Toprak’tan Depremin Yıldönümü Açıklaması

Van Ticaret Borsası (VATBO) Yönetim Kurulu Başkanı Selman Toprak, ‘Deprem öldürmez, bina öldürür’ gerçeğini şiar edinerek kendimizi hazırlamalı ve ona göre hayat şartlarımızı dizayn etmemiz gerektiğini söyledi.Van depreminin ikinci yıldönümüyle ilgili bir açıklama yapan Selman Toprak, depremin acısını hala yüreklerinde hissettiklerini ifade etti. Türkiye’nin depremler konusunda ciddi sınavlar veren bir ülke olduğunu dile getiren Toprak, “Van depremi tarihte eşi benzeri görülmemiş bir seferberliğe vesile olması açısından dikkatle analiz edilmesi gereken bir depremdir. Van, 23 Ekim 2011 günü sarsıcı bir deprem şoku yaşadı, güzel ilçemiz Erciş adeta yerle bir oldu. Binlerce ev ve işyeri hasar gördü, yüzlerce vatandaşımız enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. Bu zor süreçte depremin hemen ilk anlarından itibaren 76 milyon metrekare vatan toprağından, Avrupa’dan ve dünyanın birçok yerinden gönlü, yüreği açık binlerce insan Van halkının yardımına koştu. Herkes, kadim Van için seferber oldu. Türkiye, kaybettiği askerlerinin acısını yüreğinde yaşarken, umulmadık anda gelen deprem felaketiyle bu kez Van için ağladı, Van için ağıtlar yaktı. Şehrimize serilen ölü toprağını kaldırmak hiç kolay olmadı. Kara bulutların üzerinde gezdiği güzel memleketimize vakit kaybetmeden gelen Sayın Başbakanımız ve değerli bakanları duruma anında müdahale ederek deprem yaralarını sarmaya başladılar.Çadır kentlerde, konteynır kentlerde yaşanan insanlık dramları, çadırlarda yanan bebekler, kabus gibi devam eden ve ardı arkası kesilmeyen artçı depremler, gece vakitleri sokaklarda sabahlayan aileler, bisikleti için topladığı parasını depremzede kardeşlerine yollayanlar, Van için stadyumlarda tribün şov yapıp dikkati buraya çekenler, battaniyelere sarılan umutlar, kamyonlar dolusu yardımlar, Van için semaya kalkan eller ve bitmeyen dualar. Bunlar deprem döneminden film şeridi gibi dimağımıza yerleşen fotoğraf karelerinden yalnızca bir kaçıydı. Bizler ne Azra bebeği unuttuk, ne Yunus’u, ne şehit öğretmenlerimizi unuttuk, ne de enkaz altında kalan çiçeği burnunda talihsiz aileleri, masum bedenleri. Depremden çok şey yaşadık ve inşallah çok ders çıkardık. Bir yıl içinde yepyeni bir şehir kuruldu, yeni bir Van inşa edildi. Van’ın dört bir yanı konutlarla yaşam alanlarıyla donatıldı. Çadırlarda, konteynırlarda yaşayan halk yeni evlerine sevinçle kavuştu. Okullarından bir gün bile ayrı kalmaya dayanamayan kıymetli öğrencilerimiz, Van’ın dört bir yanına hayırseverler tarafından inşa edilen yepyeni dersliklerinde geleceği umutla yeniden temellendirmeye koştu. ‘Van öldü, bitti, yok oldu’ diyenlere inat esnafımız duyarlı oldu, kepenk kapatmadı, kredilerle ayakta durdu, yıkılmadığını gösterdi. Van’ın ekonomisi geri dönen hemşehrilerimizle, üniversitemizin pırıl pırıl öğrencileriyle hayat buldu. Van’ın gözdesi üniversitemiz bu süreçte kendine yakışanı en iyi şekilde yerine getirdi. İlimiz milletvekilleri, valimiz, Vali yardımcılarımız, kurum amirlerimiz, sivil toplum örgütü temsilcilerimiz, öğretmenlerimiz, memurlarımız hâsılı bu şehrin ekmeğini yiyen, havasını teneffüs eden herkes vefakâr bir duygu yoğunluğuyla Van’ı küllerinden yeniden hayata döndürdü. Binlerce yıllık tarihi geçmişe, Urartulardan Osmanlı’ya tüm medeniyetlerin izlerini gururla taşıyan Van, tarihinin en büyük imtihanlarından, en zorlu sınavlarından birini hükümetin destekleri, milletin yardım ve duaları, manevi duruşuyla, alnının akıyla kayıplar vermesine rağmen geçebildi. Temennimiz, böylesi felaketlerin bir daha yaşanmaması, depremden ders alınması, yapı denetimi ve inşaat alanında gerekli tüm yasal düzenlemelerin böylesi hayati hatalara mahal vermeyecek şekilde düzenlenmesidir. ‘Deprem öldürmez, bina öldürür’ gerçeğini şiar edinerek kendimizi hazırlamalı ve ona göre hayat şartlarımızı dizayn etmeliyiz. Depremin ikinci yıldönümünde deprem şehitlerimize bir kez daha Allah rahmet eylesin diyoruz, yakınlarını kaybeden aziz hemşehrilerimize başsağlığı ve sabır diliyoruz” dedi.