargıtay Culhuriyet Başsavcılığı'na delil olarak sunulmuş. Bu ekran çıktısının yan tarafından tavsiye edilen siteler arasında 'tepkimiz.net' başlıklı sitenin de ismi yer alıyor. Tepkimiz.net sitesinin kim tarafından ne amaçla kurulduğunu, neden tavsiye edildiğini biliyor musunuz?" diye sordu. Sanık Arıkan ise "Site, sevgili arkadaşım Ergün Poyraz tarafından, kitaplarını yayınlamak amacıyla kuruldu. Neden tavsiye edilen site olduğu konusunu ise bilmiyorum." dedi.

Sanık Arıkan, savcı Pekgüzel'in sorusu üzerine sitede yazı yazacak olan kişileri Ergün Poyraz'ın belirlediğini söyledi. Arıkan tarafından sayılan yazarların tamamı da Ergenekon Davası'nın sanıkları arasında yer alması dikkat çekti. Arıkan'ın saydığı isimler şöyle: Tuncer Kılınç Paşa, Mehmet Şener Eruygur Paşa, Osman Özbek Paşa, Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz, Muammer Karabulut ve ben hatırladığım yazarlar.

Savcı Pekgüzel, sanık Poyraz'ın JİTEM'den para aldığına ilişkin bir belgenin dava dosyasında yer aldığını belirterek Arıkan'dan bu konudaki bilgisini sordu. Bu durumu bilmediğini belirten Arıkan, "Kitapları da satmıyordu. Son zamanlarda maddi kaynaklı sorunları vardı. İyice bunalmıştı. Memlekete gitmek istediğinden bahsediyordu." dedi.

Arıkan, Ergenekon ismini örgüt olarak ilk kez ne zaman duyduğuna ilişkin soruya ise "İlk kez Fehme Koru ya da Taha Kıvanç ismi ile sanırım Zaman gazetesinde yazdığı yazı ve Can Dündar'ın yazısında duydum." şeklinde cevap verdi.

Savcı Pekgüzel'in ardından davanın başka suçtan tutuklu olan tutuksuz sanığı Yalçın Küçük da sanık Arıkan'a, kendisini tanıyıp tanımadığını sordu. Arıkan ise sadece kitaplarından tanıdığını belirterek, "Ayrıca kitaplarınıza da katılmıyorum. Atatürk'e Sebatay diyen biriyle ben nasıl aynı fikirde olabilirim." dedi.