HABER

Toplumun yüzde 50'si cinselliği yanlış biliyor

Toplumun yüzde 50'sinin yanlış bilgilendirme nedeniyle cinsel sorunlar yaşadığı bildirildi.

Toplumun yüzde 50'si cinselliği yanlış biliyor

Psikiyatrist Levent Soylu, yanlış inanış ve bilgiler nedeniyle toplumun büyük bir kısmının cinsel hayatta sorunlar yaşadığını, bunları çözmek için ise gerekli uzman desteğini almadığını söyledi. Yanlış inanışların hem erkek hem de kadınlarda cinsel isteksizlik gibi önemli sorunlar doğurduğunu belirten Soylu, bunun da en önemli nedeninin yanlış bilinen doğrular olduğunu ifade etti. Erkek ve kadınların cinsel anatomilerini bilmemelerinin sorunlara neden olabildiğini anlatan Soylu, toplumun yüzde 50'sinin,yanlış bilgilendirme nedeniyle cinsel sorunlar yaşadığını vurguladı. Soylu, "Toplumda genellikle inanılan 'Kadınların cinsel yaşamı menopoza girdiğinde biter' inanışı doğru değildir. Aksine yapılan çalışmalarda birçok kadının cinselliğinin menopozdan sonra arttığı gözlemlendi. Bu olay kadınlarda artık gebelik korkusunun kalmaması, korunma ihtiyacının bitmesi, kanama gerginliğinin ortadan kalkmasıyla ilişkilidir" dedi.

Toplumda cinselliğin gençler için olduğu inancının yaygın olduğunu, ancak yapılan araştırmaların tam tersine cinselliğin 30'lu yaşlardan sonra artarak sürdüğünü gösterdiğini ifade eden Soylu, bu yanlış inanca sahip olmayanların cinsel aktivitelerinin çok geç yaşlara kadar sürdüğüne dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Gebeliğin ve doğumun kadınlarda cinsel isteği azalttığı inancı bazı kadınlar için kısmen geçerli, birçok kadın için de geçerli değil. Gebelikten sonra istek ve orgazm konusunda kendini daha iyi hisseden birçok kadın bulunuyor."

Soylu, "Seks doğaldır, sonradan öğrenilmez" inanışının da yanlış olduğunu, seksin de diğer birçok alanda olduğu gibi eğitim ve bilgiyle öğrenilip, zenginleştirilebilir olduğunu vurgulayarak, "'Mastürbasyon pis ve zararlıdır' inanışı da aynı şekilde yanlış. Mastürbasyonun gösterilmiş hiçbir zararı yok, aksine mastürbasyon cinsel hayatı zenginleştirip, ileri yaşlara kadar istikrarlı bir biçimde gitmesine katkıda bulunuyor. 'Erkekler cinsel eyleme her an hazır ve isteklidir' inanışı da doğruyu
yansıtmamakta. Birçok erkek hangi koşulda olursa olsun bir makine gibi cinselliği yapma kapasitesi olduğunu düşünür. Sonuç çoğunlukla hayal kırıklığı. Erkeklerin de duyguları vardır ve doğru yer, zaman ve kişi olmazsa cinsel başarısızlık doğal kabul edilmeli. 'Bir erkek sekse yok diyemez' inanışı da gerçek değildir. Erkek duygusal olarak kendini ilişkiye hazır hissetmiyorsa bunu partnerine demelidir. Demeyenlerde cinsel sorun çıkma olasılığı çok yüksektir" diye konuştu.

En Çok Aranan Haberler