Trump, bu yıl Kovid-19 salgını nedeniyle online olarak yapılan BM 75. Genel Kuruluna gönderdiği video mesaj ile hitap etti.
Kovid-19 salgını nedeniyle 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük küresel mücadelenin yaşandığını vurgulayan Trump, "Çin virüsü (Kovid-19) 188 ülkede sayısız cana mal oldu. ABD'de 2. Dünya Savaşı'ndan sonra en agresif seferberliği başlattık." dedi.
Nisandan bu yana Kovid-19 kaynaklı ölüm oranlarını azalttıklarını belirten Trump, "Çabalarımız sayesinde şu anda 3 aşı nihai klinik deney aşamasında. Onları önden seri üretiyoruz ki hemen dağıtıma geçebilelim. Aşıyı dağıtacağız, virüsü yeneceğiz ve pandemiyi bitireceğiz." diye konuştu.
Daha önce eşi görülmemiş bir iş birliği ve barış sürecine girildiğini belirten Trump, şunları kaydetti:
"Biz bu aydınlık geleceğe ilerlerken, bu pandemiyi dünyaya salan ülke olan Çin'i de sorumlu tutmalıyız. Virüsün ilk günlerinde Çin ülke içi seyahati durdurdu ancak Çin'den yapılan uçuşlara izin verdi. Çin, benim uyguladığım seyahat yasağını da kınadı. Çin hükümeti ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yanlış bir şekilde virüsün insana bulaştığına dair kanıt olmadığını söyledi. Sonra da belirti göstermeyen kişilerin virüsü yaymayacağını duyurdu. BM, bu eylemlerinden dolayı Çin'i sorumlu tutmalıdır."
Konuşmasında Çin'in yanı sıra BM'yi hedef alan Trump, "BM etkili bir örgüt olmak istiyorsa dünyanın gerçek problemleri ile ilgilenmelidir." dedi.
ABD'nin son üç yıl içerisinde ekonomik ve askeri olarak önemli ölçüde büyüdüğünü söyleyen Trump, ülkesinin bu süre zarfında askeri harcamalara 2,5 trilyon dolar ayırdığını ifade etti.
Ülkesinin Kosova ile Sırbistan arasında bir barış anlaşması imzalanmasına öncülük ettiğini ifade eden Trump, aynı zamanda İsrail, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında da normalleşme anlaşmasının imzalanmasına aracılık ettiklerini hatırlattı.
Birçok Ortadoğu ülkesinin İsrail ile anlaşma yapmaya hazır olduğunu iddia eden Trump, "Çok hızlı geliyorlar. Çünkü bunun kendileri için ve dünya için çok iyi bir şey olacağını biliyorlar." dedi.
Arap ülkelerinin İsrail ile yaptığı anlaşmaları, kendi yönetiminin İsrail yanlısı tutumuna bağlayan Trump, "Biz başka bir yaklaşım edindik ve bu yaklaşım işe yaradı. Yakın zaman içinde daha çok barış anlaşması imzalama niyetindeyiz. Bölge için hiç bu kadar iyimser olmamıştım. Orada artık kuma bulanmış kan yok, umarım o günler geride kaldı." diye konuştu.
ABD'yi "barış getiren ülke" olarak tanımlayan Trump, şöyle devam etti:
"Ama bu, güç üzerinden sağlanan bir barıştır. Şu anda her zamankinden daha güçlüyüz. Silahlarımız hiç olmadık kadar gelişmiş. Açıkça söyleyeyim daha önce hayal etmediğimiz silahlarımız var ve asla kullanmak zorunda kalmamamız için Tanrı'ya dua ediyorum."
Eski yönetimlerin, küresel amaçlarını Amerikan halkının sırtından elde etmeye çalıştığını belirten Trump, "Başkan olarak bu başarısız eski yaklaşımları reddettim. Gururla Amerika'yı öne koydum. Sizin de kendi ülkelerinizi en öne koymanız gerekir. Bu normaldir. Yapmanız gereken de budur." değerlendirmesinde bulundu.