Özkan ARSLAN/ANKARA, (DHA)- ANKARA’da, 13 Aralık 2018'de meydana gelen ve 9 kişinin ölümüyle sonuçlanan hızlı tren kazasıyla ilgili tutuklanan tren teşkil memuru (makasçı) Osman Yıldırım'a, eğitim verildiğine yönelik kazadan sonra düzenlenen evrakta imzası bulunan Ankara Gar Müdürü Talip Ü.'nün soruşturma kapsamında ifadesi alındığı ortaya çıktı. Sahte evrak düzenlemek suçundan savcı tarafından sorgulanan Talip Ü.'ye kazayla ilgili ihmaller de soruldu. Talip Ü. Osman Yıldırım'ın Ankara Gar'da göreve başladığında raporlu olduğunu vurgulayarak, "Tutanakta yer alan diğer görevlilerin, bunu, benim huzurumda imzaladıklarına dair, tutanağa imza attım" dedi.
Ankara-Konya seferini yapan Yüksek Hızlı Tren(YHT) ile raylarda kontrol için bulunun kılavuz trenin 13 Aralık 2018 tarihinde çarpışması sonucu meydana gelen kaza ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sürüyor. Savcı Ejder Oğuz Özdemir tarafından yürütülen soruşturmada, kazayla ilgili bilirkişi raporu için, TCDD tarafından hazırlanacak olan idari soruşturmanın tamamlanmasının beklenildiği öğrenildi.
Soruşturma kapsamında bugüne kadar 7 kişi şüpheli sıfatıyla ifade verdi. İfade veren şüphelilerden birinin ise Ankara Gar Müdürü Talip Ü. olduğu ortaya çıktı. 4 Şubat'ta savcı huzurunda 'sahte evrak düzenlemek' suçundan ifade veren Talip Ü.'ye kazadaki ihmaller de soruldu.
TREN TEŞKİL MEMURU "EĞİTİM ALMADIM" DEMİŞTİ
Kazanın hemen ardından gözaltına alınan ve ifadesinin ardından tutuklanan tren teşkil memuru(makasçı) Osman Yıldırım, elektrikli kontrol makasının işleyişiyle ilgili eğitim almadığını söylemişti. Yıldırım'ın 17 Aralık’ta verdiği ifadesinden 2 gün sonra TCDD’nin “İşbaşı eğitim verilmiş, sehven imzalatılması unutulmuştur” şeklinde tutanak hazırladığı belirlenmişti. Soruşturma dosyasına giren tutanakta, “Samsun Gar Müdürlüğü’nün 18 Ekim 2018 tarihli görevlendirme yazısı ile garımıza 20 Ekim 2018 tarihinde gelen 1416 sicil numaralı tren teşkil memuru Osman Yıldırım, garımızda trenlerin trafiğinde uygulanacak kurallar ile makasların kullanımı konusunda daha önceden bu eğitimi almış personelle birlikte çalıştırılarak, oryantasyonu sağlanmıştır. Osman Yıldırım’a ait ‘İşbaşı Eğitim Takip Formu’ düzenlenmiş, sehven imzalatılması unutulmuştur" ifadeleri yer almıştı.
"GÖREVLENDİRMELERİ YARDIMCIM YAPTI"
Ankara Gar Müdürü Talip Ü. ifadesinde Osman Yıldırım görev başladığında raporlu olduğunu belirterek, "Raporlu olduğum dönemde en kıdemli Gar Müdür Yardımcısı E.Ç. yerime bakmış. Dosyada şüpheli olarak görülen tren teşkil memurlarının vardiyalarının, planlanması ve eğitimlerinin yaptırılması 02.04.2018 tarihli 8 numaralı gar emri ile yaptığım görevlendirmeye göre, Gar Müdür Yardımcısı K.O.'un görevleri arasındaydı. Kendisi vardiyaları ayarladıktan sonra tebliğ edip bana bilgi verirdi. Görevlendirmede onayım gerekmiyordu. 07.12.2018 tarihli emir üzerine yapılan toplantıda, 09.12.2108 tarihinden itibaren vardiyaların nasıl düzenleneceği, garda görevli (asli-geçici) tren teşkil görevlileri ve K.O. tarafından belirlendi. Bu konuda K. O. bana bilgi verdi" dedi.
