HABER

TTB, Manyas'a ekip gönderiyor

BALIKESİR (İHA) - Türkiye'de ilk defa Balıkesir'in Manyas İlçesi'nde ortaya çıkan Kuş Gribi vakasıyla ilgili önlemler devam ediyor. Türk Tabipler Birliği'nin bu konuyla ilgili olarak halk sağlığı uzmanlarından oluşan bir ekibi Manyas'a göndererek, çalışma başlatacağı bildirildi.

Manyas'taki Kuş Gribi'yle ilgili açıklama yapan Balıkesir Tabip Odası Başkanı Hülya Balkanlı, bölgede hijyene azami özen gösterilmesi gerektiğin belirtti. Özellikle Manyas civarında haber çalışması yapan basın mensuplarının çok dikkatli olması gerektiğini kaydeden Balkanlı, "Bölgeye giriş çıkışlarda en azından ayaklara galoş giyerek, virütik gübreyle ihtimal dahilinde toprakla karışmış mikrobun, ayakkabılarla başka bölgelere bulaşmasının engellenmesi gerekiyor. Özellikle basın mensupları bölgeye sık sık gittiği için bu konuda tedbir almalarını öneriyoruz" dedi. Balıkesir Tabip Odası Başkanı Dr. Hülya Balkanlı, bölgede her vatandaşa grip aşısı yapılması kararı alındığını öğrendiklerini, ancak, aşının sağlık Bakanlığı'ndan mı gönderileceği yoksa yerel işletmelerin sponsorluğunda Balıkesir'deki eczanelerden mi alınarak halka uygulanacağı konusunun belli olmadığını, dolayısıyla aşı işleminin sağlıklı olarak henüz başlatılamadığını belirterek, "Sağlık müdürlüğünden aldığımız bilgiye göre, aşılama kararı alınmış. Aşıların işletmeler tarafından mı karşılanacak veya aşıları Sağlık Bakanlığı mı gönderecek, bu netleşecek. Akabinde aşılama çalışmalarına başlanacak. Türk Tabipler Birliği de, konuyla ilgili olarak halk sağlığı uzmanlarını Manyas bölgesine göndererek, yerinde durum tespiti yapacak. Ekibin hazırlayacağı raporları basın aracılığıyla halkımıza ileteceğiz" dedi.

Öte yandan, Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından görevlendirilen İntaniye Uzmanı Dr. Zafer Ayhan, bölgedeki insan sağlığına yönelik çalışma ve uygulamaları yönetmek üzere Manyas'a gönderildi. Aynı zamanda Balıkesir Tabip Odası Uzman Hekim Komisyonu üyesi olan Dr. Zafer Ayhan, H5N1'in insanlarda görülen ve zaman zaman ağır vakalara yol açtığı bilinen grip virüsünün bir başka tipi olduğunu söyledi. Ayhan, en büyük korkularının hayvanlarda hastalık yapan Kuş Gribi mikrobu ile insanlarda hastalık yapan mikrobun birleşerek yeni bir virüsün ortaya çıkması olduğunu, bunun gerçekleşmesi halinde yaklaşık 200 milyon insanın ölebileceğini söyledi. Halk dilinde Tavuk Vebası diye bilinen Kuş Gribi'nin tehlikesine dikkat çeken Dr. Zafer Ayhan, 1 gram gübrede 1 milyon kuşu enfekte edebilecek miktarda H5N1 virüsü bulunabildiğini söyleyen Ayhan, "Bu mikrobun en önemli özelliği, sık sık şekil ve tip değiştirmesi. Savunma mekanizmaları buna karşı yeterince çalışmıyor. Aynı olay hayvanlarda da geçerli. Fakat, hayvanlarda hastalık yapan grip mikrobu ile insanlarda hastalık yapan grip mikrobu arasında bazı benzerlikler var ise de, bir takım yapısal farklılıklar nedeniyle bu virüsün insanlara kolay kolay bulaştığı gösterilmemiş. Özellikle Tayland, Vietnam gibi bazı ülkelerde bu virüsün yakın temas sonucu insanlara artık bulaşmaya başladığı gösterilmiş bulunuyor. En korktuğumuz olay, iki virüsün aynı havuzda birleşme ihtimali. Yani, insanlarda hastalık yapan grip virüsü ile kanatlı hayvanlarda hastalık oluşturan grip virüsünün bir araya gelmesi sonucunda bu mikrobun artık insanlara kolay bulaşır, hatta insandan insana bulaşır olma ihtimalinin ortaya çıkması biz hekimleri en çok korkutan ve sıkıntıya sokan olay. Çünkü, eğer böyle bir şey gerçekleşecek olursa o zaman tahminlere göre dünyada yaklaşık 200 milyon civarında kişinin bu yüzden ölebileceği düşünülüyor ki çok büyük bir rakam. Mikrobun özelliği, bazı tavuk türlerinde, yaban kuşlarında ve birçok kuş tipinde kolay kolay bulunabilir olması. Hatta bu türlerin özellikle yabani hayvanlarda hiçbir hastalık yapmadan ya da çok hafif bir hastalık yaparak taşınabilir olması. Evcil kümes hayvanlarına geçtiği zaman önce hafif bir hastalık tablosu göstermesinin ardından hızla ölümlere varan bir tabloya dönüştüğünü de görmekteyiz. 22 derece sıcaklıktaki suda 4 gün, 0 derece santigratta ise 30 gün etkinliğini koruyabiliyor. 1 gram gübrede 1 milyon kuşu enfekte edebilecek miktarda virüs, mikrop partekül bulunabiliyor. O yüzden, özellikle gübrenin içinde çok miktarda bulunması, buradan toza ve diğer çamurlu yerlere taşınabilmesi, sonra bu tozlu ve gübreli materyalin bir başka yere taşınması sonucunda mikrobun süratle etrafa bulaşma ihtimalinin olacağını biliyoruz. Böyle bir durumda ise salgının önü, arkası kesilmesi mümkün değil. O yüzden çok çok sert ve kesin tedbirlere başvurulması lazım. 1992'de Meksika'daki salgında tedbirler alınamadığı için salgın 3 yıl sonra kontrol altına alınabilmişti. O yüzden yoğun önlem şart" diye konuştu.

GRİBE KARŞI NE GİBİ ÖNLEMLER ALINABİLİR? Dr. Zafer Ayhan, vakanın görüldüğü bölgede alınabilecek tedbirleri kısaca şöyle özetledi:
"Hastalıklı ve temaslı tüm kanatlıların imhası gerekiyor. Bölgedeki tüm çiftlikler karantinaya alınmalı. Dezenfeksiyon çalışmalarının çok sıkı şekilde yapılması gerekiyor. En önemli şeylerden birisi, topluma el yıkama, el temizliği alışkanlıklarının tekrar kazandırılması gerekiyor. Salgın esnasında beyaz etlilerin ve yumurtanın bu bölgelerde pişirilerek (pişirme sıcaklığı 70 derecenin üzerinde) yenmesi özellikle gerekiyor. Yakın temas edenler, uygun giysi ve donanımlarla çalışmalı, özel gözlük, maske takmalı. Bu kişilere, proflaksi amacıyla ilaç almaları öneriliyor. 2 grip virüsünün aynı havuzda birleşme ihtimalinin kesinlikle önlenmesi için de toplumun insanlarda gözüken grip virüsüne karşı aşılanması isteniyor. Özellikle yüksek risk altındaki toplum. Maalesef hayvanlardaki bu virüse karşı geliştirilmiş bir aşımız yok. Dünya Sağlık Teşkilatı'nın çok yoğun çalışmaları var. Mikrobumuz son derece hızlı bir şekilde şekil değiştirebilen bir virüs. Bu yüzden, yapılan aşı çalışmaları henüz tam bir başarıya ulaşmış değil. Hayvanlardan insanlara bulaşma ihtimali çok düşük olmakla beraber böyle vakalar var. Özellikle yaşlılar ve vücudun korunma sistemi iyi çalışmayan kişilerde sorun çıkarabiliyor. Hastalık ortaya çıktığında grip benzeri, paçavra hastalığı dediğimiz rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. Bunlara ek olarak çok şiddetli bir solunum yetmezliği başta gelen belirtilerden birisi olarak gözleniyor. Bölgedeki hayvanların (özellikle hindi ve kümes hayvanları) büyük bir kısmı yok ediliyor. Manyas Kızıksa'da hekim olarak bizi ilgilendiren insanlarla ilgili kısım. Bu hayvanlarla teması olanlara proflaktik ilaç tedavisi başlandı, çevreye de grip aşısı uygulamalarına başlandığı bilgisini aldım."

İntaniye Uzmanı Dr. Zafer Ayhan, kuş gribini yayan göçmen kuşlarla ilgili alınabilecek pek bir önlem bulunmadığını söyleyerek, "Sadece göçmen kuşların zaman zaman bu mikrobu taşıyıp taşımadıkları konusunda mikrobiyolojik araştırma yapılabilir. Ancak, Manyas bölgesinden geçen o kadar çok göçmen kuş var ki. Kaç tanesine böyle bir işlem yapılabilir? Ama, zaman zaman yapılmasında fayda var. Hiç olmazsa hangi tip virüsün fazlaca bulunduğu ve tedbirlerin hangi sıklıkta ve güçlükte alınması gerektiğine bu şekilde karar verilebilir diye tahmin ediyorum. Çünkü diğer ülkelerde yapılan benzer çalışmaların olduğunu biliyoruz" dedi.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler