Tüba-gebip Yıllık Değerlendirme Toplantısı Konya'da Başladı

Konya’da, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA)’nin Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanlarını Ödüllendirme Programı’nın (GEBİP) 2013 Yıllık Değerlendirme Toplantısı düzenlenen açılış töreniyle başladı.Dedeman Otel’deki programa, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, AK Parti Konya Milletvekili Hüseyin Üzülmez, Karatay Kaymakamı Mustafa Altıntaş, TÜBA Konseyi Üyesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Konya Sanayi Odası ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Memiş Kütükçü, akademisyenler, bilim adamları ve öğrenciler katıldı.Programın açılış konuşmasını yapan Rektör Muzaffer Şeker, ülkenin geleceğinin genç bilim insanlarının elinde olduğunu vurgulayarak, “Genç bilim insanları adaylarını çoğaltırsak ve bunlara ne kadar değer verirsek gelecekten de o kadar emin olabiliriz. Değerlere ve değerlerden elde edilen bilgiye, bilginin sonucunda oluşan güce her birimizin ihtiyacı var. Ve devletlerde bu güçle gelecek kuşaklara emin adımlarla ilerleyebiliyorlar. Ama üzülerek belirtmek istiyorum ki; ülkemizde üniversitelerin genç bilim insanlarına sunduğu imkanlar maalesef özellikle özlük hakları açısından çok iç açıcı değil. Son yıllarda özellikle proje bazlı desteklerin artmasına karşın temel olarak üniversitelerde istihdam edilen araştırma görevlileri tüm öğretim elamanlarının özlük haklarıyla ilgili ciddi sıkıntılar yaşanmakta ve bu da üniversiteye kazandırılması gereken genç bilim insanlarının başka yerlerde başka hizmet vermesi gibi bir sonuçla bir ülke kaybı olarak ortaya çıkmaktadır” dedi.“PLANSIZLIK TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDE BÜYÜK SORUN”Sadece özlük haklarıyla ilgili bir değerlendirmenin genç bilim insanlarının geleceğe güvenle bakmasında yetersiz kalacağına dikkat çeken Rektör Şeker, “Türkiye’nin bilim insanları politikasında bazı sorunların olduğu hepimizce malum. Bunların başında elimizdeki mevcut yetişmiş bilim insanlarının alan dağılımında, coğrafi dağılımında ve son dönem ortaya çıkan üniversite çeşitliliği içerisinde kurumsal yapı ilişkisinin vakıf ve devlet üniversiteleri arasında dağınıklık ortaya çıkması nedeniyle bir plansızlık veya planlama stratejik hatası gibi bir tabloyla karşı karşıyayız. Özellikle temel bilimler alanında ortaya çıkan son dönemlerdeki kaotik tablo maalesef üzücü bir plansızlık sonucudur. Hepimizi üzmektedir ama bu konuya kısa vadede acil bir çözüm de kimse tarafından üretilememektedir. Tartışmalar ve öneriler devam etmektedir. Gerek Milli Eğitim Bakanlığı, gerek Yüksek Öğretim Kurumu, gerek TÜBİTAK, gerek Sanayi Bakanlığı konuyla direk ilgili kurumlar olarak başta çeşitli raporlar hazırlamışlardır ama maalesef geçmişin temel bilim alanlarına yönelik olarak ortaya çıkmış plansızlığı şu an da Türkiye’nin önünde büyük devasa sorun olarak bulunmaktadır. Umarım kısa sürede bu çözülür. Çünkü temel bilimler olmadan bilimin diğer alanlarında da ilerleme beklenemeyeceği malumdur” diye konuştu.“BİLİM VE EĞİTİM KRİTİK ÖNEME SAHİP”TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevap Acar ise, ülkenin sosyo-ekonomik kalkınmasının gelişmesi ya da uygarlık yarışında iddia sahibi olmaları açısından bilim ve eğitimin hayati öneme sahip olduğunu söyledi. Prof. Dr. Acar, “Genel olarak ülkelere bakıldığı zaman sözünü ettiğimiz diğer göstergeler açısından, gösterdikleri başarı ya da seviyle bilim ve eğitim alanındaki düzeyleri arasında çok yakın ve sıkı bir ilişki olduğu rahatlıkla söylenebilir. Bu yüzden bütün ülkeler özellikle de gelişmiş ülkeler bilim ve eğitime bununla ilgili gene bilim ve eğitim alanında faaliyet gösteren kişi ve kuruluşlara stratejik bir önem atfetmektedirler. Çünkü, bilim ve eğitim hem kalkınmanın bunun ötesinde de aynı zamanda sosyal hareketlilik ve demokratikleşmenin de daha adil bir düzenin yerleşmesi bakımından kritik bir öneme sahiptir. Bu önemi dolayısıyla diğer konular gibi belki onlardan daha fazla bilim ve eğitim konusunun stratejik bir yaklaşımla ele alınması gerekir. Yani uzun vadeli vizyonumuz nedir? O vizyonu gerçekleştirme doğrultusunda uzun, orta ve kısa vadeli hedefler ve amaçlarımız neler olacaktır? Gene sözünü ettiğimiz bu amaç ve hedeflere ulaşmak için hangi stratejileri politikaları uygulayacağız? Bunların doğru bir biçimde belirlenmesi ve bunlara sıkıca bağlılık içerisinde hareket ederek bunların uygulanması çok önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır” şeklinde konuştu.Prof. Dr. Acar, konuşmasını şöyle sürdürdü:“Stratejik bakış ya da yaklaşım dediğimizde güçlü yönlerimiz ve fırsatlar kadar zayıf yönlerimiz ve çevremizdeki yakın ve uzak çevredeki tehditleri ve kısıtları da objektif bir şekilde komplekse kapılmadan iyi analiz edip görmek ve bunların gerektirdiği tedbirleri de geciktirmeden almak zorundayız. Türkiye’de stratejik yönetimin ve istenen yararın elde edilememesinin en önemli sebebi kurumların ve bireylerin sağlayabileceği hakların performansla ilişkilendirilmemesidir.”Türkiye'nin özellikle son 10 yılın yıldız ülkeleri arasında olduğu da dile getiren Acar, konuşmasını TÜBA’nın çalışmaları hakkında yaptığı sunumla sürdürdü.Konuşmaların ardından program, TÜBA Konseyi Üyesi Prof. Dr. Tayfun Özçelik’in “Bilim ve Sanat İlişkisi” konulu konferansıyla devam etti. GEBİP Ödül sahibi genç bilim insanları yarın da 4 paralel oturumda, Fen Bilimleri, Sağlık ve Yaşam Bilimleri, Mühendislik Bilimleri ve Sosyal Bilimler kendi faaliyet alanlarını tanıtacak ve son bir yılda yürüttükleri araştırmalara ilişkin birer sunum yapacak. Toplantı, 1 Aralık 2013 Pazar günü genel bir değerlendirme oturumu ve Konya’da yapılacak ziyaretlerle sona erecek.