Yaralanma olduğunda trombositler yaralanan bölgeye hızla gelir burada bir tıkaç oluştururlar ve bu sayede kanamayı durdururlar. Bu trombosit tıkağı daha sonra yara iyileşmesini destekleyen diğer faktörlerle birleşir. Trombositlerin normal seviyeleri vücut için kritik öneme sahiptir. Yetersiz trombosit sayısı kanamalara yol açabilirken fazla trombosit sayısı ise kan pıhtılarının oluşma riskini artırabilir. Bu nedenle trombosit seviyelerinin denge içinde olması önemlidir. Trombosit düşüklüğü veya bilinen kısa adıyla PLT düşüklüğü kanın pıhtılaşma sürecinde önemli bir rol oynayan trombosit adı verilen hücrelerin sayısının normalin altına düşmesi durumunu ifade eder.
Trombositler kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan küçük, disk şeklindeki hücrelerdir. Trombositler kemik iliğinde megakaryosit adı verilen hücrelerden üretilir. Megakaryositler parçalanırken trombositler oluşturur. Trombositler kan damarlarında meydana gelen yaralanmalarda önemli bir rol oynar. Trombositler yaralanma yerinde bir araya gelerek kan pıhtısı oluştururlar. Kan pıhtısı kanın kanamaya devam etmesini önler.
Trombositler vücudun savunma sisteminde de rol oynar. Trombositler bakteri ve virüslere karşı savaşmaya yardımcı olan antikorlar üretirler. Trombositlerin eksikliği veya fazlalığı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Yaşa göre trombosit değerleri şu şekildedir:
Trombosit düşüklüğü kandaki trombosit sayısının normalin altında olması durumudur. Trombositler kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan küçük, disk şeklindeki hücrelerdir. Trombosit sayısı 150.000 hücre/mL'nin altındaysa trombositopeni olarak adlandırılır. Trombosit düşüklüğü kanamaya yatkınlığa yol açabilir. Hafif trombosit düşüklüğü olan kişilerde herhangi bir belirti veya semptom olmayabilir. Ancak daha ciddi trombosit düşüklüğü olan kişilerde aşağıdaki belirtiler görülebilir:
Trombosit düşüklüğü ya da bir diğer adıyla PLT düşüklüğünün birçok nedeni olabilir. En yaygın nedenler şunlardır:
Trombosit düşüklüğü trombositopeni olarak adlandırılır. Trombositopeni teşhisi tam kan sayımı (CBC) ile yapılır. CBC kandaki tüm hücrelerin sayısını ölçer. Trombosit sayısı 150.000 hücre/mL'nin altındaysa trombositopeni yani PLT düşüklüğü tanısı konur.
PLT trombositlerin kısaltmasıdır. Trombositler kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan küçük disk şeklindeki hücrelerdir. PLT düşüklüğü trombosit sayısının normalin altında olması durumudur. PLT düşüklüğü kanamaya yatkınlığa yol açabilir. Hafif trombosit düşüklüğü olan kişilerde herhangi bir belirti veya semptom olmayabilir. PLT düşüklüğünün bazı olası sonuçları şunlardır:
PLT düşüklüğü tedavisi altta yatan nedene bağlıdır. Kemik iliği hastalığı veya kanser gibi altta yatan bir neden varsa bu durumun tedavisine odaklanılır. İlaçlar veya enfeksiyonlar gibi diğer nedenler varsa bu faktörler tedavi edilir. PLT düşüklüğü olan bazı kişilerde trombosit sayısını artırmak için kan transfüzyonu gerekebilir. Trombosit transfüzyonu trombosit sayısını geçici olarak artırmaya yardımcı olabilir.
PLT düşüklüğü ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek bir durumdur. Bu nedenle PLT düşüklüğü olan kişilerin düzenli olarak doktor kontrolüne gitmesi önemlidir. PLT düşüklüğü olan kişiler aşağıdaki önlemleri alarak kanama riskini azaltabilir:
PLT düşüklüğü olan kişilerin düzenli olarak doktor kontrolüne gitmesi önemlidir. Doktorunuz PLT düşüklüğünün nedenini belirleyebilir ve uygun tedaviyi planlayabilir. PLT düşüklüğü olan kişiler aşağıdaki durumlarda acil tıbbi yardım almalıdır:
Trombosit düşüklüğü kanser belirtisi olabilir ancak tek başına kanser belirtisi değildir. Trombosit düşüklüğünün birçok nedeni olabilir kanser ise bu nedenlerden sadece biridir. Trombosit düşüklüğünün kanser belirtisi olabileceği bazı durumlar şunlardır:
Trombosit düşüklüğü olan kişilerin kanser riski açısından değerlendirilmesi önemlidir. Doktorunuz trombosit düşüklüğünün nedenini belirlemek için tam kan sayımı, kemik iliği biyopsisi ve diğer testler yapacaktır.
Enfeksiyona bağlı trombosit düşüklüğü altta yatan enfeksiyonun tedavisi ile tedavi edilir. Enfeksiyon bakteri, virüs veya mantar gibi bir mikroorganizma tarafından kaynaklanabilir. Bakteriyel enfeksiyonlara bağlı trombosit düşüklüğünün tedavisinde antibiyotik kullanılır. Antibiyotikler bakterileri öldürerek enfeksiyonu tedavi eder. Viral enfeksiyonlara bağlı trombosit düşüklüğünün tedavisinde antiviral ilaçlar kullanılır. Antiviral ilaçlar, virüsleri öldürerek veya çoğalmalarını durdurarak enfeksiyonu tedavi eder.
Mantar enfeksiyonlarına bağlı trombosit düşüklüğünün tedavisinde antifungal ilaçlar kullanılır. Antifungal ilaçlar mantarları öldürerek veya çoğalmalarını durdurarak enfeksiyonu tedavi eder. Bazı durumlarda trombosit sayısını artırmak için trombosit transfüzyonu gerekebilir. Trombosit transfüzyonu, trombositlerin kan dolaşımına verilmesidir.