Türk atletizminde Çintımar dönemi

Seçim gününden beri federasyon binasından çıkmadıklarını ifade eden Fatih Çintımar, "Adaylık süreci çok yoğun geçti. Ülkedeki tüm kulüpleri gezdim, desteklerini istedim. Destek isterken hiç kimseye hiçbir şey vadetmedim çünkü ben, sadece hizmet etmeye geliyorum. Federasyonun kaynakları doğrultusunda Türk atletizmi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz" diye konuştu.

Çintımar, başkanlık gibi bir düşüncesi olmadığını ancak her sporcunun branşındaki en üst noktayı arzu ettiğini belirterek, "Mehmet ağabey istifa edince camia bizi uygun gördü. Biz de bu isteklere cevap verdik" ifadelerini kullandı.

Kulüp yönetimleriyle sohbetlerinde kendisine dile getirilen en büyük sıkıntının dopingin verdiği rahatsızlık olduğunu ifade eden Çintımar, "Camianın en büyük endişesi dopingin nasıl temizleneceği yönünde" dedi.

"EN BÜYÜK AMACIMIZ TEMİZ SPOR"

Atletizmde yaşanan doping olaylarını takip ettiğini dile getiren Çintımar, şöyle devam etti:

"Doping, Türk atletizmini bulaşıcı bir veba gibi sardı. Mehmet ağabey bu yüzden istifa etmek zorunda kaldı. Biz de Sayın Bakanımız Suat Kılıç'ın 'sıfır tolerans' yaklaşımını benimsiyoruz. En büyük amacımız temiz spor. Dopingin önüne geçtiğimizde başarı gelecektir. Bakanlığın aldığı tedbirlere, kurallara uyulduğu zaman bu sorun ortadan kalkacaktır."

Çintımar, biyolojik pasaportunda yer alan değerlerindeki oynamalara bağlı olarak doping yaptığı iddia edilen ve savunması istenen olimpiyat şampiyonu Aslı Çakır Alptekin'in verilerinin, Gençlik ve Spor Bakanlığı nezdinde doktorlardan oluşturulan 3 kişilik bir ekip tarafından incelendiğini söyledi.

"Aslı'nın durumunun en kısa sürede sonuçlanması hem bizim hem de IAAF'ın en büyük arzusu, bu konunun artık gündemimizden çıkmasını istiyoruz" diyen Çintımar, "Net bir tarih veremem ama sürecin sonuçlanması yakındır. Rapor elimize ulaştığında biz de bunu IAAF'a göndereceğiz ve sonucu bekleyeceğiz. Bundan sonra artık hiçbir yerde, hiçbir şekilde dopingle anılmak istemiyoruz. Gerekli ne tedbir varsa alınacak" ifadelerini kullandı.

"SERGEI BUBKA'NIN BURADA ÇALIŞABİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM"

En büyük hayalinin atletlerin ve antrenörlerinin eğitim seviyelerini yükseltmek olduğunu kaydeden Çintımar, "En önemli eksikliğimiz eğitim. Milli takım sporcu ve antrenörlerinin tamamının yabancı dil öğrenmesi en büyük arzularımdan biri. Bilim adamı, antrenör, sporcu ve kişisel gelişim uzmanlarıyla bir beyin fırtınası çalıştayı yapacağız. Bu çalıştayın ardından yol haritamız daha net ortaya çıkacak" diye konuştu.

Milli Takımlar Başantrenörlüğüne yabancı bir isim geleceğini kaydeden Çintımar, şöyle devam etti:

"Önümüzdeki ayın 25'inde düzenleyeceğimiz toplantıda, bilim, eğitim ve teknik kurullarımız tarafından araştırılan isimler oylamaya sunulacak. Şu an kesinleşmiş birisi yok. Türkiye 'ye geleceği söylenen Sergei Bubka'nın burada çalışabileceğini düşünmüyorum. Uluslararası Olimpiyat Komitesindeki görevini bırakıpta burada antrenörlük yapacağını sanmıyorum. Bunlar benim tek başıma karar vereceğim şeyler değil. Kurullarımızla birlikte karar verilecek."

"DEVŞİRME SPORCUDA DOZ AŞIMI OLMAMALI"

Atletizmde sıkça rastlanan "devşirme sporcu" konusuna da değinen Çintımar, "Devşirme sporcu almak yerine neden biz yetiştirmeyelim? Biz yetiştirelim, bizim sporcularımıza talep olsun. Devşirme sporcuya karşı değilim ama abartmamak lazım. Yeterli miktarda olabilir ancak tamamen devşirmelerle de bu iş yürümez. İlk amacımız, sporcuyu kendimizin yetiştirmesi olmalı" dedi.

Üst düzey atlet yetiştirmek için çok çaba göstermeleri gerektiğini anlatan Çintımar, "Uzun ve orta mesafede belli bölgelerin atletlerini geçmek mümkün değil. Bugün dünyanın her yerinde Kenyalı, Etiyopyalı devşirme sporcu görmek mümkün, Rusya da bile siyahi atlet var. Bizim almamız da normal ancak ihtiyaç olmaması en büyük arzumuz. Devşirme sporcuda doz aşımı olmamalı" diye konuştu.