Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Aydın'ın Ekonomi Muhabirleriyle Sohbet Toplantısı

Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, eleştirilere neden olan müşteriden her yıl kart aidatı ve kredilerde yüksek komisyon alınmasına ilişkin olarak, “Yaptığımız yatırımlar karşılığında ücret almamız en tabii ve doğal hakkımız. Bankacılık kesimi ücret almaya devam edecektir” dedi.

Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) üyeleriyle kahvaltıda bir araya gelen Aydın, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Aydın, bankalara yönelik eleştirilerin başında gelen kart aidatı alınmasına ve kredilerde yüksek komisyon alınması ilişkin sorular üzerine bankaların karlılığını sağlayan iki gelirin faiz ile ücret ve komisyon geliri olduğunu söyledi. Bunun sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde böyle olduğunu kaydeden Aydın, “Yaptığımız yatırımlar karşılığında verdiğimiz hizmetlerden ücret almak bizim en tabii ve doğal hakkımız. Müşterinin hangi hizmeti, hangi fiyattan ve kimden aldığını bilmek koşuluyla bunun önünün açık olması gerekiyor” diye konuştu. Aydın, ücret ve komisyon konusunun sürekli olarak tartışılmasını da bankalar olarak kendilerini rahatsız ettiğini söyledi. Aydın, “Şunun altını çizmek istiyoruz, kar artışı yüzde 15. Kar başka bir şey, karlılık başka bir şey. Bizim özkaynak karlılığımızın seyrinin izlenmesi lazım. Özkaynak karlılığı nereden nereye geliyor, ona bakmak lazım. Hangi sermaye ile hangi özkaynakla oraya gelmişiz, böyle sorgulanması lazım. Biz hak etmediğimiz bir şeyin hiç kimse tarafından alınmamasını istiyoruz. Ama hak edilmiş bir ücretin ve bir şey alınacaksa onun da bir bedeli varsa o bedelin ödenerek alınmasından yanayız” dedi.

Rekabet Kurulu'nun bankalara yönelik soruşturmasıyla ilgili sorular üzerine Aydın, konuyla ilgili hukuki sürecin devam ettiğini ifade etti. Bankaların genelde gözetim ve denetimini BDDK'nın yaptığına dikkati çeken Aydın, “Bir bütünlük içerisinde bunun yapılması lazım. Rekabet Kurulu'nun da yaptığı bir inceleme var, biz de savunmalarımızı yapıyoruz. Burada bankacılık sektörünün faaliyetlerini aksatacak bir sonuç çıkacağını asla düşünmüyoruz'' dedi.

Türkiye'de mevduatın vadesinin kısa olduğunu, enflasyonist bir ortamda, belirsizliklerin yaşandığı bir ülkede yaşayan mevduat sahibinin de mevduatını uzun süre bağlamak istemediğine işaret eden Aydın şunları söyledi:

“Geliyor 30 gün bağlıyor, 45 gün, 60 gün bağlamıyor. Bu bir psikolojik sorun, önce bu psikolojik sorunun aşılması gerekiyor. Bu arada bizde 30 gün, 60 gün olan vade Avrupa'da da 600 gün falan değil.”

Aydın, daha uzun vadede mevduatını tutanlara yönelik çeşitli teşvik çalışmalarının yapıldığını, Türkiye Bankalar Birliği olarak vadelerin uzatılmasıyla ilgili olarak kendilerinin de çeşitli önerilerde bulunduklarını da ifade etti.