HABER

TÜDAV'dan küresel ısınma raporu

İstanbul (AA)- Türk Deniz Araştırmaları Vakfı(TÜDAV) tarafından hazırlanan "Küresel Isınma ve Türkiye" konulu rapor, küresel ısınmanın Türkiye denizleri üzerinde oluşturduğu ve ileride oluşturması beklenen etkiler ile denizleri bekleyen tehlikeleri ortaya koydu.

Raporda, 3 tarafı farklı özellikteki denizlerle çevrili Türkiye'de, hem kara hem de denizlerinin küresel ısınmadan nasıl etkileneceği üzerine bir öngörünün mevcut olmadığı kaydedilerek, bilim dünyasının okyanus ve denizlerin küresel ısınmadan ne kadar etkileneceği, hangi türlerin yaşam bölgelerini değiştireceği, hangi türlerin yok olacağını, biyoçeşitliliğin nasıl bir hal alacağını irdelemesine karşın, tam bir kestirim yapamadığı belirtildi.

Raporda, bununla birlikte bazı değişimlerin, öngörülerin gerçekliğe dönüştüğünün göstergesi olduğu, Uluslararası İklim Değişimi Çalışmaları'nın (IPCC), geçen yüzyılda deniz seviyesinin küresel ölçekte 10-20 santimetre yükseldiğini ve bunun ağırlıklı olarak küresel ısınmadan kaynaklandığını, bu yüz yılda ise 40-60 santimetre daha yükseleceğini belirttiği hatırlatıldı.Raporda, rüzgar ve yağmurların düzensiz hal alması sonucu besleyici maddelerin deniz ortamına aktarımının değişeceği, değişen akıntı rejimi de göz önüne alındığında günümüzdeki canlı verimliliği ve göç dinamiğinin kısmen veya tamamen değişeceği ifade edildi.

Türkiye'nin eksiklikleri
Raporda, şunlar kaydedildi:
"Deniz suyundaki sıcaklık artışı Pasifik ve Hint okyanusundaki mercanların sararması ve toplu ölümüne yol açmıştır. Örneğin, Karayipler'de 1989-1990 yıllarında deniz suyu sıcaklığının 2 derece artması, yani su sıcaklığının 28- 29 dereceden 30-31 dereceye yükselmesi, mercanların kitlesel ölümüne neden olmuştur. Oysa mercanların ortadan kalkması sadece denizlerdeki biyoçeşitliliğin yıkımına yol açmaz, ayrıca küresel ısınmadan birinci derece sorumlu olan karbondioksidin denizler tarafından emilimi de azalır.

Bu tür süreçler uzmanlar tarafından sistemin küresel çöküşünün işareti olarak yorumlanmaktadır. Benzer olaylar Malezya, Endonezya ve Tayland bölgelerinde de görülmüştür. Dünya denizleri ve okyanuslarında bunlar yaşanırken, küresel ısınma ve deniz suyu seviyesindeki değişimler ülkemizi acaba nasıl etkileyecektir? Ne yazık ki bu soruya yeterli cevabı verecek durumda değiliz. Zira ülkemizde bu konuda çalışan interdisipliner bir kadro yoktur. Dahası bu tür bir araştırmaya önem verilmemekte, ulusal bir irade görülmemektedir."

Deniz kıyısı iller zarar görecek
27 ilin deniz kıyısında olması nedeniyle, bu illerdeki kıyı yapıları, balıkçılık, turizm gibi ticari faaliyetlerin ciddi zarar göreceği de ifade edilen raporda, nüfus artışının yüzde 2,1 olduğu Türkiye'de denizler hala bir protein deposu iken, küresel ısınma ile ortaya çıkacak sorunların, geleneksel balık avcılığına, av türlerine ve yöntemlerine ciddi bir darbe vuracağı vurgulandı.

Hamsi göçleri azalacak
Raporda, küresel ısınmanın Karadeniz'de hamsi göçlerini etkileyeceği, bunun da Türkiye'de milyonlarca YTL'lik zarara ve birçok balıkçı ailenin işsiz kalmasına yol açacağı vurgulandı.Raporda, termofilik (sıcağı seven) olarak adlandırılan bir deniz kestanesi türünün, Kuzey Ege ve Marmara Denizi'nde yoğun olarak görülmeye başlanmasının bu denizlerdeki faunal değişimin öncü işareti olduğu belirtildi.

"Karadeniz'in Akdenizleşmesi süreci devam etmektedir" denilen raporda, Akdeniz'den Karadeniz'e geçen türlerin temel özelliğinin yüksek tuzlu ve sıcak sularda yaşamaları olduğu kaydedilerek, "mıgrı", "baraküda" ve "peygamber balığı" gibi türlerin bu denize girmesinin termofilik türlerin dağılımının genişlediğinin göstergesi olduğu bildirildi.

Küresel ısınmanın plankton (mikroskobik canlılar) üretimi ne ölçüde değiştireceğinin de tam olarak bilinemediği kaydedilerek, hamsi ve çaça gibi balıkların planktonlarla beslenerek, su kolonundaki organik yüklerin denizden emilmesini sağladığı, bunun olmaması halinde dipte zehirli bir gaz türü olan hidrojen sülfür oluşumunun hızlanacağı bildirildi.

En Çok Aranan Haberler