Ankara (AA)- Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Köksal Toptan, tansiyonun yükselmesinin, siyaset kurumuna genel olarak bir yararı olmadığını belirterek, "O üslubu çok yükselten kişilere de partilere de yararı yoktur.(Fırat ve Kılıçdaroğlu) en son bana, birbirlerini incitecek söz ve davranışlardan kaçınacakları sözünü verdiler" dedi.
Toptan, Kanal D'de Pamukkale Üniversitesinden canlı yayınlanan "Abbas Güçlü ile Genç Bakış" programında, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ile CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki tartışmanın tansiyonunun nasıl düşebileceğine ilişkin soru üzerine, "Siyasette üslup, demokratik bütün toplumlarda tarih boyu en çok üzerinde durulan, tartışılan konuların başında gelmektedir. Türkiye demokrasisi henüz istediğimiz düzeyde olmamasına rağmen yavaş yavaş yerleşmeye başlayan, demokratik geleneklerle çok kavgacı bir siyasi atmosferden, giderek karşılıklı konuşmak, birbirini dinlemek, hoşgörülü davranmak gibi olumlu noktaya gelmiştir. Son zamanlarda yükselen bir tansiyon var, bunun düşürülmesi gerekir" diye konuştu.
Tansiyonun yükselmesinin siyaset kurumuna genel olarak bir yararı yoktur. O üslubu çok yükselten kişilere de partilere de yararı yoktur. Çünkü, halkımız kavgayı sevmez, demokratik yarışı sever. Seçimlerde çok yüksek oranda katılım sağlar. Halk, siyasetçilerin kavgasından çok fazla hoşlanmaz. Zaman zaman parlamentomuzda laf atmalar olur, itiş kakış olur. Benim gözlemlediğim, bunları yapanların yeniden seçilip gelmesi çok kolay olmuyor. Ya halk ayıklama yapıyor ya
da parti yöneticileri bu tür milletvekillerine prim vermiyor."
-Tartışma-
Fırat ile Kılıçdaroğlu arasındaki tartışmaya da değinen Toptan, "Giderek karşılıklı sözler o hale geldi ki herkes bundan üzüntü duydu, ben de şahsen kaygı duymaya başladım. Karşılıklı ithamlar, hem iki arkadaşımıza ciddi şekilde zarar verir, hem onların partilerine hem parlamentomuza zarar verir. Bugün 14.30'da basının karşısına geçerek, iddialarını söylemeye karar verdiler. Ben o üslubun devam edeceği kaygısı içinde herkese çağrıda bulundum. 'Yapmayın' dedim, 'üsluba dikkat edin' dedim. Bir takım temaslar da sağladım. En son bana, birbirlerini incitecek söz ve davranışlardan kaçınacakları sözünü verdiler" diye konuştu.