ANKARA (İHA) - TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mehmet Dülger, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon'un Kıbrıs'a ilişkin sözlerini talihsizlik olarak değerlendirerek, "Düşüncelerini kendi kademesi içinde söylemeliydi" dedi.
Türkiye Sanayici ve İşadamları Vakfının her 15 günde bir düzenlediği Cinnah sohbetlerine AK Parti Antalya Milletvekili ve TBMM Dışişleri Komisyon Başkanı Dülger konuşmacı olarak katıldı. İşadamlarına Türkiye'nin önümüzdeki dönemde Kuzey Irak, Kıbrıs, AB ve ABD ile olan ilişkileri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Dülger, Avrupa Birliği'nde kötü de olsa bir kararın kararsızlıktan daha iyi olacağını belirterek, 40 yıldır çözülmemiş bir mesele için hayati bir karar alınacağını söyledi. ABD'nin Berlin Duvarı'nın yıkılmasının ardından dünyada tek büyük güç kaldığını ifade eden Dülger, ABD'nin dünyada pazar hakimiyetini kurmak için Türkiye'nin bulunduğu bölgeye pençesini attığını vurgulayarak, "Önce Afganistan sonra Irak'a pençesini attı. Irak'a kimilerinin sandığı gibi petrol için girmedi. Burada önemli olan enerji merkezlerini kontrol altına almaktır" diye konuştu. Irak meselesinin ardından Türkiye'nin değerinin daha iyi anlaşıldığını anlatan Dülger, ABD'nin uydudan hesaplarının karada birbirine uymadığının altını çizerek, Irak'ta kurulacak yeni yapının, dini ve etnik esaslara dayanmadan oluşması gerektiğini vurguladı. Irak'ta bir müddet daha istikrarsızlığın devam edeceğine dikkat çeken Dülger, Türkiye'nin komşusunun artık Irak değil, Amerika olduğunun altını çizdi.
"IRAK ŞU AN YABANCI AJAN VE TERÖRİST KAYNIYOR" Türkiye'nin bu dönemde aldığı bazı kararlardan taviz vermek zorunda kaldığını anlatan Dülger, "Güneydoğu, Kürt, Kuzey Irak, Kıbrıs sorunlarının temeli buradaki insanlara uzak kalmamızda yatıyor. Türkiye uzun zaman süreci içerisinde bu sorunlara ya asker ya da diplomat gözüyle bakmış. Siyasetçi gözüyle bakmamız gerekiyor. Asker, tabiatı gereğince katı kurallara bağlı ama siyaset daha esnektir. Bu bakımdan Türkiye İkinci Dünya Savaşından sonra ilk defa gerçek anlamda dış politika yapmaya başladı. Türkiye'nin bundan önceki dış politikası ittifak üzerine kuruluydu" dedi. Irak'ta Kürtlerin federasyon kurma çalışmalarını Türkiye'nin nasıl değerlendirdiği yönündeki soruya Dülger, o bölgede söz sahibi olan ülkenin ABD olduğunun altını çizerek, "Kürtlerin şöyle yaparız, böyle yaparız demeleri söz konusu değil. Bu kararı vermek ne Talabani, ne de Barzani'ye düşmez. Sanıldığı ölçüde onlar söz sahibi değil" diye cevap verdi. Kürtlerin tavırlarında ısrar etmeleri durumunda bile Irak içindeki Şii grupların, Suriye'nin, İran'ın ve Türkiye'nin istemediğini hatırlatan Dülger, ABD'nin istememesi durumunda BM'nin bile kararının işlemeyeceğini kaydetti. Dülger, ABD'nin bölgede kargaşanın bitmesini istemediğini belirterek, Irak'ta şu an yabancı ajan ve teröristlerin kaynadığını vurguladı.
Bir gazetecinin, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon'un, Kıbrıs'a ilişkin açıklamalarını nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Dülger, "Devletin en üst zirvesinde bu konu görüşülürken böyle bir açıklamayı isabetsiz buluyorum. Açıklamalarını üzüntüyle karşıladım. Düşüncelerini kendi kademesi içinde açıklamalıydı" şeklinde cevap verdi.
Dülger, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın ABD ile 8.5 milyar dolarlık anlaşmanın Irak'a asker gönderme şartına bağlanmış olmasını hata olarak gördüğünü belirterek şöyle konuştu:
"Sayın Babacan ve Başbakan Erdoğan ABD gezisi sırasında bu konuyu gündeme getirecekler. Ancak bu sadece Babacan'ın bir hatası değil. Türkiye'nin ABD ile 1960 yılında yaptığı temel antlaşmaların Pentagon onayından geçmesine ilişkin antlaşmaya imza koyan tüm Başbakanlar, Dışişleri Bakanları ve Milli Savunma Bakanları hatalıdır. Yani gayri meşru bir çocuk kucağınızda ama çocuğa meme de vermek zorundasınız".