Türk sanat müziği sanatçısı ve akademisyen Aylin Şengün Taşçı, Türk sanat müziğini yeni nesil gençlere tanıtmak ve sevdirmek adına Türk müziğimizin geçmişini kronolojik bir şekilde ve canlı performans eşliğinde gençlere aktarıyor.Aylin Şengün Taşçı, İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu’nda çalışan 11 ekip arkadaşıyla birlikte yürütmüş oldukları projede, Nişantaşı Üniversitesi’nin davetlisi olarak gençlere Türk müziği hakkında seminer verdi. Canlı performanslarla desteklenen seminerde gençler, Türk müziğinin 1300 yıllık geçmişini öğrenirken bir yandan da Türk müziğinin önemli eserlerini dinleme fırsatı buldular. Tamamen gönüllülük esasına dayanan bu projeyle birlikte yaklaşık olarak 4 bin gence ulaştıklarını kaydeden Aylin Şengün Taşçı, hiçbir maddi beklentilerinin olmadığını ve amaçlarının yalnızca; Türk müziği kültürünü gençlere aktarmak olduğunu söyledi.“Tarihsel süreç içerisinde Türk müziğini gençlere anlatıyoruz”Türk müziğinin gençlere yalnızca konserlerle tanıtılamayacağı fikrinden yola çıkarak bu projeyi geliştirdiklerini ifade eden Aylin Şengün Taşçı, “İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu’nda çalışan arkadaşlarımızla birlikte bu yıl bir proje geliştirdim. Türk müziğini hiç bilmeyen genç nesil adına konserlerin çok da yeterli olmadığı fikriyle bunu bir seminer şekline dönüştürdüm. Türk müziğinin ilk doğduğu dönemden günümüze kadar geçirdiği aşamaları, sahip olduğu formları, ninnilerimizi mehter müziğimizi, ezanlarımızı ve marşlarımızı hem tarihsel süreç içerisinde anlatıp hem de onları arkadaşlarımızın icrasıyla sergileyerek gençlere Türk müziğinin nasıl bir kültür olduğunu aktarmaya niyetlendim. Bu amaçla bugüne kadar birçok lise ve üniversitede binlerce gence ulaştık. Bugün de Nişantaşı Üniversitesindeyiz. Bu çalışmalarımızı elimizden geldiğince, zamanımız ve enerjimiz yettiğince sürdürmeye çalışacağız” dedi.“1300 yıllık geçmişe sahip zengin bir alt yapısı var”Türk müziğinin çok geniş bir kültür olduğunu ve böylesi zengin bir alt yapıya sahip olan müziğimizin gençlere mutlaka doğru bir şekilde tanıtılmasını gerektiğini de söyleyen Taşçı, “Türk müziğinin 1300’lü yıllara dayanan çok eski bir geçmişi var. Her dönemde farklı şekillere bürünüp çok farklı zamanlarda çok farklı insanlar tarafından icra edilmiştir. Günümüzde ise yine farklı bir formda varlığını sürdürüyor. Alt yapısı çok zengin olan bir müziğin artık dinlenmiyor olması fikrine katılmıyorum. Böylesine alt yapısı zengin bir ürünün mutlaka alıcı olur. Konserlerimizde ve bu işin eğitimini alan gençlerden de biliyoruz ki Türk müziği gerçekten güzel bir şekilde yaşamaya devam ediyor. Dolayısıyla bizler bu proje kapsamında bu kitleyi daha da arttırmayı amaçlıyoruz.“Üç aylık projede, 4 bin öğrenciye ulaştık”Üç aylık bir çalışma olmasına rağmen çok güzel dönüşler aldıklarını da ifade eden Taşçı, “Üç aylık bu süreç içerisinde yaklaşık dört bin öğrenciye ulaştık. Bu bizim için çok güzel bir başarıdır. Ayrıca üniversitelerin yanı sıra sivil toplum örgütlerinden de davetler alıyoruz. Bu işle ilgilenen ve merak eden insanlar, bu seminerleri izledikten sonra bizleri değişik yerlere davet ettiler. İstanbul dışına da çıkmaya başlıyoruz. Bu seminerlerin sonunda öğrenci arkadaşlarımız yanımıza gelip ‘Bir enstrüman çalmanın yöntemi nedir?’ , ‘Sesimizi nasıl kullanabiliriz?’ gibi sorularla bu işin daha da yakınında olmak istediklerini ifade ediyorlar. Ben ve 11 arkadaşım bu işi tamamen gönüllülük esasına dayalı yapıyoruz. Hiçbir maddi beklentimiz ve endişemiz yok. Amacımız sadece gençlere bu kültürü aktarmaya çalışmaktır” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz