Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Genelkurmay bana bağlı bir kurumdur" sözleri tartışma yarattı. Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden Başbakan Erdoğan'ın sözlerini, "Genelkurmay Başkanının sicil amiri Başbakan değildir" diye eleştirirken, Emekli Tümgeneral Osman Özbek de, Anayasanın 117. maddesini hatırlatarak, "Bağlı olmakla sorumlu olmak farklıdır" dedi.
Özden : "Başbakan sicil amiri değil"
Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden, Anayasa'daki ilkeyle Genelkurmay Başkanlığı'nın siyasetten bağımsızlığının ön görüldüğünü hatırlattı. Özden, Başbakan Erdoğan'ın 'Bana bağlı kurum' gibi açıklamalar yapmasının yanlış olduğunu ifade etti. Özden, "Başbakan, bir tür kabadayılık taslar gibi söylüyor. Kendi seçmenine mesaj vermek için. Yaklaşımı doğru değil. Genelkurmay Başkanı'nın sicil amiri Başbakan değildir. Bunu böyle anlamak yanlış olur" dedi.
"Amir memur ilişki yok"
Emekli Tümgeneral Osman Özbek de, ANKA'ya yaptığı açıklamada, Anayasa'nın 117. Maddesinde "Genelkurmay'ın Başbakan'a karşı sorumludur" ifadesinin yeraldığını hatırlattı. "Bağlı olmakla sorumlu olmak arasında fark olduğunu" dile getiren Özbek, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin milletin çok büyük bir kurumu olduğuna dikkat çekti. Özbek, "Bana bağlıdır dediğiniz zaman başka bağlı birimlerle bir tutuluyor gibi anlaşılır. Başbakanlıkla, Genelkurmay Başkanlığı arasında amir-memur ilişkisi yoktur. Burada başka bir ilişki söz konusu" dedi.
Özbek, Genelkurmay Başkanlığı'nın Başbakan'a karşı sorumlu olmasının, yaptığı faaliyetlerden dolayı olduğunun altını çizerken, bunun aynı zamanda "bağlı olması" anlamına geleceğini fakat ifadenin yanlış kullanıldığını söyledi. Özbek, "İfade öyle olmamalı. Onu memuru gibi gördüğü şeklinde anlaşılır. Genelkurmay Başkanı daha önce bir açıklama yapmıştı, ‘Kapıkulu değiliz' şeklinde. Buna o açıdan bakmamız lazım" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın deneyimli bir siyasetçi olduğunu söyleyen Özbek, "Deneyimli bir siyasetçinin böyle konuşmaması gerekir. Bana bağlı demek yerine hükümete bağlı lafını kullanmak daha şık olurdu" dedi.
Demirel bile söylemedi
Özbek şöyle dedi:
"Genelkurmay Başkanı başbakana karşı sorumludur. Bu sorumluluk bağlılık anlamı da taşır fakat ‘iç ve dış tehdit' varsa kimseye bağlı değildir. Bunun altını çizmek istiyorum. Bu ifade herhangi bir hükümetle ilgili değil. Bunu da dikkate almak lazım. Türkiye'nin özel yapısı gereği bu böyledir. Türkiye'de tam demokrasi vardır ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin özel bir yeri vardır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu pozisyonuna sahip çıkmamız gerekiyor. Genelkurmay Başkanlığını genel müdürlük gibi görmek yanlış olur. Demirel bile böyle söylemedi hiç."
Büyükanıt "Kapıkulu değiliz" demişti
Özbek'in işaret ettiği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın 16 Mart'ta Harp Akademileri'nde yaptığı konuşmada, hiç kimsenin TSK'yı "kapıkulu" olarak görmemesi gerektiğine dikkat çekerek şöyle konuşmuştu:
"Ben bir askerim. Siyasetle ilgim yok ve olamaz. Güvenlik politikaları şu an benim bazı kişilerden çok daha fazla sorumluluğumdadır. Benim ağzımdan bugüne kadar iç siyasete ilişkin hiçbir söz çıkmamıştır. Ancak Türkiye'nin güvenliği bağlamında, PKK terörü ile Türkiye'nin üniter yapısı ve devletimizin temel niteliklerinin korunması başta olmak üzere kanunların bize verdiği yetki ve sorumluluk çerçevesinde düşünce ve endişelerimizi ifade etmek görevimiz gereğidir. Bu konudaki kararlılığımıza bundan sonra devam edeceğiz. Bir hususu daha açıkça ifade ediyorum. TSK olarak, Anayasa ve kanunları, sürekli bize hatırlatanlar kadar biz de biliyoruz. Bizim, böyle hatırlatmalara da ihtiyacımız yoktur. Ayrıca hiç kimsenin Türk Silahlı Kuvvetleri'ni bir kapıkulu askeri olarak görmesini de istemiyoruz. TSK anayasal bir kurumdur. Asker, zamanı geldiğinde görevini yapmak zorundadır. Bunu da açıkça ifade ediyorum."
ANKA