Topuz kararına ABD'den ilk açıklama!

ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'a, silahlı terör örgütüne yardım etmek suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası verilirken ABD büyükelçiliği bu kararı destekleyecek inandırıcı bir delil olmadığını ve kararın üst mahkeme tarafından bozulmasını dilediklerini açıkladı.

Türk-Amerikan ilişkilerinde önemli bir kriz haline dönüşen Rahip Andrew Brunson gibi Topuz'un tutukluluğu da ABD'li yetkililer tarafından en üst düzeyde gündeme getiriliyor. Brunson'ın serbest kalmasının ardından Topuz'un yargı süreci de piyasalar tarafından yakından izleniyor.

Topuz Ekim 2017'den beri tutuklu bulunuyor.

Hakkında hazırlanan ve mahkemece kabul edilen iddianamede Topuz, "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etme", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" ve "Gizliliğin ihlali" suçlarından yargılanıyordu.

Topuz hakkındaki suçlamalar arasında yargı ve emniyet içindeki "FETÖ" mensubu olduğu iddia edilen isimlerle irtibat kurması da bulunuyordu.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre mahkeme heyeti, "Türkiye Cumhuriyet hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan yargılanması istenen Metin Topuz'a yönelik bu suç isnadının, yargılama sürecinde "FETÖ'ye yardım" suçuna dönüştüğünü belirterek, Topuz'un, "silahlı terör örgütüne yardım" suçundan 8 yıl 9 ay hapisle cezalandırılmasına hükmetti.

ABD Türkiye Büyükelçiliği twitter paylaşımında "ABD'li yetkililer, Metin Topuz'a yönelik davada İstanbul'daki tüm duruşmaları izlemişlerdir. Bugünkü kararın derin hayal kırıklığı içindeyiz. Bu kararı destekleyecek inandırıcı bir delil görmediğimiz gibi, kararın süratle üst mahkeme tarafından bozulmasını diliyoruz" denildi.

Topuz'un 2017'de hakkındaki suçlamalar nedeniyle tutuklanması Türk-Amerikan ilişkilerinde "vize krizi" olarak adlandırılan süreci başlatmıştı.

ABD, Topuz'un tutuklanmasının ardından Ekim 2017'de Türk vatandaşlarına yönelik göçmen olmayan vize hizmetlerini askıya almış, Ankara da aynı şekilde karşılık vermişti. Kriz, tarafların yaptığı müzakereler sonunda Aralık 2017'de çözülebilmişti.