Kaç filmin başrolünde şişman bir kadının oynadığını gördünüz? Ya da hiç “kıllı” manken gördünüz mü? Yüzü lekeli bir haber spikeri?
Büyük ihtimalle bütün soruların cevabı aynı, olumsuz. Çünkü birileri tarafından çizilip dayatılan bir güzellik algısı var ve bu çerçevenin dışında kalan bedenler yok sayılıyor.
Güzellik, belli başlı kalıplarla tekelleştirilmiş ve dünya nüfusunun büyük çoğunluğu “güzel” olmaktan mahrum bırakılmış durumda.
Bunda erkek egemen dünyanın, medyanın, reklamların, markaların, hepimizin payı var.
Ülkemizde de güzellik kavramı bir silah gibi kullanılıyor. Standardize edilmiş güzellik algısının dışında kalan biri, toplumun kendisine uygun gördüğü alanın dışına çıkıp kafasını kaldırdığı anda aşağılamaların, hakaretlerin hedefi oluyor.
Durum o kadar vahim ki, 11 yaşında bir kız çocuğu sırf Youtuber olmak istediği için yüzlerce insanın hakaretine maruz kalıyor. Youtuber olabilmek için bile belli standartlara uymak gerekiyor.
Ya da insanlar başka hiçbir işleri yokmuş gibi kadınların kol kıllarını konuşuyor, bu konuyla ilgili yüzlerce twit atılıyor.
Videoları milyonlarca izlenen ve çok sevilen bir fenomen, beden ölçüleri sebebiyle linç ediliyor.
Ancak dünyada uzun süredir bu standartlaştırılmış beden algılarıyla savaşan bir akım var: Beden Olumlama Hareketi!
Peki nedir bu beden olumlama hareketi derseniz sizi Türkiye’deki Beden Olumlama Hareketi’nin tanımıyla baş başa bırakalım.
“Bireylerin bedenlerini ‘her haliyle’ onaylamasını, tek bir ideal beden tipi olmadığını temel alan feminist bir harekettir. Beden olumlama hareketi tüm vücut şekilleri ve boyutlarını kapsayıcıdır. Aklınıza gelebilecek her ‘öteki’ vücut, tam da bu hareketin dokunmak istediğidir.” Yani beden olumlama hareketi yalnızca “büyük beden”leri kapsamıyor. Engelli, lekeli, kıllı, tüylü, yaralı, kısacası “standart”ın dışında kalan her beden, Beden Olumlama Hareketi’nin alanına giriyor.
Moda ve güzellik endüstrisinin yarattığı, medyanın beslediği, insanların da koynunda büyüttüğü kalıplaşmış güzellik algıları erkek-kadın, çocuk-genç herkesi boğarken, Beden Olumlama Hareketi “Bedenini sevmen için bir bedene sahip olman yeterli!” diyerek oyunu bozuyor.
Yazın gelişiyle birlikte ortalığa saçılan diyetler, sporlar, “vücudun yaza hazır mı?”lar, “bikini bedeni” saçmalıklarıyla mücadele ediyor.
Beden Olumlama Hareketi, gücünü sosyal medyadan alan ve büyüyen bir hareket. Yıllarını standart güzellik algısına hizmet ederek geçirmiş ünlüler bile bu hareketin peşinden gitmeye başlamış durumda.
Rihanna bunlardan en ünlüsü. Son dönemde aldığı kilolarla magazin basınının hedefinde olan Rihanna, “Ben böyle mutluyum” diyerek aldırış etmediğini söylüyor. Genç kızlara büyük cesaret ve umut saçıyor.
Türkiye’de de bu hareketi sahiplenen, bu hareket sayesinde hayatını değiştiren ve insanlara anlatmaya çalışan isimler var. Bunlardan en ünlüsü de blogger ve fenomen Berraque.
Yıllarını diyetlerle, sporlarla, kilo savaşlarıyla geçiren ve sosyal medya hesaplarından diyet – spor paylaşımları yapan biri Berrak. Bir türlü vücudunu o ideal forma sokamayan, soksa da kalıcılık sağlayamayan Berrak, nihayetinde Beden Olumlama Hareketi’yle tanışmış ve rahat bir nefes almış.
Kendini sürekli yargılamadığı, durmadan bedenini, güzel olup olmadığını düşünmediği, diyetlerle kafayı bozmadığı bir hayata başlamış.
İlk diyetini 11 yaşında yaptığını söyleyen Berrak, Beden Olumlama Hareketi’nin yalnızca kilo meselesi olmadığının ve kıllı tüylü, lekeli, engelli vb. her türlü standart dışı bedenin Beden Olumlama’ya dahil olduğunun altını çiziyor.
Yani anlayacağınız aynalara küsen, kendinden nefret eden, güzellik kaygılarıyla hayatını mahveden herkesin umut ışığı Beden Olumlama Hareketi.
Son olarak; yaşasın tüm bedenler, yaşasın Beden Olumlama Hareketi!
Beden Olumlama Hareketi'nini Twitter hesabı: https://twitter.com/beden_olumlama
Berraque'nin Twitter hesabı: https://twitter.com/berrakue
Beden Olumlama aktivisti Ezgi Hepfani'nin harika blogu: https://ezgiepifani.wordpress.com