"TUTANAĞI GÖREVLİLERİN HUZURUMDA İMZALADIKLARINA DAİR İMZA ATTIM"
Sorgusunda, kazadan sonra hazırlanan ve Osman Yıldırım'a eğitim verildiğine dair belgenin gösterildiği Talip Ü., "19.12.2108 tarihli tren teşkil memuru Osman Y.'ye 20 Ekim 2018'de Ankara Gar'ında göreve başladığında eğitim verildiğine dair tutanakların imzalatılmasının unutulduğuna dair tutanağı, amir olarak imzaladım. Bu tutanakta yer alan diğer görevlilerin, bunu benim huzurumda imzaladıklarına dair, tutanağı imzaladım. Yoksa Osman Yıldırım'ın Ankara Gar'da göreve başladığında istirahatlı olduğum için görevde değildim. Ayrıca tren teşkil memuruna eğitim yaptırılması benim bizzat yapacağım görevler arasında değildir" şeklinde konuştu.
"KADRO DURUMU NEDENİYLE TEK TREN TEŞKİL MEMURU GÖREVLENDİRİLDİ"
Talip Ü., savcı tarafından yöneltilen, "07.12.2018 tarihli 456167 Sayılı YHT Ankara Bölge Müdürlüğü'nün YHT H1, H2 ve Ankara Gar trafik düzenlemeleri konulu yazının 7'inci maddesinde Ankara Batı taraftan tren kabul ve sevkleri için yeteri kadar tren teşkil memuru bulundurulacak ibaresine rağmen neden olayın meydana geldiği saati de kapsayan 06.00-07.00 saatleri arasında tek tren teşkil memuru görevlendirildi?" sorusuna "Saat 23.00 ile 07.00 arasında yoğunluğun fazla olmaması ve kadro durumu nedeniyle bu saatlerde tek tren teşkil memuru görevlendirilmiştir" yanıtını verdi.
"OLAYIN GELİŞİMİNDE KUSURUM YOK"
Bunun üzerine savcı, "Yapılan kontrollerde saat 10.00 ile 11.00 arasında da yoğunluğun fazla olmadığını, ancak 3 tren teşkil görevlisinin görevli olduğunun tespit edildiğini" hatırlattı.
Talip Ü. bunun üzerine "Bu saatlerde görevli olan üç kişiden biri, baş manevracı olarak tabir edilen kıdemli tren teşkil memurudur, diğer iki görevli tren teşkil görevlisidir. O da yoğunluğa göre planlanmıştır. Bu olayın gelişimde benim kusurum yoktur. İsnat edilen suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.
"BÜTÜN BUNLARIN SEBEBİ KÖTÜ YÖNETİM"
Uzun yıllar eğitim yöneticisi olarak TCDD'de çalışan ve kurumun hukuk müşavirliğinden emekli olan şüpheli Osman Yıldırım'ın avukatı Mehmet Ektaş, Türkiye'de, hükümetin demiryollarına çok iyi yatırımlar yaptığını belirterek, "Ancak bunun karşılığını millet de göremiyor hükümet de göremiyor. Yatırımlar gecikiyor, kazalar üst üste geliyor. Demiryollarının, YHT'in prestiji, toplum gözünde sarsılıyor. Çok büyük hatlar inşa edilmiş ancak hat kapasitesinin yüzde 20'siyle tren çalıştırılıyor. Çok büyük zararla oluyor. Bütün bunların sebebi kötü yönetim. Ankara-İstanbul arasında bir hızla tren hattımız var, çoğu kısmı tamamlanamamış. Bu hattın kapasitesi günde 80 tane tren çalıştırmaya yeterli. Karşılıklı 10 dakikada bir tren çalıştırabilirsiniz. Günde 8 tane tren çalıştırıyorsunuz. Neden peki? TCDD Genel Müdürü görevdeyken bir yılda 3 tren kazası olmuş. Bu personel hatası mıdır yoksa kötü yönetimin sonucu mudur? Kamuoyunun bunu bu şekilde bilmesi gerekir" dedi.
EMNİYET VAGONU VURGUSU
Kazada TCDD'nin tüm yönetim kademesindeki kişilerin sorumluluğu bulunduğunu öne süren avukat Ektaş, "Savcılığa ve TCDD'ye yönetimin, sorumlulukları nedeniyle görevden alınmaları için dilekçe verdim. Bu dilekçede emniyet vagonu verilmemesiyle ilgili bir bölüm var. Bu kazada ölenlerin neredeyse tamamı diğer demiryolu kazalarında da olduğu gibi ilk vagonun ilk sıralarında meydana geldi. TCDD'nin bu konuyla ilgili yönetmeliği var. Ama yönetmeliğe uygun tren çalıştırmıyor. Eğer emniyet vagonu olsaydı bu kazada makinistler dışında ilk vagonda kimse ölmeyecekti" diye konuştu.