TÜBİTAK'tan yapılan yazılı açıklamada, İstanbul'da dün meydana gelen deprem sonrası, bazı yorumcuların TÜBİTAK'ı töhmet altında bırakan ve deprem çalışmaları alanında güvensizlik oluşturacak yorumlarda bulunduğu bildirildi. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) bünyesinde 1983 yılında kurulan, 'Yer ve Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün deprem araştırması yapan, yüksek teknolojiye ve insan kaynağına sahip, uluslararası saygınlığı ve tecrübesi olan yetkin bir kurum olduğunu vurgulanan açıklamada, "Bilim insanları ve uzman araştırmacılardan oluşan bir ekiple çalışmalarını sürdüren enstitümüz, yürüttüğü projelerin niteliğine göre üniversitelerden de danışman akademisyenler görevlendirmektedir. Enstitümüz yer bilimleri projelerini sevk, idare ve koordine etme noktasında ülkemizdeki çatı kurum olarak, devletin ihtiyacı olan Ar-Ge'yi kendi kaynaklarıyla gerçekleştirmektedir. Yer bilimleri araştırmalarının en önemli girdisi bilindiği üzere veridir. Oldukça maliyetli bu alanda enstitümüz, kurumlarımıza, üniversitelerimize ve bilim insanlarımıza kaynaklık etmektedir" denildi.
'DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Enstitünün Türkiye genelinde 30'u Marmara Bölgesi'nde olmak üzere 55 sismolojik gözlem istasyonu bulunduğu bildirilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu istasyonlar, yer hareketlerinin hızını anlık kaydetmekte ve düzenli olarak verilerin toplandığı AFAD'a iletmektedir. Veri paylaşımının yanında, bilim insanlarımızın deprem ve sismografi alanındaki projeleri de TÜBİTAK aracılığıyla desteklenmektedir. Bu kapsamda, 1999'a kadar deprem araştırmalarıyla ilgili sadece 45 proje destek görmüşken, son 17 senede 217 proje desteklenmiştir. Yalnızca 2006- 2019 yılları arasında onaylanan projelere yaklaşık 110 milyon TL kaynak aktarılmıştır. Ayrıca önemle vurgulamak istediğimiz bir diğer konu da projelerin değerlendirilme süreçleridir. TÜBİTAK'a yapılan proje başvurularının değerlendirilmesinde, TÜBİTAK'ın hiçbir idari karar yetkisi bulunmamaktadır. Bahse konu projeler üniversitelerimizdeki alanında uzman akademisyenlerin de dahil olduğu bağımsız bilimsel kurullar vasıtasıyla değerlendirilmektedir. Bu anlamda, deprem alanındaki projelerin TÜBİTAK tarafından keyfi bir şekilde reddedildiği yönündeki iddialar, 2002'den bu yana 217 projeyi onaylayan, her biri birbirinden değerli bilim insanlarımızın oluşturduğu bağımsız kurullarımıza da büyük haksızlıktır. Bu bilgileri kamuoyunun takdirine sunar, Türkiye'nin deprem alanında ihtiyaç duyduğu çalışmaları tüm imkanlarımızı seferber ederek desteklemeye devam edeceğimizi ifade ederiz." (DHA)