Koronavirüs pandemisinin etkisiyle doğaya yönelim arttı. Kısıtlamaların gölgesinde süren gündelik hayat insanların her geçen gün bunalmasına ve sıkılmasına neden oldu. Doğayla daha yakından ilişki kurmak ve yeni yerler keşfetmek isteyenler için Türkiye'nin en güzel yürüyüş rotalarını sizler için araştırdık.
Bu rota; İstanbul’a yakın olsun, günübirlik gidilebilen bir yer olsun diyenler için çok uygun. İzmit’e bağlı Yuvacık’ta yer alan rotanın içinde hem köy var hem de mis gibi bir orman. Parkura başladıktan yaklaşık yarım saat sonra Soğuk Su mevkiine ulaşabiliyorsunuz. Patikadan ilerledikçe dere ve vadiyi geçip Şahin Tepesi’ne ulaşıyorsunuz. Mükemmel manzaraya karşı mutlaka bir fotoğrafınız olmalı diye düşünüyoruz. Yolun sonunda yer alan Papaz Çayırı ve hemen sonrasında mis gibi havasıyla sizi etkileyecek olan Menekşe Yaylası’na da mutlaka uğramalısınız.
Hem suyun hem de yeşilliğin bol olduğu, yaz sıcağında bile serin serin yürüyüş yapabileceğiniz harika bir rotadan bahsedeceğiz. Dipsiz Göl, Çifte Şelale gibi doğal oluşumları yakından görmenize olanak sağlayacak bu rotada yanınızda mutlaka su ayakkabısı bulundurmalısınız. Telefonların çekmediği bu güzergaha yalnız çıkmamanızı tavsiye ediyoruz.
"Türkiye'nin akciğeri" tabirini kullandığımız bu özel yerde genelde tek başınıza yürümenize müsaade edilmiyor. Yürüyüş rotası zorlu ve biraz karışık olduğu için rehber eşliğinde yürümeniz daha verimli olacaktır. Hava şartlarına göre yanınızda bir yağmurluk ve yedek çorap bulundurmaya özen gösterin.
Mola yerleri birbirine uzak olduğu için çantanızda yiyecek bir şeyler taşımanız sizin yararınıza olacaktır. Sarıkız Tepesi, Şahindere Kanyonu ve Kazdağları Milli Parkı özellikle ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında geliyor. Yürüyüş boyunca göreceğiniz bitki çeşitliği ve manzarayı düşünmek bile yola çıkmanız için motive edici bir sebep değil mi?
En başından belirtelim, bu rota günler sürecek yürüyüşleri sevenler için şahane bir deneyim olacak. Fethiye’den Antalya’ya kadar uzanan bu yol, sadece Türkiye’nin değil dünyanın en popüler trekking listesinde yer alıyor. Toplam uzunluğu 509 km olan yolda, göreceğiniz ekolojik çeşitliliğin yanı sıra tarihi yerlere de tanık olacaksınız.
Kabak Koyu, Patara, Kalkan, Kaş bu yolun özellikle görülmesi gereken popüler yerlerinin başında yer alıyor. Biraz daha sınırları zorlayıp dağ tırmanışı yapmak isterseniz yol üzerinde bulunan, yüksekliği 2365 metreye kadar çıkan Tahtalı Dağı’na yönelmenizi öneriririz. Bulutların içinden aşağıya bakmak çok keyif verici olmalı.
Dikkat temiz hava etkileyebilir! Türkiye’nin en yeşil bölgesi Doğu Karadeniz’de yer alan Kaçkarlar trekking için biçilmiş kaftan. Bu güzergahta toplamda 8 adet uzun yürüyüş parkuru bulunuyor. 3 ile 6 gün sürecek bu yolculukta Karadeniz’in eşşiz güzelliklerine tanık olacaksınız.
Trovit Yaylası, Pokut Yaylası, Ambarlı Yaylası ve Çat Vadisi bu eşsiz bölgede yer alıyor. Planınızı yaparken Karadeniz’in bol yağışlı iklimini göz ardı etmemenizi tavsiye ederiz. Bu yürüyüşten sonra şehre dönmek isteyeceğinizi pek sanmıyoruz.
Yeşilliği az, doğal oluşumları oldukça bol olan bir yola çıkıyoruz. Milyonlarca yıl önce Erciyes ve Hasan Dağı volkanlarından fışkıran lav ve küllerin soğuması sonucu ilginç yeryüzü şekillerinin oluşturduğu peri bacalarının arasında yürümek başlı başına bir macera olmalı. Bu yolda karşınıza çıkacak eski mezarlar ve mağaralara oyulmuş evlerden çok etkileneceksiniz.
Hatta biraz daha cesaret edip yer altı şehirleri ve tünellerden geçerseniz, yıllar boyunca anlatacağınız bir deneyim yaşayacağınızdan hiç şüphemiz yok.
Çorum il sınırları içinde kalan, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Hattuşa, Alacahöyük ve Şapinuva üçgeninde yer alan bu tarihi güzergahta, eski zamanların içinde kaybolmuş gibi hissedebilirsiniz. Eski kervan ve göç güzergahının dahil olduğu bu yerde yürüyüş planlamaları genelde 4 ile 7 günlük olarak belirleniyor. Hem İç Anadolu coğrafyasının güzelliklerine şahit olup hem de civardaki köylere konuk olup yerel yaşamı deneyimleyebilirsiniz.
Türkiye’nin en büyük ve dikkat çekici takım şelaleleri, görkemli kanyonları, mağaraları ve derin vadilerinİ bu rotada göreceksiniz. Kayseri ve Niğde’nin kesişme noktasında kalan bu bölge kamp etkinliği için de size imkan sunuyor. Bahar aylarında ve yazın rahatlıkla yürüyebileceğiniz bu arazi, kış aylarında biraz zorlayabilir.
Rakımın 730 metreden başlayıp 3756 metreye kadar çıkması ve arazinin engebeli oluşu yürüyüşü zorlasa da yol boyunca göreceğiniz tüm güzelliklere değer diye düşünüyoruz.
Antalya’da bulunan, Türkiye’nin en uzun kanyonu olan Köprülü Kanyon 14 km uzunluğunda ve 100 metre derinlikte bir parkura sahip. Hem doğa hem de peri bacaları gibi oluşumları görmek isteyenlerin tercih ettiği bu rotayı çok seveceksiniz.
Yol boyunca göreceğiniz antik tiyatro, Zeus ve Artemis Tapınakları, sarnıçlar ve su kemerleri rotanızı güzelleştirecek. Bölge yazın fazlasıyla sıcak olacağı için bu etkinliği bahar aylarında yapmanızı öneriyoruz.
Muğla Milas sınırları içinde Söke Ovası'nda yer alan bu bölge göl kenarında trekking yapma imkanı sunuyor. Tarihi Latmos Dağı ve Kral Yolu yürüyüş parkuru boyunca tarih öncesi resimlere ve mağara kalıntılarına denk gelmeniz mümkün. Bu yolu 2 saate bitirebileceğiniz gibi Beşparmak Dağı çevresinden 14 saatte de tamamlayabilirsiniz.
