YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Ttb'li Kadınlar 'tecavüz Bebeğine Kürtaj İzni'ni Konuştu

TTB'li kadınlar, "Cinsel Saldırı Sonucu Oluşan Gebelikler ve Kürtaj" çalıştay düzenleyerek, tecavüz bebeğine kürtaj iznini...

TTB'li kadınlar, "Cinsel Saldırı Sonucu Oluşan Gebelikler ve Kürtaj" çalıştay düzenleyerek, tecavüz bebeğine kürtaj iznini masaya yatırdı.

Türk Tabipler Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, cinsel şiddet alanında kadınların mağduriyetlerine neden olan eksik veya hatalı uygulamaları farklı açılardan değerlendirmek amacıyla Ankara Tabip Odası'nda, "Cinsel Saldırı Sonucu Oluşan Gebelikler ve Kürtaj" konulu bir çalıştay düzenledi.

Çalıştayda konuşan Türk Tabipler Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu Üyesi Doktor Müge Yetener, tecavüzün, cinsel bir edim olmayıp kadınların ruhsal ve bedensel varlığına yönelmiş bir cinsel şiddet suçu olduğunu belirtti. Tecavüz, her zaman somut delille ispatlanması mümkün olmayan bir suç biçimi olduğuna dikkat çeken Yetener, ayrıca tecavüze uğrayan kadının davası açılana kadar en az 17 kez polis, doktor, savcılık, adli tıp arasında gidip gelmek zorunda bırakıldığını vurguladı. Bütün bu aşamalardan geçilerek nihayet açılabilen birçok tecavüz davalarında suçluların değil kadınların yargılandığını, davaların beraat ile sonuçlandığını dile getiren Yetener, "Tecavüz mağdurları 'rızası vardır' kararıyla yeniden travmatize ediliyor, kadınlar zarar görüyor, bu da erkek failleri cesaretlendiriyor" dedi.

Yetener, tecavüz sonucu gebelik mevcutsa, durumun kadınlar için çok daha ağır seyrettiğini belirterek, "Türkiye'de tecavüz sonrasında gebeliğin sonlandırılacağı, yasal sınır 20 haftadır. Tüm dünyada tecavüze uğrayan birçok kişi damgalanacağı, suçlanacağı, daha sonra kuracağı ilişkilerde bu nedenle zorluklar çekeceği ve bazen de ülkemizde ve birçok ülkede olduğu gibi 'namus cinayetlerine' kurban gidebileceği, öldürüleceğini düşünerek bu olayı bildirmekte zorlanmaktadır. Bu nedenle kadınlar 20 haftaya az bir zaman kala tecavüzün nişanesi olan ve 'tecavüz tümörü' olarak da adlandırılan bu gebeliğin sonlandırılmasını istemektedirler. Oysa tıpkı doğal afetlerde, bombalama vb, terör olaylarında olduğu gibi mağdurların acil tıbbi ve hukuksal yardıma ulaşmaları sağlanmalıdır" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de kürtaj sınırının 10 hafta olduğunu söyleyen Yetener, şunları kaydetti:

"Ancak hekimlerin, devletin yetkili ağızları tarafından 'kürtajın cinayet olduğu' söylemiyle kürtaj yapmama baskısı altında bırakıldıklarını biliyoruz. 40 hafta boyunca travmatik olayı sürekli hatırlatacak bir bedensel değişimle yaşamaya zorlanmak, tecavüz sonrası ortaya çıkan bebeğe annelik yapmasını beklemek, kadınların ruh sağlığını giderek bozmakta, kadının kendisine ve bebeğine zarar verme olasılığı olan ciddi ruhsal hastalıklara yakalanmasına yol açabilmektedir. Kadınların istemedikleri gebelikler sonucu doğurmaya zorlanmaları hem kendi ruhsal sağlıklarını bozmakta hem de doğacak bebeğin ruh sağlığını tehdit etmektedir. Açıktır ki, fetüsün dışarıda hayatını kısmen sürdürebilecek gelişimsel seviyeye geldikten sonra gebeliğin sonlandırılması, tıbbi etik açısından dikkatle ele alınması gereken zor bir konudur. Dünyadaki birçok gelişmiş ülkede gebeliğin sonlandırılması için kabul edilen yasal sınır dolduktan sonra, gebeliğin annenin bedensel sağlığını ciddi şekilde tehdit etmesi, fetüste yaşamla uyuşmayacak ya da normal bir yaşamla bağdaşmayacak ileri anomalilerin olması ve gebeliğin ilerlemesinin annenin ruh sağlığı üzerine yıkıcı hatta ölümcül etkilerinin olması durumlarında psikiyatristler, hukukçular, adli tıp uzmanları ve kadın doğum uzmanlarından oluşacak bağımsız bilimsel ve etik kurullar gebeliğin sonlandırılıp sonlandırılmayacağına dair kararlar almaktadır."

Çalıştayda ayrıca Adli Tıp ve hukuk açısından tecavüz davaları, tecavüz davalarında gebelikler, hukukçular ve hekimler açısından kürtaj ile cinsel şiddet kriz merkezlerinin tecavüzün önlenmesinde etkileri gibi konular ele alınacak.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler