“türk Kadınının Siyaset Ve Toplumdaki Yeri” Konferansı Düzenlendi

İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi ve Aile Hukuku Derneği’nin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla ortaklaşa düzenlediği, "Cumhuriyetin 90. Yılında Türk Kadınının Siyaset ve Toplumdaki Yeri" konulu konferans, Türkiye’deki kadın haklarının mevcut durumunu ve kadınların başlıca sorunlarını masaya yatırdı.İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin ev sahipliği yaptığı, "Cumhuriyetin 90. Yılında Türk Kadınının Siyaset ve Toplumdaki Yeri" konferansı, CHP İstanbul Milletvekili Ayşe Danışoğlu, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükran Şıpka, Aile Hukuku Derneği Başkanı Prof. Dr. Bahadır Erdem, İstanbul Barosu'ndan Av. Sevim Akat ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Günseli Öztekin Gelgel’in katılımıyla gerçekleşti.YILDIRIM ÜÇTUĞ: "EN ÇOK KADIN AKADEMİSYEN BULUNDURAN ÜLKELERDEN BİRİYİZ"Konferansın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, Türkiye’nin kadına seçme ve seçilme hakkı tanıyan ilk ülkelerden biri olduğunu, ancak bunun kağıt üzerinde kaldığını söyledi. Üçtuğ, “Kadınlarımızın siyasette ne kadar temsil edildiği ve toplum mekanizmalarında ne kadar yer aldığı oldukça tartışmaya açık. Üniversiteler ise bunun tam tersi örneği. En çok kadın akademisyen bulunduran birkaç ülkeden bir tanesiyiz. Sanırım kadınlar akademide kendilerini daha özgür hissedebiliyor. Temennimiz bunu diğer alanlara da yayılması yönünde” ifadelerini kullandı.Kadının siyasetteki ve toplumdaki yerinin iç içe geçtiğini ve birbirinden çok farklı olmadığını belirten Ayşe Danışoğlu, “Meclisteki çalışmalar toplumun bir yansıması olarak devam ediyor. Toplumda şiddet, bölünmüşlük ve çözümsüzlük yaşanıyorsa, mecliste de mikro bir düzeyde devam ediyor. Mecliste yer alan kadın milletvekillerinin sayısına baktığımızda, toplumda kadının zayıf olan yerinin bir karşılığını görüyoruz” şeklinde konuştu.TÜRKİYE ‘CİNSİYET UÇURUMU’ RAPORUNDA 120. SIRADADünya Ekonomik Forumu’nun araştırmaları doğrultusunda hazırlanan 2013 Cinsiyet Uçurumu raporunda Türkiye’nin kötü bir karnesi olduğunu belirten Danışoğlu, “136 ülke arasından ilk sırada İzlanda’nın yer aldığı raporda, Türkiye 120. oldu. Bu sıralamada eğitim, sağlık, kadının siyasetteki ve ekonomideki konumu gibi kriterler bulunuyor” dedi.Meclisteki kadın milletvekili istatistiklerine de yer veren Danışoğlu, “Bugün mecliste 5 siyasi parti temsilcisi, iki de bağımsız olmak üzere 79 kadın milletvekili var. Meclisteki 79 kadın milletvekili, 38 ili temsil ediyor. İstanbul 19 milletvekiliyle ilk sırada yer alırken daha sonra 7 vekille Ankara, 5'er vekille ise Diyarbakır ve İzmir bulunuyor. Kalan illeri temsilen maalesef kadın vekil yer almıyor” ifadelerine yer verdi.ŞÜKRAN ŞIPKA: "ÇOCUK GELİNLER KONUSUNDA DUYARLILIĞI ARTIRMAK GEREKİYOR"Bu tür etkinliklerle kadın sorunlarına dikkat çekmek istediklerini belirten Prof. Dr. Şükran Şıpka, “Ülkemizde keşke hiç kadın sorunu olmasa, insanlar her alanda eşit olabilse. Ama maalesef gerçek böyle değil. Özellikle erkek öğrencilerin, çocuk gelinler konusunda duyarlılığını artırmak için dünkü dersimde bu konuyu işledim. Toplumumuzda kadın haklarına duyarlı bir avuç erkeğin sayısını arttırabilirsek, ‘iki avuç’ hatta ‘bir kucak’ yapabilirsek hep birlikte omuz omuza bu sorunları çözebiliriz” diye konuştu.Kız çocuklarının eğitilmesinin, topluma faydalı olacak kadınların yetişmesi anlamına geldiğini söyleyen Prof. Dr. Bahadır Erdem ise, “Ülkemizde hukuki, siyasi ve toplumsal haklar olarak baktığımızda kadınlar her zaman birinin çocuğu, eşi ya da annesi olarak öne çıkıyor. Halbuki kadının, bütün bunların dışında birey olarak kendi haklarıyla öne çıkması gerekiyor. Türkiye, cinsiyet ayrımı olmaksızın eğitim sorunlarına sahip ama özellikle kız çocuklarının eğitiminde son derece eksiklerimiz var. Kız çocuklarının eğitilmesi, ileride topluma faydalı olacak ve ayaklarının üzerinde durabilecek kadınların yetişmesi demek. Bu bakımdan bütün topluma büyük bir görev düşüyor” dedi.