Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, İSMEK'in kadın çalışanlarına aşağılayıcı ve ayrımcı ifadeler kullandığı iddiasıyla "inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme" suçundan yargılanan eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Yeşim Meltem Şişli hakkında, resen yaptığı incelemeyi karara bağladı.
Şişli'nin İSMEK'te çalışan kadınlara yönelik ayrımcı söylemlerde bulunduğu iddialarının incelendiği kurul kararında,18 kişi ihlal iddiasını öne süren, Şişli ise muhatap olarak kayda geçti.
İSMEK'te bölge sorumlusu olarak görev yapan 20 kadının, geçtiğimiz yıl işten çıkarılmalarının ardından 19'unun Şişli hakkında suç duyurusunda bulundukları ve akabinde basın açıklaması yaptıkları, İBB'nin de bunun üzerine karşı açıklamada bulunduğu ve İBB Sözcüsü Murat Ongun'un konuya dair yaptığı twitter paylaşımı yaptığı bilgisine yer verilen kararda, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un, İSMEK'te inceleme yapmak üzere bir müfettiş görevlendirdiği ifade edildi.
Kararda, tüm bu haberler üzerine Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'nun 4 Şubat 2020'deki toplantısında Şişli hakkında resen inceleme yapılması hususunda ilgili birimlerce çalışma yapılıp kuruma sunulması kararı alındığı bildirildi.
Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Birimi tarafından hazırlanan müzekkerenin 12 Şubat 2020'deki toplantıda gündeme alındığı Şişli'ye yönelik iddiaların resen incelenmesine oy birliğiyle karar verildiği vurgulanan kararda, bu kapsamda İBB'ye yazı gönderdiği kaydedilerek, İBB'nin de cevap yazısına yer verildi.
Daha sonra ihlal mağduru olarak nitelendirilen bölge sorumlularına ulaşıldığı, Şişli'nin de kurumun talebi üzerine görüş beyanını gönderdiği aktarılan kararda, Şişli'nin İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davaya ilişkin müşteki, sanık ve tanık beyanlarına değinildi.
Kararda, Şişli'nin kuruma gönderdiği görüş beyanında, "Sorumluluğunda olsun ya da olmasın hiçbir çalışana hakaret etmediğini, psikolojik baskı ya da mobing uygulamadığını, toplantıda bulunan şikayetçiler dahil olmak üzere birlikte görev yaptığı hiç kimsenin onur, şeref ve haysiyetini yaralayacak, eşit şekilde muamele görmelerini zedeleyecek ve ayrımcılık yasağına aykırı hiçbir söz ve eyleminin olmadığını vurgulamıştır. Bu nedenle hakkında açılan davadan beraat edeceğine inancının tam olduğunu, asılsız iftira ve iddiaları şiddetle reddettiğini belirtmiştir." denildi.
İhlal iddiasında bulunan kişilerin görüşlerine, İBB'den alınan bilgi ve belgelere ve İBB Meclisi Temel Haklar Komisyonu Araştırma Raporu'na yer verilen kararda ayrıca söz konusu iddialara dair değerlendirmeler yapıldı.
Kararda, Şişli'nin, toplantı salonuna girdiğinde "Ali Bey evde kadın, burada kadın, ne güzel bir ortamda çalışıyorsun" şeklindeki söyleminin, ihlal iddiasında bulunan hemen herkes tarafından dile getirildiği ancak bu cümleyi gülümseyerek neşeli bir şekilde söylediği ve art niyet olmadığı çıkarımı yapıldığı vurgulandı.
Şişli'nin kadınlara yönelik, "Diksiyonunuz bozuk/kötü" ve "Hiç mi eğitim almadınız/ Formasyonunuz yok mu?" sözlerinin üslup olarak nezaket kurallarıyla uyuşmadığı değerlendirmesine bulunulan kararda, Şişli'nin iddia olunanın aksine "Kaçınız bekarsınız bir el kaldırın bakalım. Bekar olan arkadaşları itfaiyecilerle buluştursanıza müdür bey" şeklindeki cümleyi söylemediği görüşünün hasıl olduğu ifade edildi.
Kararda, Şişli ile iddiaların bir diğeri olan "Siz bölge sorumlususunuz. Alanda görevli olduğunuz ilçelerdeki binaları geziyorsunuz, size araç da vermemişler, bu sıcakta başınız da kapalı/başörtülüsünüz, ne yapıyorsunuz terliyorsunuzdur ve kokuyorsunuzdur" beyanında bulunduğu kaydedilerek, "Somut olay kapsamında verilen beyanatlardan; muhatabın başörtüsü kullanan bölge sorumlularının başörtülerinin markalarına karıştığı, toplu taşıma araçlarında başörtülü oldukları için terleyip kokacaklarını söylediği ve bu sözleri söylerken küçümseyici bir üslup ve tarz kullandığı anlaşılmıştır. Bir diğer konu ise muhatabın bu davranışlarının, bölge sorumlularının tümü üzerinde onur kırıcı, aşağılayıcı ve utandırıcı bir etki bıraktığıdır. Muhatabın inanç temeline dayalı olarak insan onurunu çiğneme amacıyla davranışlarda bulunduğu görüşü hasıl olmaktadır." denildi.
Toplanan bilgiler ışığında yalnızca bir kez yapılan ve kısa süren bir toplantıda yaşananların "işyerinde yıldırma" olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ifade edilen kararda, "Toplantıya katılan bölge sorumlularının tamamının toplantıda aşağılandıkları, küçük düşürüldükleri, onurlarının kırıldığı gibi hususları yaşadıklarını belirttikleri, bazılarının toplantı sonrası ağladığını ve birkaçının ise toplantı sonrası kendilerine yapılan davranışların etkisini uzun süre hissettiğini söylediği görülmektedir. Bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, muhatabın davranışlarının ayrımcılık türlerinden 'taciz' kapsamına girdiği anlaşılmaktadır." ifadeleri yer aldı.
Sonuç olarak, Yeşim Meltem Şişli tarafından "inanç" temelinde ayrımcılık yasağı ihlali yapıldığına, hakkında 10 bin TL idari para cezası uygulanmasına ve kararın kamuoyuna duyurulmasına oy çokluğuyla karar verildi.
Kurula ilave görüş sunan ikinci başkan, Şişli'nin inanç temelinde tacizin yanı sıra, "servet temelli taciz" eylemini de gerçekleştirdiğini düşündüğünü bildirdi. (AA)