Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Kendine çağdaş diyen hiçbir devlet düzeninde savunma yargının önündeki engel değil, yargının kurucu unsurudur" dedi. Van Barosu'nun yeni binasını inşa ettireceği arsada inceleme yapmak üzere Van'a gelen Feyzioğlu, Adalet Sarayı'nda staj gören avukat adaylarının ilk dersine katıldı. Haziran ayında yeni yönetime seçildiklerini ve o günden bu yana özellikle meslektaşlarının sosyal durumlarıyla ilgili projeleri hayata geçirdiklerini belirten Feyzioğlu, 2015 yılında Türkiye Barolar Birliği'nin mali genel kurulunu Van'da yapacaklarını anımsatarak, bu toplantıyı yeni baro binasında gerçekleştirmek istediklerini aktardı. Yasama, yürütme, yargı denilen üç erkten yargının kurucu unsuru olduklarını ve bunu mutlaka pekiştirmeleri gerektiğini bildiren Feyzioğlu, şöyle konuştu: "Yargının gerçeğe ulaşabilmesi, suçluyu suçsuzdan, haklıyı haksızdan ayırabilmesi, özetle adaletli bir sonuca varabilmesi için savunma vazgeçilmez unsurdur. Bunu, bizim el birliğiyle anlamak istemeyenlere inatla, kararlılıkla anlatmamız gerekiyor. Çünkü uygulamada biz avukatlar yargının kurucu unsuru değil, adeta yargının önündeki engel olarak görülüyoruz. İşte çağdaşlıkla geri kalmışlık arasındaki fark da bu. Kendine çağdaş diyen hiçbir devlet düzeninde, savunma yargının önündeki engel değil, yargının kurucu unsurudur. Biz olmazsak, hakimler, sıradan birer bürokrattan ibaret kalır. Hangi düzen olursa olsun uyuşmazlığı çözen biri var. Ama sadece demokratik hukuk devletlerinde gerçek anlamda savunan var. Gerçek anlamda savunanı sistemden çıkarttığımızda hakim dediğimiz kişi aslında egemenin emirlerinin yerine getiren bir memura dünüşüyor. Savcı da egemenin iradesini topluma baskı yoluyla dayatan bir güce dönüşüyor. Hakime de savcıya da görevlerinin meşruiyetini veren biziz." Staj yapan avukatlara mesleklerinin önemini anlatan ve insanların geleceğini şekillendiren bir mesleğe başladıklarını anımsatan Feyzioğlu, ailelerinin kendilerine verdiği pırıl pırıl soyisimlerini lekesiz bir şekilde geleceğe taşımanın onların elinde olduğuna dikkati çekti. Avukatlık stajının gerektiği kalitede yapılması düşüncesini taşıdıklarını kaydeden Feyzioğlu, şunları kaydetti: "Şu anda Türkiye'de 109 hukuk fakültesi var. Bazıları öğrenci alıyor bazıları mezun vermeye başladı. Ama memlekette profesör sayısını toplasanız bu eğitimi vermeye yetmiyor. Dolayısıyla en büyük sorunumuz meslekte düşen kalite. Bunu onu bunu suçlayarak hele hele devletin açtığı sınavı kazanmış, mezun olmuş kardeşlerimizi suçlayarak çözmemiz mümkün değil. Bunun çözümü staja girerken bir değerlendirme yapmaktır. Düzenlememizi yaptık bakanlığa gönderdik. Yürütmeyi durdurma kararı verilmezse ağustos sonundan itibaren staja başvuran her hukuk fakültesi mezunu artık staj yeterlilik belgesini göstermek zorunda kalacak" Feyzioğlu'nun konuşmasının ardından staj eğitimi, basına kapalı devam etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz