"Türk musikisi Türkçenin ikizidir"

Musiki üstatlarından, şair, yazar, udi ve bestekar Fırat Kızıltuğ, Bayburt'ta üniversitelilerle bir araya geldi.

Bayburt Üniversitesince Baberti Kampüsü'ndeki Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda "Fırat Kızıltuğ ile Bayburt'ta Müzik" adlı söyleşiye katılan Kızıltuğ, doğduğu ve çocukluğunun geçtiği Bayburt'ta bir üniversitenin kurulmuş olmasından ve bu üniversitede eğitim alan gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bu memnuniyetini belirttiği sırada gözyaşlarına hakim olamayan Kızıltuğ'a katılımcılar alkışlarıyla karşılık verdi.

Kızıltuğ, müzik alanında Almanya ve Fransa'da çeşitli eğitimler aldığını ancak kendisinin meslek olarak yalnızca Türk musikisine hizmet ettiğini vurgulayarak "Çünkü Türk musikisi Türkçenin ikizidir, arkadaşıdır, aynı yatakta büyümüşlerdir, aynı karında dünyaya gelmişlerdir." dedi.

Yaygın kullanılan "Türk Sanat Müziği" teriminin mümkünse kullanılmamasını isteyen Kızıltuğ, şöyle devam etti:

"Sanat resmi denmez, resim sanatı denir. Sanat heykeli denmez, yine heykel sanatı denir, sanat mimarisi olmaz, sanat sineması olmaz, sinema sanatı, resim sanatı, heykel sanatı... Bu 1960'dan sonra sanatımızı bölen kültür düşmanlarının tabiridir. Güya klasik Türk musikisi başkaymış, halk musikisi başkaymış, tasavvuf müziği, mehter müziği, pop müzik başkaymış. Bu sanatımızı kuşbaşı yapıp bölmek. Halbuki Kerkük Divanı da benimdir, Urfa Divanı da benimdir, Isparta Zeybeği de benimdir, Remzi Çağıldak'ın 'Yoruldum geze geze' türküsü de benimdir, Itri'nin 'Neva Kar'ı da benimdir, Dede Efendi'nin şarkıları da benimdir. Yani hiç bölmeye gerek yok."

Kızıltuğ, söyleşinin ardından ud çalarak Türk musikisinden çeşitli eserler seslendirdi.

Programa Vali Yardımcısı Mutlu Almalı, Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, akademisyenler ile öğrenciler katıldı.